Tıpkısının aynısı

Hepimiz şaşkınlık içindeyiz. İki kişi birbirine bu kadar benzer mi? Sorun iki hafta önce Emrah'a olan benzerliğiyle dikkat çeken Emral'in ilk albümünü çıkarmasıyla başladı. Aslında bizce sakıncası yok; benzesinler. Ama Emrah da Emral de bu durumdan şikayetçi. Emrah mahkeye başvurmak için hazırlık yapıyor, Emral ‘‘ Ben çok mağdurum’’ diyor.

İnsan insana benzer ama bu kadar mı? İkisini yan yana gören herkes hangisi hangisi diye bir tereddüt geçirir her halde. Hık demiş birbirlerinin burnundan düşmüşler. Bu benzerlik bizim için ilginç ama taraflar bu durumdan çok memnun olmadıklarını söylüyorlar. Söz konusu olan ikili Emrah ile Emral. Emrah ile o daha küçükken tanışmıştık. Emral ile tanışmamız ise 2 hafta öncesine dayanıyor. Bizler televizyon ekranlarında Emral'in ilk klibini gördüğümüzde gözlerimize inanamadık. Ama Emrah ne yapsın? Sanki karşısında kopyalanmış ikizi duruyor. Fizikler benziyor bu konuda yapılacak çok fazla bir şey yok. Ama Emral'in sesi, tarzı, dansı, kıyafetleri de Emrah'a çok benziyor.

Emrah bu duruma çok kızıyor ve Emral'i mahkemeye vermeye hazırlanıyor. Fakat bundan önce bir gazete ilanı veriyor. İlan vermekte ki amaç durumu kamuoyu önünde açıklığa kavuşturmak. Emrah'ın menajeri Alirıza Türker ‘‘ Bu ticari olarak haksız rekabet. Bu yüzden avukatlarımız ticari bir dava açmaya hazırlanıyorlar. Emrah bir marka, burada müzikseverler kandırıldı. Bu arkadaş bir zincirin halkası, bu firma bu arkadaşı bulmuş ve böyle bir şey yapmışlar’’ diyor.

Peki Emral ne diyor bu işe? O Emrah'a benzemediğini ve onu taklit etmediğini söylüyor ısrarla ve hemen ekliyor: ‘‘ Ben bu durumdan mağdurum, ne yapsaydım? Müzikle ilgileniyorum ve sevdiğim tarz, daha önemlisi gırtlak yapım bu. Ben türküde söylesem bu tarzla söyler türküyü bozardım. Sonuçta albümdeki her parça benim gırtlak yapıma uygun.’’

Emral gerçek adı mı?

Emral, Emral'in gerçek adı mı? Yanıt: ‘‘ Hayır’’ O zaman neden gerçek adını kullanmıyor? ‘‘Bu benim sahne adım. Çok klişe bir şey ama valla bu ismi bana insanlar taktı. Emral, üniversite yıllarında arkadaşlarımın bana taktığı bir isim bu yüzden bu adı kullanmakta bir sakınca görmedim. Üstelik Emral Hülya Avşar'ın annesinini adından geliyor.’’ Emral, Emrah'a benzemesinin hayatını zorlaştırdığını söylüyor. Devam ediyor ‘‘ Ne yapsaydım ben böyle bir adamım, saçlarımı sarıya mı boyattırsaydım, benim fiziksel görünümüm bu...Ben Emrah'a benzemek için estetik ameliyat yaptırmadım.’’

Peki bu benzerliğin avantajları var mı? Var diyor: ‘‘ Bu sayede birçok dostum oldu, bir yere girdiğinizde bu benzerlikten ötürü birdenbire insanlar sıcak davranmaya başlıyorlar.’’ Benzerliğin müzik anlamında bir faydası oldu mu? ‘‘Hayır olmadı. Bu benzerlik şu anda avantaj gibi görünüyor ama değil. Gündeme gelme anlamında bir avantaj fakat genel olarak meseleye baktığınızda değil’’

Emral Emrah'ın yerinde olsaydı, Emral'a kızar mıydı? ‘‘ İlk anda tepki verirdim, kim bu oğlan derdim, ama mahkeye sanırım vermezdim, gel bakalım sen kimsin, tanışalım derdim. Sonuçta ben de Hint kumaşı değilim ki birgün de benim benzerim çıkar. Düşünsenize politika da aynı görüşte olan insanlar ben bu konuda senden ayrı düşünüyorum diyor ve gidiyor başka bir parti kuruyor, böyle olmasa sadece iki parti olurdu, bu da doğru bir şey değil. Sonuuçta iyi olduğu sürece herkes istediği şeyi yapar, demokratik, özgür bir ülkede yaşıyoruz.’’

SESİM, TARZIM FARKLI

Emral, Emrah ile karşılaşsa ne olur? ‘‘ Heyecanlanırım, hem de çok heyecanlanırım. Herşeyden önce o benim büyüğüm, çok şey başarmış bir insan. Biz onlarla büyüdük. Ben kimseyle yarışmıyorum, Emrah'la hiç yarışmam yarışamam. Herşeyden önemlisi o bir oyuncu. Ben başarmak istiyorum, sevdiğim işi yapıyorum. Bu işi yapmalıydım yoksa ileride pişman olurdum. Dedim ya ben böyle tepkilerle karşılaşacağımı biliyordum, bütün bunlarla başa çıkabilirim, kulaklarım söylenen herşeye tıkadım işimi yapıyorum.’’

Son olarak söylemek istedikleri var Emral'in: ‘‘ Benim sesim de, tarzım da farklı. Şu anda fark edilmiyor ama ben gerçekten farklı bir adamım. Biz farklı, güzel bir albüm yaptık. Eğer bu günahsa, günahımız bu. Şunu da söylemeden geçemeyeceğim. Biz bunlarla uğraşırken orada soğuktan titreyen, karnımı nasıl doyuracağım diye düşünen depremzedeler var. Biz onlara yardım edelim, yapılsın bir organizasyon benim üzerime ne düşerse yaparım.’’