Tip top Altıntop

Ä°kisi de Almanya Birinci Futbol Ligi’nde futbol oynuyor. Halil Altıntop Kaiserslautern’de, Hamit Altıntop Shalke 04’te. Oynadıkları her maçtan sonra haklarında Alman basınında övgü dolu yazılar çıkıyor. ‘Tip Top Altıntop’ diye manÅŸetler atılıyor. Halil Altıntop son üç maçta altı gol atınca spor dergilerine kapak oldu, ayın futbolcusu seçildi.Tek yumurta ikizi onlar. Aralarına karbon kağıdı koyularak çoÄŸaltılmış gibiler. Görüntü aynı ama ruhları farklı. Hamit romantik, Halil ise tam bir mantık adamı. Ä°kizler Türkiye-Danimarka maçı öncesinde kamp için Ä°stanbul’da bir araya geldiler. Bunu fırsat bilip herkesin konuÅŸtuÄŸu yükselen deÄŸerlerimizle röportaj yaptık. 1982 yılının Aralık ayında Almanya’nın Düsseldorf yakınlarında bir kasabada doÄŸdular. Anne ve babaları 1972’den beri Almanya’da yaşıyor, bir fabrikada işçi olarak çalışıyordu. Memleketleri Malatya’ydı. Babalarını bebek denilecek yaÅŸta, iki buçuk yaşında kanserden kaybettiler. Anneleri, üç kız iki erkek beÅŸ çocuÄŸuna tek başına baktı. Mahalledeki diÄŸer Türk çocuklarla birlikte sokak arasında futbol oynayarak büyüdüler. Hamit o günleri ‘Konu komÅŸu ÅŸikayet edince Polizei Amca müdahale ediyordu ama biz yine de top peÅŸinde koÅŸmaktan vazgeçmiyorduk’ diye anlatıyor. Altı yaşındayken yaÅŸadıkları kasabanın futbol kulübüne kayıt oldular. Ä°lk transferlerini 10 yaşında yaptılar. Kasaba yakınlarındaki rakip kulüp yeni bir forma karşılığı onları kadrosuna aldı. Futbol sevdalarına aile destek olmuyordu. Özellikle anneleri lise bitinceye kadar her fırsatta futbol oynamalarına karşı olduÄŸunu söyledi. Nedenini Halil’den dinliyoruz: ‘Anneme kalsa bizi hálá dizinin dibinde oturtur. Futbol yüzünden ayrı kaldığımızı düşünüyor. Çok özlediÄŸinde ÅŸimdi bile ‘Futbolcu olmasaydınız, evde otursaydınız’ der. Biz ailemize çok baÄŸlıyız.’ BUNDESLIGA’DA AYRILDILAR20 yaşına gelene kadar ikinci ve üçüncü lig takımlarında oynadılar. Hiç ayrılmadılar. Evde aynı odayı paylaşıyor, aynı anda yemek yiyor, aynı saatte uyuyup, uyanıyorlardı. Bundesliga’da (Alman Birinci Ligi) oynama zamanı geldiÄŸinde yolları ayrıldı. Farklı takımlardan teklif aldılar. Halil Kaiserslautern’e, Hamit Schalke 04’e transfer oldu. Bu ayrılıktan en çok etkilenen Hamit’ti: ‘Çok zorlandım. Alışmam dört-beÅŸ ayımı aldı. Halil o dönemi iyi atlattı. Çünkü yalnız yaşıyordu. Yalnız yaÅŸamak onu çabuk olgunlaÅŸtırdı. Ben hálá annemle birlikte yaşıyorum. Aslında ben Halil’den 10 dakika büyüğüm. Ayrılmadan önce ben her ÅŸeyin önündeydim. Ä°kimizle ilgili kararları ben verirdim. Her zaman ona destek olurdum.’ Hamit her konuda daha duygusal: ‘Halil kendini çok yorar, her ÅŸeyi kafasına takar. Ben çok rahatım, hiç takmam. Gelir, geçer diye düşünürüm. Ama olaylara bakış açımız aynıdır. Herkese saygı gösteririz. Bütün ikizler böyle mi bilmem ama biz birbirimizi çok önemsiyoruz. Günde 5 kere telefonlaşırız. Sabah kalkınca, idmandan önce, idmandan sonra, öğleden sonra, yatarken.’ HALÄ°L NÄ°YE GOLCÃœ?Hamit orta saha-defans oyuncusu. SaÄŸ bekte oynuyor. Halil ise forvet yani golcü. Neden ayrı alanlarda uzmanlaÅŸtıklarının nedenini Halil gülerek anlatıyor: ‘Ben çok tembelim de ondan. Hamit çok çalışıyordu, ben de önünde duruyordum, fazla yorulmadan gol atıyordum.’ Sözü Hamit alıyor: ‘Ben Halil’e oranla daha hırslıyım. Bilgisayar oyunu ya da tavla oynarken bile sinirlenirim. Her maçta kazanmak benim için çok önemli.’Halit ve Hamit’e kendinizi ne kadar Alman ne kadar Türk hissediyorsunuz diye soruyorum. Halil gerçekçi bir cevap veriyor: ‘Bu iÅŸin hesabı kitabı yok. Bence Alman ya da Türk hissetmenin önemi de yok. Çünkü günümüzde herkes bencil, herkes egoist. Herkes kendi yaÅŸamını çiziyor.’ Hamit’in cevabı daha duygusal: ‘Ben rüyalarımı Almanca görüyorum. Çünkü Almanca film izleyip, Almanca müzik dinliyorum.’ Karşımda duranlar Almanya’da futbol oynayan milli futbolcular oldukları için ister istemez Alman futbolu ile Türk futbolunu karşılaÅŸtırıyorlar. Halil, Türk futbolunun Alman futbolu ile aynı seviyeye gelmesi için kırk fırın ekmek yemesi gerektiÄŸini söylüyor: ‘Almanya’da baskı yok. Herkes futbolun bir oyun olduÄŸunu biliyor. Stadyumlar çok güzel ve her daim dolu.’ HALÄ°LFutbolu çok seviyoruz ama bizim için önemli olan ailemiz, geleceÄŸimiz. Annem hep der ki aynaya baktığında kendi gözünün içine bakabiliyorsan, kendinle hesaplaşıyorsan o zaman doÄŸru yoldasındır. Biz doÄŸru yoldayız.HAMÄ°TGünümüzde aileler çocuklarına ‘Futbolcu ol, rahat yaÅŸarsın, hayatın kurtulur’ diyor. Bize kimse bunu demedi. Hedefimiz futbolcu olmak deÄŸildi. Büyük hayallerimiz yoktu bizim. Huzurlu, saÄŸlıklı ve mutlu olmayı isterdik. Annemiz bize büyük beklentisi olan insanların mutluluÄŸu zor yakalayacağını öğretti. AYNI TAKIMDA OYNAMAYI Ä°STÄ°YORLAR MI? Hamit: Ä°nÅŸallah yine bir gün aynı takımda oynarız: Ä°ki kardeÅŸin uyumu daha farklıdır bence.Halil: Bence profesyonel düşünmemiz lazım. Milli takıma ikimizin de seçilmesi iyi oldu. Kampta eski günlerdeki gibi aynı odayı paylaşıyoruz. Ama bence bugün olmazsa yarın herhangi bir kulüpte birlikte oynarız.FENERBAHÇE’YE TRANSFER OLACAK MI?Hamit: Futbolda hiçbir ÅŸey belli olmaz. Ä°stanbul takımlarının hedefleri var. Kaliteli hocalarla çalışıyorlar. Ä°nsanın kapıları açık tutması lazım, futbolda her ÅŸey olabilir.TÃœRKÄ°YE’YE GELECEKLER MÄ°?Halil: Futbol kariyerim bitmeden önce bir Ä°stanbul kulübünde oynamak istiyorum tabii. O derbi maçlarda oynamak, o atmosferi hissetmek istiyorum. Ama ÅŸu anda çok erken. Avrupa’da oynayarak öğreneceÄŸim çok ÅŸey var. Bundan sonraki ilk hedef Ä°ngiltere. Hamit: Ä°stanbul’a gelmek ÅŸu an aklımın ucundan bile geçmiyor. Bence Türk futbolcularının Avrupa’da oynaması Türk futboluna daha çok yarar saÄŸlar. Bu dediÄŸim yanlış anlaşılmasın. Biz Avrupa’da futbol oynuyoruz diye Türkiye’deki diÄŸer futbolculardan daha yetenekli deÄŸiliz. Yalnızca daha cesaretliyiz. Türk futbolcular yurtdışına gitmeye, farklı bir dil, farklı bir kültür öğrenmeye cesaret edemiyor. Uyum saÄŸlamakta zorluk çekiyorlar. Türkiye’de futbolcu kral gibi. Kimse onları yere göğe sığdıramıyor.BÄ°Z SÄ°ZÄ° 5 SENE ÖNCE KEÅžFETTÄ°K DÄ°YE MEKTUP YAZIYORLARChampionship Manager isimli bir futbol oyunu var. Oyunu oynayanlar ikinci, üçüncü lig kulüplerinin de oyuncu kadrolarını görüyorlar. Ve kendilerine bir takım oluÅŸturuyorlar. Halil ve Hamit o oyunda oldukça popülermiÅŸ. Bugün oynadıkları kulüplere dünyanın dört bir yanından ‘Biz seni 4-5 sene önce Championship Manager’de keÅŸfettik’ diye mektuplar geliyormuÅŸ.HAKEM BÄ°LE KARIÅžTIRDITek yumurta ikizleri oldukları için fotokopi gibiler. Ama saç modelleri farklı olduÄŸu için kolay ayırt ediliyorlar. Halil’in saçları uzun, Hamit’inki kısa. Çocukken halleri çok komikmiÅŸ. Anneleri bir örnek kıyafetler giydirdiÄŸi için hiç kimse ayırt edemezmiÅŸ. KonuÅŸmaları ve vurguları da benziyor. Telefonda konuÅŸurlarken anneleri bile tanıyamıyor. Birlikte oynadıkları takımlarda da sürekli karıştırılıyorlarmış. Hatta bir keresinde hakem de karıştırmış. Hikayeyi Halil anlatıyor: ‘Yirminci dakikada sarı kart gördüm. Ellinci dakikada hakem ikinci sarıyı çıkarttı. Kırmızıyı göstermek için elini cebine attığında, ilk sarıyı yiyenin ben deÄŸil Hamit olduÄŸunu söyledim. Riskliydi ama inandı. Böylece takımı 10 kiÅŸi kalmaktan kurtardım.’ Â