Sokaktaki otolarla yarışıp F1 kadar keyif veriyorlar

Güncelleme Tarihi:

Sokaktaki otolarla yarışıp F1 kadar keyif veriyorlar
Oluşturulma Tarihi: Eylül 07, 2005 01:00

Formula 1 Dünya Şampiyonası’nın 14’ncü ayağı olan Türkiye Grand Prix’in ardından, FIA’nın organize ettiği GT ve Word Touring Car Championship’i (WTCC) izlemek için soluğu Almanya’nın, Ostchersleben kentindeki Motopark pistinde aldım. Açıkça söylemek gerekirse, Formula 1’den sonra, FIA GP ve WTCC’in yavan kalacağını da düşünmüyor, değildim.

Ancak, Motopark’ın Paddock’un da geçirdiğim iki gün, bu düşüncemin hemen değişmesine yol açtı. Her gün yollarda BMW 320’den Seat Leon’a, Chevrolet Lacetti’den Alfa Romeo 156’ya, Ford Focus’dan Honda Accord’a kadar kendi kullandığımız otomobillerle gerçekleştirilen bu yarışların, Formula 1 kadar keyif vereceği, çocuk, yaşlı her yaş grubunun ilgisini çekeceği aklımın ucundan bile geçmezdi.

PANAYIR YERİ GİBİYDİ

Formula 1’de olduğu gibi sadece Almanya’dan değil, Avrupa’nın dört bir yanından gelen motorspor meraklıları, Ostchersleben’i günler öncesinden doldurmuştu. Keyifli bir hafta sonu geçirmek isteyen motorspor meraklılarının oluşturduğu kentteki bu canlılık, pistin çevresindeki dönercilerden ‘Hotdog’cusuna kebapçısından Paddock’taki yarışlara katılan ekiplerin satış standlarına kadar yansımıştı. Pistin çevresi, bir panayır yerini andırıyordu.

Paddock alanında bir yandan yarışların heyecanı yaşanırken diğer yandan da 16-18 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan bir sonraki İstanbul etabının hazırlıklarına başlanmıştı bile. Başta yarışçılar olmak üzere, yarışçıların eşlerinden, pitstoptaki görevlilere, ekiplerdeki tedarikçilerden yayıncı kuruluşa kadar tüm ekipler, İstanbul Park’ı merak ediyordu.

DOMUZ ETİNİ BİLE SORUYORLAR

Hemen hemen hepsi, İstanbul Park’ın motorsporları açısından önemli ve zor bir parkur olduğunu, buna rağmen Türkiye’nin kısa bir sürede Formula 1 Dünya Şampiyonası’nın 14’üncü ayağını büyük bir başarıyla gerçekleştirdiği görüşünde birleşiyorlardı. Ancak, İstanbul ve İstanbul Park hakkında merak ettikleri çok şey vardı. Yarışçılar pisti, yarışçı eşleri alışverişi, ekip tedarikçileri de konaklama yerlerinden yiyecek ve içeceklere, hatta domuz etinin satılıp, satılmadığı, alkollü içkinin bulunup bulunmadığına kadar bir çok ayrıntının yanıtını bulmaya çalışıyordu.

Bugüne kadar 220 milyon dolar harcanan İstanbul Park’ın, Formula 1’in yanı sıra, binlerce kişinin görev aldığı FIA GT, WTCC, DTM, Moto GT, Le Mans gibi motorsporun dev organizasyonlarına da ev sahipliği yapacak olması, Türk turizmi ve ekonomisi açısından büyük bir fırsat oluşturuyor. İstanbul Park, masraflarını kısa sürede karşıladığı gibi Türkiye için önemli bir gelir kaynağı oluşturacak.

Ben, Chevrolet Türkiye’nin davetlisi olarak gittiğim ve efsane isimlerin, benzersiz spor otomobillerinin yarıştığı FIA GT ile WTCC’nin Ostchersleben’deki Motopark pistinde gerçekleştirilen etaplarından, Formula 1 kadar keyif aldım. Türk motorspor tutkunları da şimdi, Formula 1 sayesinde yakaladığı bu keyfi, WTCC ve GT Campionship’in 16-18 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilecek İstanbul etabında yaşayacak.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!