Beyni de öğrenmeyi de köreltiyor

Güncelleme Tarihi:

Beyni de öğrenmeyi de köreltiyor
Oluşturulma Tarihi: Aralık 19, 2014 13:10

Türk Nöroloji Derneği Başkanı Şerefnur Öztürk, teknolojik cihazların çocukların gelişiminde şekillendirici role sahip olduğunu belirterek, "Sürekli oyun veya sohbet grupları içindeki gençler öğrenmeye zaman ayıramıyor, birbirinin tekrarı ve üretim hedefi olmayan aktivitelerle vakit geçiriyor" dedi.

Haberin Devamı

Öztürk, akıllı telefon, bilgisayar, televizyon ve sanal oyunların birtakım sorunları beraberinde getirdiğini söyledi.

HER AKTİVİTE BİRBİRİNİN AYNI

Çağın gereksinimi bu cihazların beyni etkilediğine dikkati çeken Öztürk, şöyle konuştu:

"Gelişimini tamamlamakta olan çocuk beyni, yetişkin beynine göre bu cihazlardan daha fazla etkilenmektedir. Süreye bağlı bilinçsel fonksiyonlar farklı derecelerde olumsuz etkilenebilir. Sürekli oyun veya sohbet grupları içindeki gençler öğrenmeye zaman ayıramıyor, birbirinin tekrarı ve üretim hedefi olmayan aktivitelerle vakit geçiriyor. Bu nedenle çocuklar ve gençlerin kontrollü bir şekilde bu imkanlardan faydalanmaları sağlanmalıdır."

ÖĞRENMEYİ KÖTÜ ETKİLİYOR

Öztürk, elektronik cihazların, aşırı şekilde ve sadece zaman geçirme aracı olarak kullanılmasının öğrenme sürecini etkilediğini, beynin sadece kısıtlı alanlarının aktifleşmesine yol açabileceğini savundu.

Bilimsel çalışmaların bu cihazların davranış değişiklikleri ve beyin fonksiyonlarında uzun süreli değişimlere neden olduğunu gösterdiğini aktaran Öztürk, "Özellikle akıllı telefonlar, video, oyun, televizyon ve telefon özelliklerinin hepsini içinde barındırmaktadır. Bu etkenler, çocukların maruz kaldıkları uyarı çeşidine göre farklı şekillerde etkilenim gösterebilmektedir. Örneğin, oyunun ağırlıklı kullanımı dikkat, motor ve görsel becerileri artırabilirken, sözel yetenekleri olumsuz etkileyebilmektedir" diye konuştu.

KISA SÜRELİ KULLANIMLAR SADECE DUYGUSAL DEĞİŞİKLİKLER YARATIYOR

Haberin Devamı

Öztürk, diğer önemli hususun da bu etkilere maruz kalınan süre olduğu bilgisini vererek, kısa süreli kullanımların sadece geçici duygusal değişiklikler yaratırken, uzun süreli kullanımların kalıcı etkiler yaratabildiğini ve asosyal bireylerin yetişmesine yol açabileceğini kaydetti.

Akıllı telefonların kullanıcılara büyük kolaylık sağlamasından dolayı yoğun ilgi gördüğüne işaret eden Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü:

AMACINA UYGUN KULLANILIRSA FAYDASI OLUR

"Telefonlar veya internet ortamının kullanılması elbette ki çağın en büyük ihtiyacıdır çünkü bireyler bu şekilde iş yükünü azaltarak birtakım avantajlar sağlamaktadır. Bu cihazlar sayesinde bilgiyi yakalamak, izlemek, araştırarak ve yorum yaparak daha da geliştirmek, paylaşmak mümkündür. Bugün birçok ülkede bu cihazlar eğitim aracı olarak yerini almaya başlamıştır. Amacına uygun kullanıldığında eğitim ve öğretimde, bireyin dünyayı izlemesinde büyük katkılar sunabilecektir."

Öztürk, teknolojik cihazlar yanlış kullanıldığında özellikle çocuk ve genç jenerasyonları olumsuz etkileme riski taşıdığını vurguladı.

İnternet ve akıllı telefon kullanımında bağımlılık riskinin yüzde 10 ile 20 arasında olduğunu anlatan Öztürk, aynı anda oyun, mesaj, konuşma ve film izleme gibi birden fazla işlevi yerine getirebilme çabasının dikkat bozukluğu, görsel hafıza, hayal gücü ve uykuda bozulmaya yol açabileceğini sözlerine ekledi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!