Oyunculuk şizofrenik bir durum

Kış sezonunu bitti, dizi dönemi kapandı. Önümüzdeki günler için yeni projeleriniz var mı?
- Şu an senaryo okuma dönemindeyim. Bir ay sonra gelen projeleri değerlendiririm, çünkü ağustos ayında dizi çekimleri başlamış oluyor.

Sinemaya yönelik çalışmalar var mı?
- Evet, romantik komedi tarzı bir film var. Ağustos ayında çekilecek. şimdilik başka detay vermeyeyim.

Genelde mutsuz ve aldatılan kadın rollerinde izliyoruz sizi...
- İlk projem “Haziran Gecesi” dizisiydi. Uzun soluklu ve çok ses getiren bir proje olduğu için insanlar beni orada oynadığım karakterle bütünleştirdi. O yüzden hep benzer teklifler geliyor.

Peki siz kendinize hangi rolleri yakıştırıyorsunuz? Nasıl kadınları canlandırmak istersiniz?
- Mesela benim en büyük hayalim Fikriye’nin hayatını oynamak...

Bir rol modeliniz var mı?
- Birini rol model almak gibi bir durumum yok. Her oyuncu her rolü, iyi altyapısı olan bir karakteri canlandırmak ister. Tabii ki iyi bir sinema filminde rol alıp
kendimizi göstermek ve egomuzu tatmin etmek istiyoruz.

SUNUCULUKTA DAHA TECRÜBELİYİM

Son derece sakin ve sade bir duruşunuz var. ıç dünyanız da böyle mi gerçekten?
- Aslında arkadaşlarım hep “Neden bir komedide oynamıyorsun?” deyip duruyor. Ben de hep “Zamanı gelecek” diyorum. Mesela bir programa katılırsın, orada bir şey yaparsın, “Vay biz hiç bilmiyorduk bu özelliğini” denir. Hemen teklifler gelir. ışte herkesin böyle virajları olduğunu düşünüyorum. Benim dönemecim henüz gelmedi ama öyle bir anda gelecek ki, çok güzel bir projede yer alacağım. Buna inanıyorum.

Kendinizi nerede konumlandırıyorsunuz?
- Sunuculukta daha tecrübeliyim. 12 yıldır o işi yapıyorum. Yedi yıldır da oyuncuyum. Oyunculukta öğrencilik bitmez. Her gün bir şeyler öğreniyorsun. O yüzden oyunculukta “yetiştim” demek imkânsızdır. Bence insanları tanımak, oyuncuların karakterilerini ve potansiyellerini anlamak için biraz mesai harcanması gerekiyor. Ben kendi potansiyelimi biliyorum fakat bunu karşı tarafın da görmesi ve benimle sohbet edip keşfetmesi lazım. ışte her projede bu olmuyor.

Setteki Burcu Kara ile evdeki Burcu Kara arasındaki farklar neler?
- Oyunculuk gerçekten şizofrenik bir durum. Özel hayatında da bunu devam ettiren kişiler var. Bunu bir dengede tutmak çok zor. Ruhun neyle besleniyorsa onlarla kendini yenilemeye ve mutlu kılmaya çalışıyorsun.

Peki siz nelerden besleniyorsunuz?
- Ben genelde okuduğum kitaplardan beslenirim. ınsanları gözlemler ve bunları yazıya dökerim. Okuma teknikleri dersleri aldığım için birkaç çeşit okuma yapabiliyorum. Onları geliştirmeye çalışıyorum. Balık burcu olduğum için hayal dünyam çok geniş.

BENıM RUH HALıM HAVAYLA ıLıNTıLı

Duygusal mısınızdır?
- Gereğinden fazla duygusalımdır. Fakat bu işim açısından avantaj... Hayal dünyamın genişliği, duygusal yapım, bana daha farklı bir bakış açısı kazandırıyor çünkü...

Çocukluğundan itibaren oyuncu olmak isteyenlerden misiniz siz de?
- Oyunculuk, hayatın bana bir hediyesi aslında... Benim karar verdiğim, planladığım bir şey değildi. Tamamen gelen teklifler doğrultusunda oldu.

Kendinizi şu an nasıl hissediyorsunuz?
- Benim hava ile ilintili bir ruh halim var. Mesela hava güneşliyse çok iyiyimdir, ama kapattığında hemen melenkolik birine dönüşebiliyorum.

Modaya ilginiz nasıldır? Mango’nun yeni koleksiyonunu beğendiniz mi?
- Modayı takip ederim ama kendime yakışanı giymeyi tercih ediyorum. Mango özellikle son yıllarda çok başarılı koleksiyonlar sunuyor. Bunlara ünlü isimlerle gerçekleştirdiği katalog çalışmaları da renk katıyor.

YALNIZLIĞIMI SEVİYORUM

Yalnızlıktan korkar mısınız?
- Tam tersi, yalnızlığımı seviyorum. Mesela sinemaya gidip tek başıma film izlediğim çok olmuştur. Dışa dönük bir yapım vardır ama kendimle baş başa kalmayı da severim. Benim başka bir dünyam var. Onunla iç içe olmak da bana mutluluk veriyor.

Bu kadar kontrollü hayat sizi yormuyor mu?
- Aslında artık büyüdüğümü hissediyorum. Beni tanıdıklarını ve kendimi doğru bir şekilde ifade edebildiğimi düşünüyorum. Bu yüzden kendimi anlatmak adına gösterdiğim kontolü artık sergilemiyorum.