Örtünmeyen ne?
Güncelleme Tarihi:
Ayda KAYAR - Mustafa KINALI
Oluşturulma Tarihi: Şubat 09, 2005 01:16
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Alman Gazetesi Welt am Sonntag’a yaptığı açıklamalar, türban tartışmasını yeniden alevlendirdi. Erdoğan, ‘Kızım, eşim ve ben inançlı Müslümanlarız. Kuran’a göre bir kadının toplumda türban takması gerekiyor. Kızım Kuran’a saygı gösterdiği için bu şartı da yerine getiriyor. Kızım, dinimizin kurallarına göre yaşıyor’ demişti. Bu sözler üzerine, başını örten inançlı da, örtmeyenler inançsız mı tartışması yeniden alevlendi.
Daha önce yaşanan türban tartışmalarında ön sıralarda yer alan Prof. Dr. Zekeriya Beyaz ve Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk ise konunun yeterince tartışıldığını ve artık açıklama yapmak istemediklerini belirttiler. İşte görüşler:
Ayrım yanlış
Mehmet Nuri Yılmaz (Hürriyet Yazarı - Eski Diyanet İşleri Başkanı) Kapanıp başını örtenler Müslüman, örtmeyenler değil gibi bir ayrım yapılması doğru olmaz. Başını örtmeyenlerden ibadetini yapan, hacca giden, namazını kılan insanlar var. Başını örtmemek inançsızlık anlamına gelmez. Nur Suresi’nde diyor ki, ‘Kadınlara söyle başörtülerini göğüslerinin üzerine sarıversinler’ Türban diye geçmiyor. Din İşleri Yüksek Kurulu’nun bu konuda, 1980’de çıkmış bir kararı var. Buna göre Kur’an’da örtünme var ancak örtünme şekli veya örtünmenin rengi, deseni yok.
Farz değildir
Prof. Dr. Hüseyin Hatemi (İÜ. Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi) Benim kanaatimce, türban veya başörtüsü İslami bir emir değil. Yani farz değil. Ahlaki örtünme, erkek için de kadın için de farzdır. Fakat, mutlaka başörtüsü diye bir şey Kuran-ı Kerim’de yok. Yalnız bir dış örtü var, o da başörtüsü şeklinde belirtilmiş değil. Ev içi örtünmesi de tamamen ahlaki örtünmeden ibaret. O devirde evli olan ya da evlenme teklifine muhatap olmak istemeyen kadınlar, dışarı çıkarken ‘cilbab’ denen bir örtüyle örtünürlerdi. Bu arada başörtüsünün farz olmaması, devlete yasaklama hakkını vermez. Yasaklama için haklı, makul, meşru bir gerekçe lazım.
Dinden çıkmaz
Prof. Dr. Süleyman Ateş (Eski Diyanet İşleri Başkanı) Türban yerine başörtüsü demek daha doğru. Saçları kapatmak Kuran’ın emridir. Nur suresi 31’inci ayette peygambere hitaben, kadınların kötü bakışlardan sakınmalarını ve namuslarını korumaları istenir. Burada, ‘Gerdanlarının üzerine başörtülerini örtsünler’ der. Kişi bu ayeti inkar etmiyor ama başını da örtmüyorsa ve ‘Bu benim kusurumdur’ diyorsa dinden çıkmış sayılmaz. Başını kapatmayan ancak dini emirleri yerine getiren insanlar var. Önemli olan kişinin Allah’a gönülden bağlılığıdır.
İnanç iman işi
Prof. Dr. Osman Eskicioğlu (Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi) İslam’da rahiplik, rahibelik, din adamlığı yok. Bu yüzden inanç, iman işi, dini yorumlama işi kadın erkek herkesindir. Her kadın, her erkek, kendi görüşüne göre hareket eder. Benim ‘Farzdır, inananlar başlarını örtmelidir’ demem sadece beni bağlar. Siz ayeti samimi olarak başka türlü yorumluyorsanız, öyle uygularsınız. İslam’da kimse kimseye bir şey diyemez. Bir baba dahi olgunlaşmış çocuğuna emredemez, ‘bu haram’, ‘bu helal’ diyemez.
Günahkar olur
Prof. Dr. Mustafa Çağrıcı (İstanbul Müftüsü) Bütün islam tarihi boyunca, kadınların başlarını örtmelerinin farz olduğu kabul edilmiş, yakın zamana kadar da bir tartışma olmamıştır. Bizim inancımıza göre, bir Müslüman herhangi bir farzı bilerek ya da bilmeyerek uygulamazsa, dinden çıkmış olmaz. Klasik tabiriyle günahkar olur. Konunun dini boyutu da budur. Öbür, siyasi boyutu, yetkili hükümetin iradesine bağlıdır.
İnançsız denilmez
Prof. Dr. Saim Yeprem (MÜ. İlahiyat Fakültesi Kelam Ana Bilim Dalı Başkanı) Atatürk’ün ‘Türk milleti çalışkandır’ sözünden başkalarının tembel olduğu anlamı çıkar mı? Çıkmaz, çıkmamalı da. ‘Ben inançlı Müslümanım’ sözünden ‘başkaları inançsızdır’ anlamı çıkarmak da doğru değildir. Normal konuşma dilinde, türban takmayanların, ‘inançsız’ olduğunu hiç kimse söyleyemez. Örtünme, Kuran’da farzdır. Nur Suresi’nin 31’inci ayetinde, ‘mümin kadınlara söyle, başörtülerini boyunlarının üzerine indirsinler, ziynetlerini göstermesinler’ deniliyor. Açıkça örtü kelimesi geçiyor.
Ayrım yanlış
Mehmet Nuri Yılmaz (Hürriyet Yazarı - Eski Diyanet İşleri Başkanı) Kapanıp başını örtenler Müslüman, örtmeyenler değil gibi bir ayrım yapılması doğru olmaz. Başını örtmeyenlerden ibadetini yapan, hacca giden, namazını kılan insanlar var. Başını örtmemek inançsızlık anlamına gelmez. Nur Suresi’nde diyor ki, ‘Kadınlara söyle başörtülerini göğüslerinin üzerine sarıversinler’ Türban diye geçmiyor. Din İşleri Yüksek Kurulu’nun bu konuda, 1980’de çıkmış bir kararı var. Buna göre Kur’an’da örtünme var ancak örtünme şekli veya örtünmenin rengi, deseni yok.
Farz değildir
Prof. Dr. Hüseyin Hatemi (İÜ. Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi) Benim kanaatimce, türban veya başörtüsü İslami bir emir değil. Yani farz değil. Ahlaki örtünme, erkek için de kadın için de farzdır. Fakat, mutlaka başörtüsü diye bir şey Kuran-ı Kerim’de yok. Yalnız bir dış örtü var, o da başörtüsü şeklinde belirtilmiş değil. Ev içi örtünmesi de tamamen ahlaki örtünmeden ibaret. O devirde evli olan ya da evlenme teklifine muhatap olmak istemeyen kadınlar, dışarı çıkarken ‘cilbab’ denen bir örtüyle örtünürlerdi. Bu arada başörtüsünün farz olmaması, devlete yasaklama hakkını vermez. Yasaklama için haklı, makul, meşru bir gerekçe lazım.
Dinden çıkmaz
Prof. Dr. Süleyman Ateş (Eski Diyanet İşleri Başkanı) Türban yerine başörtüsü demek daha doğru. Saçları kapatmak Kuran’ın emridir. Nur suresi 31’inci ayette peygambere hitaben, kadınların kötü bakışlardan sakınmalarını ve namuslarını korumaları istenir. Burada, ‘Gerdanlarının üzerine başörtülerini örtsünler’ der. Kişi bu ayeti inkar etmiyor ama başını da örtmüyorsa ve ‘Bu benim kusurumdur’ diyorsa dinden çıkmış sayılmaz. Başını kapatmayan ancak dini emirleri yerine getiren insanlar var. Önemli olan kişinin Allah’a gönülden bağlılığıdır.
İnanç iman işi
Prof. Dr. Osman Eskicioğlu (Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi) İslam’da rahiplik, rahibelik, din adamlığı yok. Bu yüzden inanç, iman işi, dini yorumlama işi kadın erkek herkesindir. Her kadın, her erkek, kendi görüşüne göre hareket eder. Benim ‘Farzdır, inananlar başlarını örtmelidir’ demem sadece beni bağlar. Siz ayeti samimi olarak başka türlü yorumluyorsanız, öyle uygularsınız. İslam’da kimse kimseye bir şey diyemez. Bir baba dahi olgunlaşmış çocuğuna emredemez, ‘bu haram’, ‘bu helal’ diyemez.
Günahkar olur
Prof. Dr. Mustafa Çağrıcı (İstanbul Müftüsü) Bütün islam tarihi boyunca, kadınların başlarını örtmelerinin farz olduğu kabul edilmiş, yakın zamana kadar da bir tartışma olmamıştır. Bizim inancımıza göre, bir Müslüman herhangi bir farzı bilerek ya da bilmeyerek uygulamazsa, dinden çıkmış olmaz. Klasik tabiriyle günahkar olur. Konunun dini boyutu da budur. Öbür, siyasi boyutu, yetkili hükümetin iradesine bağlıdır.
İnançsız denilmez
Prof. Dr. Saim Yeprem (MÜ. İlahiyat Fakültesi Kelam Ana Bilim Dalı Başkanı) Atatürk’ün ‘Türk milleti çalışkandır’ sözünden başkalarının tembel olduğu anlamı çıkar mı? Çıkmaz, çıkmamalı da. ‘Ben inançlı Müslümanım’ sözünden ‘başkaları inançsızdır’ anlamı çıkarmak da doğru değildir. Normal konuşma dilinde, türban takmayanların, ‘inançsız’ olduğunu hiç kimse söyleyemez. Örtünme, Kuran’da farzdır. Nur Suresi’nin 31’inci ayetinde, ‘mümin kadınlara söyle, başörtülerini boyunlarının üzerine indirsinler, ziynetlerini göstermesinler’ deniliyor. Açıkça örtü kelimesi geçiyor.