Önümüzdeki kábus...

Güncelleme Tarihi:

Önümüzdeki kábus...
Oluşturulma Tarihi: Şubat 04, 2005 00:00

BİZ mutad üzere yumurtanın kapıya dayanmasını beklediğimiz için görmezden geliyoruz ama her gün bir takvim sayfası düşüyor...Bu yıl biliyorsunuz önümüzde Ermenilerin ‘soykırım günü’ saydıkları 24 Nisan 1915’in 90’ıncı yıldönümü var. Ve o gün yaklaştıkça bizi bekleyen bir sürü iddia, suçlama ve karar da teker teker karşımıza çıkacak... Geçenlerde Auschwitz Toplama Kampı’nın Nazilerden kurtarılmasının 60’ıncı yıldönümü dolayısıyla yapılan bir törende konuşan Ermenistan Dışişleri Bakanı Vartan Oskanyan’ın sözleri Ermenilerin bu amaçla yoğun bir hazırlık içinde olduklarını ortaya koymaya yetiyordu.Oskanyan’ı dinleyenler eminiz zannetmişlerdir ki Ermeniler masum masum otururken Türkler gelip hepsini kesmiş.İşte o nedenle önümüzdeki 24 Nisan’ı, olabildiğince tüm dünya ile ağız birliği halinde Türkiye’yi lanetlemek ve ‘Masum Ermenileri biz bile bile öldürdük. Şimdi hepsinden özür diliyoruz’ demeye zorlamak için kullanacaklar.Buna karşı bizim yaptığımız ne?Türk ve Ermeni tarihçilerin belirli aralarla Viyana’da buluşarak kendilerindeki belgeleri öteki tarafa vermelerini öngören toplantıdan Ermeniler çekilmişler diye sevindik. Bir de Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu’nun son zamanlarda yükselen sesini duyuyoruz... ‘Soykırım iddialarının üzerine büyük bir hamleyle yürüyelim’ diyor. Ermeni Araştırmalar Merkezi Başkanı Prof. Dr. Hikmet Özdemir’in de böyle bir çıkış yapmaya hazır olduğu haberleri geliyor.Oysa Ermeniler böyle bireysel bazda çalışmıyorlar. Bize güven veren bir kaynağa göre, soykırım iddialarına dünyayı inandırabilmek için yılda 30 bin etkinlik yapıyor ve bunun için yılda 50 milyon dolar harcıyorlar. Sadece sokaktaki Türklerin değil diplomatlarımızın da bu ‘soykırım’ konusundaki cehaletinden utanan bir dostumuz (daha açık söyleyelim, Kanada’nın seçkin diplomatlarından birinin eşi) ‘Türk diplomatları neden bu konuda 5-6 aylık bir kurstan geçirilmez, anlamıyorum?’ diyordu.Yumurta gerçekten kapıya geldi... Önümüzdeki 24 Nisan’da Bush yönetimi Kongre’den ‘soykırımı tanıma’ kararı çıkartırsa şaşmayalım. Onu İngiltere, Almanya, İsviçre ve ötekiler izlerse ‘Bu baraj nasıl çöktü?’ demeyelim.O zaman Fransızlar karşımıza dikilip ‘Siz de Almanların Yahudilerden özür dilemesi gibi Ermenilerden özür dilemedikçe, AB’ye giremezsiniz’ diyecekler. Onu öteki ülkeler izleyecek.Derken sıra ‘Yahudilere Almanların ödediği gibi siz de Ermenilere tazminat ödeyin’ taleplerine gelecek. Ve... Eğer orada duramazlarsa ‘Ermenistan’a ait olan toprakları geri verin’ diyerek Anadolu’nun yarısını istemeye kalkacaklar.Bu ihtimaller -bizim gibi- sizi de rahatsız mı ediyor?O zaman daha fazla gecikmeden ayağa kalkalım.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!