Omurgamı herkese tavsiye ederim

Güncelleme Tarihi:

Omurgamı herkese tavsiye ederim
Oluşturulma Tarihi: Aralık 17, 2001 00:00

Keyifle okuduÄŸunuzu düşünerek, Genel Yayın Yönetmenimiz ErtuÄŸrul Özkök'e sorularımıza devam ediyoruz. Bugünküler de dünküler kadar sansürsüz ve ‘‘taş’’ gibi... Yanıtlar da yine içten ve ErtuÄŸrul Özkök kıvraklığında... Ä°yi bayramlar...Fiiliyatta hiçbir zaman solcu olmadığınız söyleniyor. Ama geçmiÅŸte solcuymuÅŸ gibi davranmak hoÅŸunuza gidiyor. Neden?Åžurası doÄŸru: Türkiye'de hiç bir resmi veya özel kuruluÅŸ bana ‘‘solculuk beratı'' vermedi. Kimde böyle bir berat varsa getirsin görelim. Ben de merak ediyorum.‘‘Elveda BaÅŸkaldırı’’ kitabınız pek meÅŸhur. ‘‘Bugün bunları yapıyorum ama o kitabı yazan da benim!’’ deme gereÄŸini hisediyor musunuz?O kitap zaten bugünkü hayatımın ‘‘mukaddimesiydi.’’ Yani girizgahı!ENTELEKTÃœELLERÄ°N SÃœNGÃœLERÄ°NÄ° Ä°NDÄ°RDÄ°MEntelektüeller size neden karşı? Sizi tehlikeli buluyorlar. Gerçekten öyle misiniz?Bu ülkede entelektüeller meydanı boÅŸ bulup, yıllar boyu terör estirdiler. Åžimdi onların numaralarını iyi bilen birisi gelince de süngüleri indi! Ben bazı sözde aydınların bu ülkeye çok zarar verdiÄŸine samimiyetle inanıyorum. O nedenle de onlara pabuç bırakmıyorum. Mesele ve nefret biraz da bundan olmalı.DÖNME HIZIMA BÄ°LE YETÄ°ÅžEMEZLER‘‘O kadar hızlı dönerim ki, döndüğümü anlamazsınız bile!’’ lafı size ait, nereden buluyorsunuz bunları...Hayır benim lafım öyle deÄŸil, şöyleydi: ‘‘Dönme hızıma bile yetiÅŸemezler!’’ Tıpkı Özal'ın ‘‘Hayallerime bile yetiÅŸemezler’’ sözü gibi. Ben döneklerden deÄŸil, asıl ‘‘dönememeklerden’’, yani deÄŸiÅŸemeyenlerden zarar geleceÄŸine inanıyorum. En azından bugüne kadar Türkiye'ye en çok zararı onlar verdiler. Ben hayalperestim. Hayallerime ulaÅŸmak için bazen düz yollardan, bazen de dönemeçli yollardan giderim. Ama giderim.Dünü reddetmek, yarını kabullenmek midir?Esas meseleye ‘‘döneklik’’e geldik! Hayatımda hiç gocunmadığım sıfatlardan biri de ‘‘döneklik...’’ Marksistler ve din yobazları bu kelimeyi, kendi safsatalarını korumak için zırh olarak kullanırlardı. Benim koruyacak safsatam yok. O nedenle deÄŸiÅŸmek gerektiÄŸinde deÄŸiÅŸirim.MÃœLKÄ°YELÄ°LER BÄ°RLİĞİ’NÄ° YIKTIRMAYI BÄ°LE PLANLADIMÄ°nternet geyiklerinde bile ne kadar ‘‘iyimser’’ olduÄŸunuz yazılıp, çiziliyor. Ä°flah olmaz bir iyimser misiniz yoksa bulunduÄŸunuz konum mu böyle davranmanızı gerektiriyor?DoÄŸru, iflah olmaz bir iyimserim! Ä°yi ki de böyleyim! Hatta gençliÄŸimde bir zamanlar hep karamsar insanların devam ettiÄŸi ‘‘Mülkiyeliler BirliÄŸi'ni’’ yıktırmayı bile planlamıştım. Gençlik hayalleri iÅŸte...Peki omurganızın olmadığı doÄŸru mu!Çok gaddar bir soru! Omurga, canlı gövdesinin en hayati organlarından biridir. Hareket etmezseniz, eÄŸilip kalkmazsanız kireçlenir, çok sert olursa kırılır, çok yumuÅŸak olursa ayakta duramazsınız. Benimki ikisinin ortasında bir ÅŸey. Herkese de tavsiye ederim.KUPKURU BÄ°R ETÄ°ÄžE KARÅžIYIMGazetecilikte etiÄŸe inanmayan bir yayın yönetmenisiniz. Bunu nasıl beceriyorsunuz?Bir noktayı aydınlatayım: BaÅŸkalarının empoze etmeye çalıştığı, kupkuru bir ‘‘etiÄŸe’’ karşıyım ben. Yoksa çok saÄŸlam etik kurallarım var. Ama bu, meslek derneklerinde kuruyup kalmış bir zihniyetin insanı ruhsuzluÄŸa sevkeden etik anlayışıyla elbette uyuÅŸmuyor! Ben hayatı, rengi, hakedilmiÅŸ parayla tüketimi seviyorum. Türkiye'nin renklerini, keyfini gazete üzerine taşımayı seviyorum. Bir de mizahı tabii...Ä°yi baÅŸlık attığınız söyleniyor. Kendi hayatınızı, kiÅŸiliÄŸinizi tanımlayan 9 sütuna bir manÅŸet atsanız ne olurdu?Yani ‘‘Post mortem’’ mi, yoksa yaÅŸayan biri olarak mı! Ölümümden sonrası için soruluyorsa şöyle bir ÅŸey olabilir: ‘‘Göklerde iÅŸ takibine gitti!’’ Ya da daha kısa bir ÅŸey: ‘‘Hadi eyvallah...’’ Veya ‘‘Bir hergele daha Hürriyet'i seçti.’’KeÅŸke gazeteyi içimdeki hergele yönetebilse...Bir yazınızda ‘‘içinizdeki ÅŸizofren hergele’’den söz etmiÅŸtiniz. Söyleyin de rahatlayalım, gazeteyi o yönetmiyor deÄŸil mi?- KeÅŸke yönetebilse! Ä°nanın Cem Yılmaz kadar baÅŸarılı olurdum. Ama ne yazık ki, Hürriyet'in ‘‘kanunları’’ benim hergeleliÄŸimden çok daha etkili. (Not: Allahtan ki öyle!) Ara sıra yalan söylerimHangi sıklıkta yalan söylersiniz?Ä°ÅŸ iliÅŸkilerimde söylemiyorum. Ama özel hayatımda zaman zaman yalan söylediÄŸim oluyor. Yani sık sık da diyebilirsiniz.Peki bu sorulara cevap verirken hiç yalan söylediniz mi?Hayır. Sadece birkaç soruya cevap vermedim. O kadar. Bu kadar sansürcülük kadı kızında da olur...Yalan söylerken mi seks yaparken mi daha çok heyecanlanırsınız?Seks yalanlarında...Ä°ÅŸ beni bırakmadan bırakırımBu iÅŸi ne zaman bırakmayı düşünüyorsunuz?Bu iÅŸ beni bırakmadan üç yıl önce. Çünkü tam zamanı o...GazeteciliÄŸi bırakınca... a) Politikaya atılacağım b) Hiç iÅŸim olmaz, inzivaya çekileceÄŸim c) Kaktüs yetiÅŸtireceÄŸim d) Genel müdür olup para basacağım e) Yeniden baba olacağım...Ne yapacağımı bilmiyorum. Ama en korktuÄŸum ÅŸeyi biliyorum: Pijamaları çekip, her gün baÅŸkalarının yaptığı gazeteleri tenkit etmek. Yani emekli süvari zabiti psikolojisi!Hürriyet’i hiçbir starı geçemezBir sürü insanı yazar yaptınız. Onlara bakarken ne hissediyorsunuz?Ben sadece insanlara imkan tanıdım. Hakedenler yükseldi, etmeyenler kaybolup gitti. BaÅŸarılı olanlara bakarken elbette ki büyük keyif alıyorum.Kimin ‘‘star’’ olacağına siz karar veriyorsunuz. Bu sizi rahatsız etmiyor mu? Bazı insanları da ‘‘gömüyor olmak’’ vicdan azabı duymanıza sebep olmuyor mu?Bir dakika! Kimin ‘‘star’’ olacağına biz karar vermiyoruz ki. Okuyucu veya izleyici veriyor. Biz olsa olsa ‘‘star adaylarını’’ ortaya çıkarıyoruz. Bazı insanlara haksızlık etmiyor muyuz? OlmuÅŸtur. Ama bunu taammüden, kasıtlı olarak yapmamız mümkün deÄŸil. Çünkü böyle bir cevher, burada olmazsa baÅŸka yerde star olur.‘‘Star’’larınızı neye göre seçiyorsunuz? Özel bir seçme tekniÄŸi yok. Bazıları kendileri aday oluyor. Bazılarını birileri tavsiye ediyor. Mesela Pakize Suda'yı rahmetli Orhan Olcay tavsiye etti. Serdar Turgut'la Ankara'dan beri birlikte çalışıyoruz. Bugün star diye bildiÄŸiniz bütün insanlar bunu gerçekten hak etmiÅŸlerdir. Ama hiçbir star, hiçbir yönetici, Hürriyet isminin üzerine çıkamaz. Hürriyet her ÅŸeyin üstündedir.‘Cimri’ demek bana hakarettirCimri olduÄŸunuz söyleniyor. DoÄŸru mu?Aaaa. Bana hayatta yapılacak en büyük hakaret budur! Çok yakınlarıma sorabilirsiniz...Cebinizden en son neden para çıkardınız ve ne satın aldınız?Önceki hafta Akmerkez'de kredi kartıyla anneme bir hediye, iki arkadaşıma da Dianna Kroll'un son CD'sini aldım.Ama para taşımadığınız, uçan kuÅŸa borcunuz olduÄŸu söyleniyor. DoÄŸru mu?DoÄŸru. Nakit harcamaları hep yanımdaki insanlar yapıyor, sonra da onlara ödeniyor. Kimseye beÅŸ kuruÅŸ borcum yok!Hangi ekmek! DoÄŸan Hızlan’ın ekmeÄŸi mi?Kaç senedir dolmuÅŸa, otobüse, vapura binmediniz. Halkla en son temasınız ne zaman gerçekleÅŸti?Ben devlet maaşı ile geçinen bir öğretim üyesiyken de otobüse fazla binmezdim. Üç dört kilometreden az yolları yürürdüm. Ama son 10 yıldır kamusal taşıma araçlarına binmediÄŸimi itiraf edeyim. Türkiye'deki ÅŸirketlerin orta ve üst yöneticilerine sorun bakalım, son 5 yılda kaç kere otobüse binmiÅŸler...Bu arada ekmek kaç lira?Hangisi? Halk mı, normal mi, yoksa DoÄŸan Hızlan'ın aldığı özel ekmekler mi?Artık dedikodum bile yapılmıyorEskiden kiÅŸisel yaÅŸamınız hakkında dedikodu çıkardı. Son zamanlarda azalması sinirinizi bozmuyor mu? Yoksa siz yaÅŸlanıyor musunuz?Ne diyeyim ki? Dedikodu! DoÄŸru, evvelden niye çıkıyor diye sinirleniyordum, ÅŸimdi niye çıkmıyor diye. Benden öncekilerle ilgili de çıkardı. Benden sonrakiler hakkında da çıkacak. Bu koltuÄŸun ve bu mesleÄŸin kaderi bu.Ä°ktidar sahibi bir erkek olmanın avantajını kadınlar nezdinde kullanır mısınız?Ä°ÅŸte onu kendime yediremem... Karşımdaki insana da yakıştıramam.Sadakat borcu diye borç olduÄŸunu sanmamKendinize en çok yakın bulduÄŸunuz insanların sizi en çok satanlar olabileceÄŸi hiç aklınıza geldi mi?Ben hep Tenessee Williams'ın, ‘‘Iguana Gecesi’’ filmindeki o cümlesiyle yaÅŸadım: ‘‘İnsana ait hiçbir ÅŸey beni ÅŸaşırtmaz!’’ Profesyonel hayatta kimsenin kimseye ‘‘sadakat borcu’’ diye bir borcu olduÄŸunu sanmıyorum. Ben müesseseye baÄŸlılığı daha çok önemserim.En etkilendiÄŸim kitap Venedik’te Ölüm’dürVazgeçemediÄŸiniz, her an hatırladığınız, kiÅŸiliÄŸinizi en iyi ifade eden bir kitap ve bir de ÅŸarkı ismi söyleyin...Kitap, Thomas Mann'ın ‘‘Venedik'te Ölüm’’ü... Åžarkı ise ‘‘Make it easy on yourself...’’ Birde Mahler'in ‘‘Ölmüş Çocuklar Åžarkısı...’’Gençlik idollerinin Mick Jagger ve Jim Morrison olduÄŸunu söyleyen biri nasıl olur da Serdar Ortaç ve Rober Hatemo'ya bayılabilir! Bu bir çeliÅŸki deÄŸil mi? Siz kiÅŸiliÄŸinizde bütün tezatları mı barındırıyorsunuz?Hayır deÄŸil! Aynı anda hem istiridyeyi, hem de patlıcan salatayı sevebiliyorum. Benim tek farkım, sevdiÄŸimi itiraf edebilmek. Ben Serdar Ortaç'la fıkır fıkır dans eden birçok Jim Morrison fanatiÄŸi de biliyorum. Ama itiraf edemezler. Çünkü karizma gider diye korkarlar!Patronlar da iflas paranoyasıyla yaşıyorPek çok insan her an iÅŸten çıkarılma paranoyasıyla yaşıyor. Bu duyguyla nasıl baÅŸetmemizi öneriyorsunuz?Ä°nanın o paranoyayı bir çalışan olarak ben de yaşıyorum. GeçtiÄŸimiz aylarda ciddi ciddi iÅŸimi kaybedersem ne yaparım diye hesaplar yaptım. Ama unutmayın ki, Türkiye'de bir çok patron da iflas etme paranoyası yaşıyor. Geceleri onlar da uykusuz kalıyor. Hem kendi iÅŸlerini kaybetmek, hem de yanlarında çalışan insanların sorumlulukları var.Benden büyük patron varÄ°ktidar duygusuna mesafeli davranmayı öğrendim. Türkiye'yi yönetmeye hiç talip olmadım. Ama yaptığınız bazı ÅŸeyler sizi elbette havaya sokuyor. DolduruÅŸa geliyorsunuz. Neyse ki, bunun süpapları var. Kendi kendime ‘‘ŞiÅŸinme oÄŸlum senden büyük patron var! Ondan da büyük Allah...’’ diyorum. Bu iyi bir muska. Hep boynumda taşıyorum.DEVAM EDECEKÂ
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!