Of Aman Nalan’ın evi, düşkün köpekler evine döndü

Prostatlı köpek Oskar

Yaşamının hiçbir döneminde gidip bir köpek almayı düşünmemiş. Kaderin garip bir cilvesi ama iki köpeği var. İkisi de tanrı misafiri. İkisi de gelip onu bulmuş. İkisi de hasta. Ataköy'deki evini düşkün köpekler evine çevirmiş Nalan Tokyürek. Ya da hepimizin tanıyacağı ismiyle Of Aman Nalan.

Oscar, 6,5 yaşında standart bir Poodle. Prostatı var, tedavisi yok. Küçük tuvaletini hep kaçırıyor. Uzun yıllardır, tıpkı bir bebek gibi, altını çocuk beziyle bağlıyorlar. Cindy, 3,5 yaşında. Minyatür bir Poodle. Kemiklerinden rahatsız. Kucaktan atlasa, ya kolu ya da bacağı çıkıyor. 7 ay önce geldiğinde, mantar hastalığı nedeniyle tüyleri hiç yok gibiymiş. O dönem, sokağa terkedildiği için ağlamaktan şiş olan gözleri hala akıyor.

Oscar'ı, henüz 3 aylıkken, ailesi istemediği için bir arkadaşı vermiş Nalan Tokyürek'e. Annesi Sevinç Hanım, başta şiddetle karşı çıkmış. Çünkü onun, yıllardır köpek fobisi varmış.

Ama Oscar'ın hasta olduğunu öğrenince o da yelkenleri indirmiş. 'Birine verelim' fikrini hemen unutmuşlar. Ailece, Oscar'ın prostat sorununa çare aramışlar. Tam üç kez ameliyat olmuş. Hastalığı nedeniyle henüz bebekken kısırlaştırılan Oscar, cinselliği hiç tanımamış.

Ameliyatlara rağmen sürekli çişini kaçırdığı için, veterinerler ‘‘Onu ancak bahçede besleyebilirsiniz’’ demişler. İçleri kan ağlayarak, bahçesi olan ve köpek seven bir tanıdık aramışlar. Allahtan bulamamışlar. Sonunda sorunu çocuk beziyle çözmüşler. Çiş kaçırmaya karşı Oscar'ın altını, çocuk beziyle bağlıyorlar. Ayda iki büyük paket Prima tüketiyorlar. Oscar, biraz şişmanlayınca ya da tüyleri uzayınca en büyük bez bile beline kavuşmuyor.

Doğrusu bu ya, sorunu iyi çözmüşler. İki köpeğin yaşadığı dairede kokudan eser yok.

Nalan Tokyürek, Oscar'ı hastalığı nedeniyle çok şımarttıklarını kabul ediyor. ‘‘Çok sevgi verdik. Fazla üstüne gitmedik. Oturmayı, elini vermeyi öğretemedik. O da tepemize çıktı’’ diyor.

Oscar’ın vukuatları

Oscar'ın üstünde, lacivert yakalı, çizgili bir tişört var. Meğer, Nalan Hanım'ın giyiceklerine takıntılıymış. Zaman zaman dolabına gidip, beğendiği giyisiyi dişleyip, kendisine malediyor. Özellikle tişörtleri seçiyor. İşaret koyduğu giyisiden başkasını giymiyor.

Bu davranışlarını, ‘‘Kendini bizden biri olarak görüyor’’ diye açıklıyor Nalan Tokyürek. Bu konuda başka vukuatları da var Oscar'ın:

‘‘Bir ara kendi kabından yemek yemiyor, masayı bizimle paylaşmak istiyordu. Bir ara da bardaktan su içmek istedi. Kendi kabından su içmeyi bıraktı. Kabını gösterip, 'iç oğlum' diyorduk.

Gidip şişeye vuruyordu. Şişeden kabına su koyduğumuzda içmiyordu. Ben bardaktan su içerken gelip, bardağa burun atınca derdini anladık. Sonra normale döndü.’’

Cindy'i, Nalan Topyürek'in teyzesi iki ay önce Fındıkzade'de, ağlarken bulmuş. Perişan durumdaki köpeğe bakmak istemiş. Beceremeyince, Nalan Topyürek'in iki köpeği olmuş.

‘‘Önce almakta tereddüt ettik diyor’’ Nalan Topyürek. Veterineri, Oscar'ın başka bir köpeğe tahammül edemeyeceğini, sorunun büyüyeceğini söylemiş. Bu tehlikeyi göze almışlar. Oscar'ın kıskançlığı iki gün sürmüş.

‘‘İkinci gün, önce Cindy'nin suyunu içmesini bekliyordu. Yemek için de ona öncelik veriyordu. Tuvaletini yaptığı yeri Cindy'e o gösterdi. Yalnızlıktan bunalmış herhalde. Cindy ile çok iyi arkadaş oldular. Tek tahammül edemediği, Cindy'e aşırı sevgi göstermemiz. O zaman bunalıma giriyor’’ diye özetliyor Nalan Topyürek, iki köpeğini birlikteliğini.

İkisi de, tuvaletlerini banyoda kağıt üzerine yapıyorlar. İşleri bittikten sonra, patileri silinene kadar banyodan çıkmıyorlar. Sokağa çıktıklarında da, patileri silinmeden eve girmiyorlar.

Bir üçüncü köpeklerinin olmasına ramak kalmış. Birkaç ay önce, daire kapısının önünde, Sivas Kangal yavrusu bulmuşlar. Üstelik uyuz. Doğru Veterinere gidilmiş. Tedavisi yaptırılmış. Ona evde bakamıyacakları için, çitliği olan bir arkadaşlarına vermişler. Nalan Topyürek, dışarıda yaşaması gereken büyük köpeklerin eve hapsedilmesine de karşı. ‘‘Büyük günah’’ diyor.