Mürekkebi Kurumadan

Güncelleme Tarihi:

Mürekkebi Kurumadan
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 20, 2007 00:00

Uçur Diye Ey Aşk...

Haz. Ataol Behramoğlu

Epsilon Yayınları

Aşkın her halinin insana hisettirdiklerini dile getirmiş pek çok şair. Gizli gizli hoşlanmalar, sezmeler, ürpermeler, buluşmalar, sevişmeler, ayrılık ve özlemle o güzel günleri anmak.

Şair Ataol Behramoğlu bir aşkın başlangıcından bitişine kadar bütün evrelerini Türk ve dünya şairlerinin dizelerinden seçmelerle anlatıyor.

Anonim bir Sanskrit şiiriyle başlasın mesela aşk: "Solgunsun aydede, kederlisin/Ve erimektesin günbegün/Yoksa senin de benim gibi/Onu mu düşünmek işin gücün"

Aşk ateşinin bacayı sarması Attila İlhan’ın dizelerinden daha güzel nasıl anlatılabilir: "ben sana mecburum bilemezsin/adını mıh gibi aklımda tutuyorum/büyüdükçe büyüyor gözlerin/ben sana mecburum bilemezsin/içimi seninle ısıtıyorum"

Kavuşma, sevişme dizeleri, tabii ki Cemal Süreya’dan: "Kırmızı bir at oluyor soluğum/Yüzümün yanmasından anlıyorum/Yoksuluz gecelerimiz çok kısa/Dörtnala sevişmek lazım."

Aşkı aşk yapan, unutulmaz kılan da ayrılık değil midir? Louis Aragon çoktan koymuş zaten bu teşhisi: "Hüsranla bitmeyen aşk yoktur./Yara açmayan aşk yoktur kalpte./İz bırakmayan aşk yoktur insanda./Ve tıpkı senin gibidir vatan aşkı da./Gözyaşlarına boğulmayan aşk yoktur./Mutlu aşk yoktur/İkimizin aşkıdır bu gene de."

Ve final Ataol Behramoğlu’nun dizeleriyle gelir, "Bu aşk burada biter ve ben çekip giderim" diye.

Kitabı baştan sona okuduğunuzda bütün aşklarınızı temize çekmiş gibi hissedeceksiniz kendinizi. Göze almaya değer doğrusu...

Çiçekler Ölürken

Lawrence Block

Çev: Mehmet Harmancı

Oğlak

Birkaç cinayetten suçlu ve zehirli iğneyle idam edilecek bir mahkum Applewhite. Cezaevi yetkilileri ve psikologlar onun masum olduğuna inanıyorlar, ama bütün deliller aleyhine. İşinin hakkını veren detektifimiz Matthew Scudder bu sefer daha çetrefil meselelerle uğraşacak gibi görünüyor. Hunharca öldürülen maktullerin cesetleri bile bulunamazken, belki de masum birileri idama mahkum edilecek. Kurbanlarının kanlarını emerek, fakat hiçbir delil bırakmadan öldüren katil ise şehre geri dönmüş gibi görünüyor. Üstelik bu seferki mönüsünde dostumuz Matthew Scudder ve sevgilisi Elaine de yer alıyor.

Matthew bu maceradan sıyrılabilecek mi, masum zanlılar idamdan kurtulabilecek mi, katilin kim olduğu anlaşılabilecek mi? Bu soruların cevabı son sayfaya kadar belirsizliğini koruyor. Lawrence Block’tan gerçek anlamıyla nefes nefese bir polisiye.

Yaz tatillerinin değişmez tamamlayıcısıdır polisiye türü ve Lawrence Block da çok iyi bir seçim bunun için.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!