Yazacağım şakaları önce Jennifer’da test ediyorum

◊ “The Leftovers”ın üçüncü ve son sezonu... Sizi ne cezbetti bu projede?
- Beni cezbeden dizinin konusu, teması ve serinin izleyiciyi kendine bağlamasıydı... Gerçi itiraf etmeliyim, başlangıçta ben de tereddütlüydüm.
◊ Neden?
- Kabul etme aşamasında yapımcımızla uzun görüşmelerimiz oldu. Deneme bölümünün senaryosu harikaydı ama kalan sezonun nasıl olacağına dair hiçbir fikrim yoktu. Senaryonun bozulacağından, raydan çıkacağından endişeliydim. Dizi 8 sezon devam ederse diye de korkuyordum (gülüyor). Fakat yapımcımız dizinin en fazla 3 ya da 4 sezon süreceğinin, senaryonun kalitesinin devam edeceğinin sözünü verdi. Ondan sonra içim rahat bir şekilde “evet” dedim.
◊ Dizinin isminden yola çıkarak sormak istiyorum, sizin kendinizi “artık” gibi hissettiğiniz oldu mu?
- Hayır! Kariyerimin başlarında çok hırslı değildim. Kendi kuralımı koydum, sadece sevdiğim işlere yöneldim. İhtiyaçtan dolayı çalışmayacaktım, sadece kaliteli işlerde yer alacaktım. O yüzden zamanımın büyük kısmı boş geçti (gülüyor). Gerçi benim için mahsuru yoktu, bütün taşlar zamanı gelince yerine oturuyor. Son birkaç yıldır parçası olduğum kaliteli işlerden çok memnunum...
◊ Sizi çok iyi bir yazar olarak tanıdık ama artık hem Jennifer Aniston ile evliliğinizden dolayı göz önündesiniz hem de oyunculuktan dolayı... Peki siz kamera önünde olmayı mı yoksa kamera arkasında kalmayı mı seviyorsunuz?
- İkisini de seviyorum aslında ama kamera arkasında kesinlikle daha rahat hissediyorum. Kamera önünde çok baskı var. Yazmak ve oynamak tamamen farklı iki durum. Yazarlığın en sevdiğim yanı, filme konu olacak hikayenin kontrolünün tamamen bende bulunması. Gerçi bazen hikayeden tamamen sorumlu olmayı da sırtımda ağır bir yük gibi hissediyorum. Oyunculuğa gelirsek, başka birinin hikayesinin parçası oluyorsun, o da farklı bir zevk...

DUA ETMİYORUM ÇÜNKÜ
ÇOĞU ZAMAN ATEİSTİM
◊ İlk sezonu New York’ta çektiniz, ikici sezonu Texas’ta... Üçüncü sezon Avustralya-Melbourne’de. Mesafelerle nasıl başa çıkıyorsunuz? Eşiniz bu durumdan şikayetçi değil mi?
- Kolay değil tabii. Hatta acı verici. Çok özlediğimde ekstra efor sarf ederek eve gidiyorum ya da Jennifer geliyor. Neyse ki ikimiz de bu işin içinde olduğumuz için birbirimizi anlıyoruz.
◊ Keith Urban, New York’tan Sidney’e sadece Nicole Kidman ile akşam yemeği yemek için uçtuğunu söylemişti. Siz Jennifer Aniston’ı görmek için günübirlik geldiniz mi Los Angeles’a hiç?
- Hayır. Keith benden daha iyi bir adam demek ki! Ben sadece çekimlerde 3 gün ya da daha fazla boşluk varsa eve dönüyordum. 1 gün için asla gitmem. Tabii acil bir durum yoksa...
◊ “The Leftovers”ın posterinde “Bizim için dua edin” yazıyor. Siz neler ya da kimler için dua edersiniz?
- Ben dua etmiyorum. Bir şeyler için umut ediyorum ama dua etmiyorum.
◊ Neye inanıyorsunuz?
- Bazen bilinmezliğe inanıyorum, fakat çoğu zaman ateistim. İncil’deki “iyi ol, dürüst ol” ilkelerini uyguluyorum o kadar. Ben bilime ve iyi insan olmaya inanıyorum.
13 YAŞINDAN BERİ
TARZIM AYNI
◊ Son sezon olduğuna göre biraz da “hoşçakal” demekten konuşalım. Diziden en çok neyi özleyeceksiniz?
- Kaliteyi... Tüm ekibin yapıma kattığı kaliteyi, A sınıfı işin anlamını bu projede ortaya koyan herkesi özleyeceğim.
◊ 2009 yapımı “Moon”un devam filmi diyebileceğimiz “Mute” yakında gösterime girecek. “The Leftovers” da sona erdi. Şimdi sırada ne var?
- “Lego”yu çekiyoruz. Bütün yaptığım dramlardan sonra tatlı bir kaçış oldu “Lego”... Aslında yazdığım birkaç farklı iş var ama biri alıp kullanmadan üzerinde konuşmayı sevmiyorum.
◊ Yazdıklarınızı hangi aşamada Jennifer Aniston’a gösteriyorsunuz?
- Yazdıklarımın çoğu komedi. Yazmayı düşündüğüm şakaları önce evde yapıyorum, Jennifer’a komik gelip gelmediğini test etmek için yani... Jennifer şakaların etkisini anlamak için çok iyi bir ölçü. Ama okuması için genelde senaryo bittikten sonra veririm. O da sehpanın üzerine bırakır, “Hemen bakacağım” der ama birkaç gün sonra okur.
◊ “Lego” demişken yeni film için neler söylemek istersiniz?
- Çok fazla şaka var. Kulağa klişe gelecek ama hem anne-babaların hem de çocukların izleyebileceği çok eğlenceli bir film oluyor.
◊ Kırmızı halının en şık çiftlerindensiniz. Jennifer Aniston mu karar veriyor ne giyeceğinize?
- Bazen ne giyeceğime karar verdiği olsa da çoğu zaman karışmaz. 13 yaşından beri tarzım aynı zaten.

JENNIFER’I GÜLERKEN İZLEMEKTEN DAHA ZEVKLİ  BİR ŞEY YOK

◊ Jennifer Aniston’ın en sevdiğiniz özelliği nedir?
- Mizah anlayışı... Biz birbirimizi çok güldürüyoruz. Gerçekten, laf olsun diye demiyorum. Onu gülerken izlemekten daha zevkli bir şey yok ki zaten.
◊ Kadın oyuncular, piyasanın kendileri için daha zor olduğunu söylüyor. Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz?
- Jennifer kafasına koyduğunu yapan başarılı bir kadın ve onunla gurur duyuyorum. Ama maalesef kadınlar haklı, çünkü onlara ikinci şans verilmiyor. Oysa erkeklerin defalarca başarısız olma hakkı var. Bence kadınlar hangi konuda olursa olsun istediklerini başardıklarında kutlanmalılar, onların işi erkeklerden daha zor.

Benzin mi Dizel mi yoksa LPG mi? | Sarı Mikrofon