Kapak kızlarının kuaförü

Güncelleme Tarihi:

Kapak kızlarının kuaförü
Oluşturulma Tarihi: Nisan 24, 2000 00:00

Haberin Devamı

Moda dergilerinin kapaklarını süsleyen kadınların saçları onun ellerinde şekilleniyor. Henüz 20 yaşında ancak Harpers Bazaar, Amica, Marie Claire, Vizyon, Elele, Cosmopolitan gibi dergiler onun peşinde. Kemal Doğulu’nun tek sermayesi yaratıcı ruhu ve malzemelerinin yer aldığı küçük valizi.

Şöhreti ağızdan ağıza dolaşan o çocukla Naz'ın (Köktentürk), Halil İbrahim Sofrası davetinde tanıştım. (Benden 10 yaş küçük olduğu için çocuk demeye hakkım var sanıyorum). Gözüne sürme çekmiş izlenimi veren, tenten tipli çocuk, elinde olmadan masadaki tüm kadınların saçlarına sataştı. Bir türlü kendini tutamıyor, kimisine ‘‘esmersiniz, saçınızın rengini bu kadar açmayın’, ya da ‘yüzünüze kısa saç çok yakışır, bir deneyin’’ diyordu. Utangaç izlenimi veren çocuk, saç bahis konusu olunca ağzını açıyor, birisi kapatana kadar hiç durmadan konuşuyordu. Etkilenmedim diyemem. Beni en kötü halimle görmüştü. Sadık bir kuaför bulamadığım için altı aydır saçıma el sürdürmemiş, bozulan modelini tokalarla kamufle etmeye çalışıyordum. Gözünü en son bana diken Kemal'den bakışlarımı kaçırmaya çalışırken o sözler kulaklarımda çınlamaya başladı. ‘‘Saçlarınız dışında modern bir tipiniz var!’’ Bu kadarı da fazlaydı. Yaşından büyük laflar eden bu çocuğa biri haddini bildirmeliydi. Onunla ilgili daha fazla şey öğrenmek için moda dergilerini karıştırmaya başladım. O ay üst üste birçok derginin kapak kızı saçları onun elinden çıkmıştı. Her gün çekimdeydi, saçlarını kestirmek için ondan gün bekleyen ünlüler vardı.

Telefonunu çevirdim. Artık değişiklik zamanı gelmişti. Ona, daha doğrusu yaşına güvenemediğim için bana bir kuaför önermesini istedim. Öğleden sonra evindeydim. Hiç tanımadığım üstelik benden 10 yaş küçük birine saçlarımı teslim ettim!

Örgülerle gelen şöhret

Mersinli bir ailenin üçüncü oğlu. Bir kız kardeşleri olunca bu yeteneği ortaya çıkmış. Kemal 12 yaşındayken, upuzun dümdüz saçları olan kardeşinin saçları üzerinde birbirinden farklı örgü modelleri denermiş. Gerçi ailede saça karşı bir yetenek olduğu şüphesiz. Halasının oğlu Mersin'in ünlü kuaförlerinden. Amcasının oğlu Zeki Doğulu'nun İstanbul'daki şöhreti malum. ‘‘Kuaförlük bir meslek olarak bile aklımın ucundan geçmiyordu. Meslek lisesinde bilgisayar okuyordum. Üniversiteyi babamın yanında Amerika'da okumaya karar vermiştim.’’

Kuzeni ondan yardım isteyene kadar, yeteneğini kızkardeşinin ve komşularının saçlarında konuşturan Kemal, bir bayram sabahı kuaför salonunda çalışmaya başlamış.

‘‘Kuzenimin bayrama yakın eleman ihtiyacı oldu. Bütün aile yeteneğimin farkındaydı, ona yardıma gitmemin iyi olacağını söylediler. O yaz ters örgüler, sepet örgüler, düz örgüler, ince ve kalın örgüler çok modaydı. Bütün Mersin bana örgü için gelmeye başladı. Ama yine de aklıma koymuştum. Amerika'da yaşayan babamın yanına gidcek, pazarlama okuyacaktım.’’

Titreyerek çekilen ilk fön

Nitekim Harran Üniversitesi Pazarlama Bölümü’nü kazanan Kemal Doğulu, bir yıl okuduktan sonra İstanbul'a gelir. Vize işlemlerini tamamlamaya çalışırken kuzeni, ünlü kuaför Zeki Doğulu ondan bir süreliğine yanında çalışmasını ister.

‘‘Böyle bir yeteneğim olduğunu duymuş, beni yanına çağırdı. İlk kez onun yanında titreyerek fön çektim. Tanınan bir kuafördü. Hatayı kaldıramayacak bir yerdi. Yaklaşık bir buçuk yıl Zeki'yle çalıştım. Ancak iş ilişkisi ve aile ilişkisi bir arada yürümedi.’’

Amerika'ya giden Zeki Doğulu oldu. Kemal'e ise bambaşka bir yol çizdi kaderi! O bugün Türkiye'nin en ünlü moda dergileriyle çalışıyor. Kendisine saç stilisti diyor. Ve şunu iddia ediyor: ‘‘Şu an Türkiye'de benden daha iyi örgü yapabilen kimse yok. Bunu utanmadan söyleyebilirim. Çok gür olan bütün bir saçı, 5 saatte örebilirim Örgüyle bir insanın kafasına ismini bile yazarım.’’

Başarısını modacı Hakan Yıldırım'a borçlu. ‘‘Yeteneğimi keşfetti, promosyonumu yaptı’’ diyor. O günden bu yana çekimlerden başını kaldıracak vakit bulamıyor. ‘Artık herkesin saçına elimin değmesinden çok memnunum’ diyor.

Kadınlar saçlarına bakmıyor

Bir kuaför salonu açacak mı diye merak edenlere yanıtı:

‘‘Henüz 20 yaşındayım, bir kuaför salonu açacak sorumluluğu hissetmiyorum. Kendimi 20 yaşında patron olarak görmek istemiyorum. Kesim ve boya bilgim olduğu halde bir kuaför salonunda istediğim kadar özgür saç modeli kesemeyeceğimi de biliyorum.’’

İlham perisi küçük kız kardeşi, ilham kaynağı moda dergileri. Aynı saç modelini hiçbir zaman yapmıyor. ‘‘Bir çekime gitmeden önce konsept üzerine düşünüyorum. Mankeni, giyeceği kıyafetleri inceliyorum, haute couture'müdür, spor mudur, yazlık mıdır, kışlık mıdır... Fikrimi söyleyebildiğim ve o fikrimi kabul edenlerin saçlarını yapmaktan hoşlanıyorum.

Bir kadına o saçın yakışmayacağını söylüyorsam ama yine de o saçta ısrar ediyorsa, sevmediğim bu modeli asla yapmam! Sokaktaki insanlardan hiç esinlenmiyorum. Hiç avant-garde saçlı insan yok. Kadınlar saçlarına bakmıyor. Kırmızı saç akımına kapılanlara çok üzülüyorum. Kadında doğal kendi saç rengini seviyorum. Türk kadını çok klasik. 30 yaş üstü kadınlar saçlarıyla hiç ilgilenmiyorlar, altı ayda bir kuaföre gidiyorlar. Bir salon açıyorsan, sürekli o salonda olman gerekiyor. Zeki Doğulu'da da öyle. Herkes saçını, Zeki dokunmasa bile görmesini isterdi. Onun ismine gelirlerdi.’’

Gelelim benim saçlarıma. Hiç makas kullanmadı, usturayla kesti. Gölge yapış stili bile farklıydı. Herkes saçımı çok beğendi. Artık bir kuaförüm yok ama saç stilistim var! Ne mutlu bana...

Şebnem Dönmez'e iki kiloluk saç yaptım

Özlem Tekin: Ruhu benimkine çok yakın. İstediğimiz uçukluğu yapabiliyoruz birlikte. Saçları simsiyahtır.

Şebnem Dönmez: Çok komik ve eğlenceli biri. Onunla çalışmak çok zevkli. Gerçek saç rengi orta kestane. Kral TV gecesinde o saçları çok iyi taşıdı. Çünkü o saçların altında sünger vardı. Dümdüz boru gibi bir metre uzunluğundaydı. İçine sünger destekler koydum. En az iki kilo ağırlığındaydı.

Duygu Dikmenoğlu: Saçında hiç boya yok. Kendi rengi. Çok güzel ve parlak saçları vardır. Uyumludur.

Arzu Yanardağ: Bugüne kadar hep saçlarını kesmemi istedi. Şu an saçları ince telli ve sağlıksız, çok kırıkları var. Düzeltmek lazım. Şu an kızıl ama gerçek rengi koyu kumral.

Sezen Aksu ve Yeşim Salkım'ın saçlarını yapmak isterim.

Bu yıl kısa saç moda. Kısa ve kırpık saçlar... Ya da uzun ve düz saçlar...

Kadında doğallığı, saçta boya değmemişliği seviyor. Ama o avant-garde modellerin öncüsü. Helenistik dönem saçlarına vurgun. Bu yüzden mitoloji okuyor. İlham perisi ise ister inanın, ister inanmayın, küçük kız kardeşi!

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!