İşitme engelli milli atlet Yasin Süzen: Tarihe geçmek istiyorum
Güncelleme Tarihi:
Kırklareli’nin Çakıllı köyünde, kan uyuşmazlığı olan çiftçi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi Yasin Süzen. Sağır olduğu ancak konuşması gecikince ortaya çıktı. Koşu tutkusuydu. Ama önünde engeller vardı. Başlama fişeğini duyamıyor, el işaretini bekliyor, bu yüzden rakiplerinin gerisinde kalıyordu. Yılmadı, azmi ve yeteneğiyle engelleri aştı. Geçen yıl 400 metrede Türkiye’nin en iyi üç atleti arasına girdi. Dünya Şampiyonası’nda altın madalya kazandı. Geçen hafta Avrupa Atletizm Şampiyonası’nda ‘işitme engeli olmayan’ atletlerle aynı kulvarda yarıştı. Milli atlet Süzen’le yeni transfer olduğu kulübü ENKA’da buluşup hikâyesini konuştuk.
* Spora kaç yaşında ve nasıl başladınız?
- Çok küçük yaşta başladım. Babam sporla çok ilgiliydi ve beni de hep teşvik etti. Kamplara katılır, farklı branşlar denerdim. Ailem en büyük destekçim oldu. Beni hep motive ettiler, pozitif düşüncelerle yanımda oldular, başarımı en başta anne ve babama borçluyum.
* Ailenizde başka işitme engeli olanlar var mı?
- Ben ailenin üçüncü çocuğuyum. Benim bir büyüğüm olan ablam da duyamıyor ve konuşamıyor.
* Farklı branşlar denediğinizi söylediniz, nelerdi onlar?
- Başta futbol oynuyordum, sonra basketbola devam ettim. 15 yaşında her iki spor dalında da başarılı olmadığımı fark ettim. Uzun atlamayla ilgilenmeye başladım ve o esnada hocamın beni keşfetmesiyle atletizme yöneldim. 24 yaşımdayım, yedi yıldır atletizmle ilgileniyorum; keşke hedeflerimi daha çocuk yaşta koysaymışım diye pişmanlık duyuyorum. Şimdi çok daha büyük başarılar elde edebilirdim.
* Şampiyonluk dereceleriniz var, motivasyonunuz ne oldu?
- Bu kadar ilerlememin en büyük sebebi, bana güvenen ve başarabileceğime inanıp benimle birebir ilgilenen antrenörüm oldu. 2015’te 4x400’de Avrupa üçüncüsü olduktan sonra beni daha da çok çalıştırdı. 2016’de Dünya İşitme Engelliler Atletizm Şampiyonası’nda 400 metrede altın madalya kazanarak şampiyon oldum. Bir sonraki hedefim Olimpiyat olmalı dedim ve yine çok çalıştım. 2017 İşitme Engelliler Yaz Olimpiyatı’nda 400 metrede şampiyon oldum. Antrenörlerim ve federasyon bana çok destek verdi. “İşitme engelliler grubunda ilk defa böyle bir derece gördük, yolun çok açık” dediler. Böyle cümleler ve takdir görmek benim en büyük motivasyon kaynağım oldu. Turkcell sponsorluğundaki Türkiye Atletizm Federasyonu’na girince gerçekten daha iyi yerlere geleceğime ben de inandım.
Antrenörüme işaret dilini öğrettim
* Antrenörünüzle nasıl anlaşıyorsunuz, işaret dilini biliyor mu?
- İyi bir bağ kurduk ve ona işaret dilini öğrettim. Çok akıcı konuşamasa da antrenmanlarda birbirimizi anlıyoruz. Hayatıma dair her şeyimi onunla paylaşırım.
* Geçen hafta Berlin’de düzenlenen Avrupa Şampiyonası’na katıldınız ve bu defa işitme engeli olmayan atletlerle birlikte yarıştınız; nasıldı?
- Duyamadığım için bireysel yarışlarda çok zorlanıyorum. 400 metrede koşarken kazanma ihtimalim azalıyor. Onlar başlama fişeğinin sesiyle koşmaya başlıyorlar ben el işaretini bekliyorum. Ses her zaman görselden daha önce geliyor. Fişeğin sesini de onlar gibi değil daha farklı bir tını olarak duyuyorum. Sadece 4x400 olan bayrak takım yarışında onlara yetişebiliyorum. Takımdaki tek işitme engelli benim. Hatta Avrupa Şampiyonası’na katılan tek işitme engelli benim.
* Antalya’da tek başınıza yaşıyorsunuz, geçiminizi atletizmden kazandığınız parayla mı sağlıyorsunuz?
- Federasyonun bana ödediği parayla geçinebilirim ama ben çalışmayı seviyorum. Antalya’da bir beyaz eşya markasının fabrikasında çalışıyorum, depoda paketleme yapıyorum. Hem çalışıp hem antrenman yapmak zor oluyor ancak tüm kamplara katılabiliyorum. Federasyon bir yazı gönderiyor ve çalıştığım yer hiçbir sorun çıkarmadan beni izinli sayıyor. Benim için bir sosyal çevre oluyor ve bu yüzden işi bırakmak istemiyorum.
Yasin Süzen’in 400 metrede işitebilen atletlerle yarıştığında rekoru 47.65, işitme engellilerle yarıştığında 47.03 saniye. İşitebilen atletler arasında Türkiye rekoru ise 45.51. Süzen’in hedefi bu mesafeyi 45 saniyede koşmak. Diğer hedefi de 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları’nda madalya kazanarak tarihe geçmek.