Hiç Ferrari’m olmadı ama kahramanım gibi mutsuz bir avukattım

Güncelleme Tarihi:

Hiç Ferrari’m olmadı ama kahramanım gibi mutsuz bir avukattım
OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 25, 2005 00:00

‘Ferrari’sini Satan Bilge’ Türkiye’de raflara konduÄŸu Mayıs ayından beri çok satanlar arasından düşmedi. ABD ve Kanada’da 1 milyonun üzerinde satan kitap, Türkiye’de de bugüne kadar 181 bin adet sattı.Åžimdi kitabın yazarı Robin S. Sharma, yayıncısı GOA ile D&R MaÄŸazaları’nın iÅŸbirliÄŸiyle, Türkiye’ye geliyor. Yazar 18-19 Ekim’de Ä°stanbul’da olacak, bu iki gün BeyoÄŸlu ve Suadiye’deki D&R maÄŸazalarında okuyucularıyla buluÅŸacak, kitabını imzalayacak. ‘Ferrari’sini Satan Bilge’, yorucu iÅŸ yaÅŸamına bir kalp krizi sonucu ara vermek zorunda kalan hırslı ve zengin avukat Julian Mantle’ın hikayesi. Mantle, Hindistan’a giderek oradaki yaÅŸam guruları sayesinde yepyeni bir dünya bakışı ve hayat tarzı ediniyor. Ä°stanbul ziyaretinden önce yazar Sharma ile konuÅŸtuÄŸumuzda, bazı insanların kitabı yanlış anladığından yakındı: ‘Sanki mutluluÄŸa kavuÅŸmaları için evleri ve arabaları da dahil her ÅŸeylerini satmaları gerekiyormuÅŸ gibi düşünüyorlar. Benim mesajım çok basit: Para kazanmayı ya da maddiyatı hayatınızın önceliÄŸi haline getirmeyin!’ Kitapları 26 ülkede 17 dile çevrilen, ‘Sharma Uluslararası Liderlik’ ÅŸirketinin sahibi, sorularımızı yanıtladı. Kitabınızın konusu, Batılı bir adamın her ÅŸeyini geride bırakıp spirütüalite için DoÄŸu’ya gitmesi, sizce fazla tipik bir hikaye deÄŸil mi? Kitabınız neden bu kadar sattı? Ä°nsanlar spirütüaliteye ÅŸimdi daha çok mu ihtiyaç duyuyor?- Bence kitabın tüm dünyada bu kadar satmasının nedeni birçok insana daha mutlu ve anlamlı hayatlar yaÅŸamalarında yardım etmesi. Okurlar kitabın verdiÄŸi bilgiyi anlaşılması kolay ve pratik buluyor. Ayrıca okunması da eÄŸlenceli. Bu kombinasyondan dolayı kitap çok insanın hayatında deÄŸiÅŸim saÄŸladı. Okuyan arkadaÅŸlarına bahsediyor. Mesaj da yayılmaya devam ediyor. Kitabınızın anlatım tarzı, La Fontaine’in fabllarını ya da Ezop’un masallarını çaÄŸrıştırıyor. Size ilham veren yazar veya filozoflar var mı?- Birçok yazardan ilham alıyorum. Ernest Hemingway’in harika kitabı ‘İhtiyar Balıkçı’ya bayılıyorum. Paulo Coelho’nun ‘Simyacı’sını, Khalil Gibran’ın ‘Peygamber’ini de çok seviyorum. Bilgelik kitapları konusunda iyi bir öğrenci olduÄŸumu söylemem lazım. Mesajlarınızı doÄŸrudan vermek yerine bunu bir hikayeyle anlatıyorsunuz. Bu yüzyıllar öncesinden gelen, hatta kutsal kitaplarda da kullanılan bir tarz. Niye bu tarzı seçiyorsunuz, insanlar daha kolay anladığı için mi?- Evet çünkü bu, paylaÅŸmak istediÄŸim bilgiyi aktarmanın en kolay yolu. YetiÅŸkinler, aslında büyümüş bedenlerdeki çocuklardır. Bir psikolog ‘YetiÅŸkinler kötüleÅŸtirilmiÅŸ çocuklardır’ demiÅŸti. Biz çocukken hayatın anlamını anne babamızın veya öğretmenimizin anlattığı hikayelerle öğrendik. Her zaman öğrenmenin eÄŸlenceli bir iÅŸ olması gerektiÄŸini düşündüm. Ferrari’sini Satan Bilge’deki gibi yazarsam hem daha anlamlı, mutlu bir hayat konusunda öğrendiÄŸim fikirleri vermiÅŸ hem de okurları eÄŸlendirmiÅŸ olurum ve amacıma ulaşırım diye düşündüm.FERRARÄ° Ä°LE HİÇ SORUN YAÅžAMADIKAynı zamanda bazı bölümlerin sonunda okurlara sanki bir çocuÄŸa söyler gibi çok basit, madde madde tavsiyelerde bulunuyorsunuz. Birçok insanın bu ÅŸekilde eÄŸitilmeye ihtiyacı olduÄŸunu mu düşünüyorsunuz? Bir çocuÄŸa anlatır gibi anlatmak daha mı etkili?- Özetler çıkarmaktaki niyetim okurlarıma öğretmen gibi bir ÅŸeyler öğretmek deÄŸildi. Seyahatlerde gördüm ki, tüm dünyada okuyucularım tanıştığım en zeki ve bilge insanlardandı. Bu özetler öğrenmeyi saÄŸlamlaÅŸtırmak için. Okurların sadece birkaç saat ilham alıp, üzerlerinde uzun etki kalmaksızın kitabı kapatmalarını istemiyorum. Özet bölümleri hatırlatma, daha da önemlisi okurların bu fikirleri hayatlarına geçirmesi ve iyi sonuçlar alması içindi.BaÅŸlıkta çok bilinen bir spor araba markasını kullanıyorsunuz. Ferrari’den herhangi bir tepki aldınız mı?- Hayır, Ferrari ile kitabın adından dolayı hiç bir sorun yaÅŸamadık. Eminim kitaptan haberleri vardır ve umuyorum ki hoÅŸlarına gitmiÅŸtir.Kitabın adınının da baÅŸarısında büyük etkisi olmuÅŸ olmalı. Bu ismi siz mi seçtiniz?- Evet, ben seçtim. BaÅŸlık, bir gün araba kullanıyorken aklıma geldi. Birçok insanın derin bir içsel yaÅŸam ve kalıcı mutluluk arayışı ile günlük yaÅŸamını dengelemeye çalışmasının paradoksunu açığa çıkarıyor. Siz hiç Ferrari sahibi oldunuz mu, ya da olmaya niyetlendiniz mi? - Hayır hiç Ferrari’m olmadı. Aile tipi bir cip kullanıyorum. Ä°ki çocuÄŸuna yalnız bakan bir baba olarak pratik bir araca ihtiyacım var. Ama hiçbir tür materyalizme de karşı deÄŸilim. Bazı insanlar kitaplarımı yanlış anlıyor ve sanki mutluluÄŸa kavuÅŸmaları için evleri ve arabaları da dahil her ÅŸeylerini satmaları gerekiyormuÅŸ gibi düşünüyorlar. Bu kesinlikle benim vermek istediÄŸim mesaj deÄŸil. Benim mesajım çok basit: Para kazanmayı ya da maddiyatı hayatınızın önceliÄŸi haline getirmeyin! SaÄŸlıklı bir yaÅŸam, aile iliÅŸkileri, tatmin edici bir iÅŸ, benim için güzel bir evde yaÅŸamak veya güzel bir araba kullanmaktan çok daha önemli. Bunlar kesinlikle hayatı daha güzel yapar ama benim listemde tepede deÄŸiller. Kitabınızın bu sade anlatımıyla fazla kitap okumayan kitleye de kitap okutturduÄŸunu düşünüyor musunuz?-Her gün Türkiye dahil dünyanın dört bir yanından okurlarımdan mektuplar alıyorum. Daha önce birçok kitap okuduklarını ama Ferrari’sini Satan Bilge’nin kendilerini gerçekten etkilediÄŸini anlatıyorlar. Bu kitabın ve diÄŸer kitaplarımın basit bir anlatımı var ama lütfen bunu ‘yüzeysellikle’ karıştırmayın, çünkü öyle deÄŸil. Kitabım derin gerçekleri ve her insanın hayal ettiÄŸi türde bir hayat için gereken enstrümanları veriyor. Birçok insan yolunu kaybetmiÅŸ durumda. Birçok insan maddiyatta baÅŸarılı olduÄŸu halde içi boÅŸ ve mutsuz yaşıyor. Hayatımın en önemli amacı kitaplarımı okuyan insanlara bir araç sunabilmek.PAULO COELHO ÇOK ÖZEL BÄ°R DOSTÖğretici olmadan, normal bir roman yazmayı denediniz mi hiç? -Kendimi romancı olarak görmüyorum. Öğrendiklerimi paylaÅŸmanın bir tutku olduÄŸuna inanıyorum. Benden çok daha iyi romancılar var.Kitabın kapağında Paulo Coelho’dan bir alıntı var: ‘Öğretirken keyif de veren, büyüleyici bir öykü.’ Bunları size veya yayıncıya doÄŸrudan mı söyledi? Onu tanıyor musunuz?-Kendisi çok özel bir dost. Kitap ilk çıktığında yayıncım kitabı ona gönderdi ve o da bu kitabın yazın okunacak kitaplar arasında favorilerden biri olduÄŸunu söyledi. Son iki yılda harika bir dostluk kurduk. Ona dünya üzerinde birçok hayatı olumlu etkilediÄŸi için büyük saygı duyuyorum.Yazdığınız tavsiyeleri kendi hayatınızda uygulayabiliyor musunuz? Bu prensiplerin zorlukları neler?- Ben bir guru deÄŸilim. Son derece sıradan bir insanım. Mükemmel deÄŸilim ve hatalar yapıyorum. Ama verdiÄŸim mesajları yaÅŸamak için çok sıkı çalıştığımı söylemem lazım. Kendime çok yüksek bir çıta koyuyorum. Önerilerimin kullanılması çok basit. Anahtar ufak ufak baÅŸlamakta. Hayatınızı her gün yüzde 1 deÄŸiÅŸtirseniz bir ayın sonunda yüzde 30 deÄŸiÅŸim saÄŸlarsınız. Kitabın adı sanki üst gelir düzeyinde insanlara hitap ediyor. Sizce orta kesim veya fakir insanlar da kitapta kendileri için bir ÅŸeyler bulabilir mi?- Bu kitap, zenginlere yönelik yazılmadı. CEO’lar veya zenginler de kitabımı okudu ama her kesimden okurlarım var. Daha baÅŸarılı, mutlu, anlamlı bir hayat yaÅŸayabileceÄŸini düşünen herkes kitapta kendine göre çözümler buluyor.BEN JULIAN MANTLE DEĞİLÄ°M Gerçek hayatta kitabınızdaki gibi bir Julian Mantle ya da onun gibi Ferrari’sini satan bir bilge var mı? Siz benzer bir deneyim yaÅŸadınız mı? -Hayır böyle biri yok! Bu serideki kitapların hepsi kurgu hikayeler üzerine yazıldı. Ama kitabın karakteri biraz da olsa benim hikayemle iliÅŸkili. Ben eskiden bir avukattım ve çok mutsuzdum. Kendi mutluluÄŸum ve iç huzurum için bir sorgulama yapmaya baÅŸladım. Sonunda kendim için kitapta da anlattığım gibi bir formül buldum. Åžimdi her gün binlerce kiÅŸi robinsharma.com internet sitesini ziyaret ediyor. Benim weblog’umu okuyorlar ve mesaj tahtasında birbirleriyle iletiÅŸim kuruyorlar.HAYATA FAKÄ°R BÄ°R BAÅžLANGIÇ YAPTIMUganda’da doÄŸdum. Kanada’nın doÄŸu kıyısında 2 bin kiÅŸinin yaÅŸadığı bir kasabada büyüdüm. Hayata çok fakir bir baÅŸlangıç yaptım ama babam her zaman büyük hayaller kurmanın önemini anlattı. Çocuklarımla kayak yapmayı, kitap okumayı, yelkencilik ve müziÄŸi seviyorum. U2’dan Coldplay’e Mocheeba’dan Cafe Del Mar’a kadar geniÅŸ bir yelpazede müzikler dinliyorum. Özellikle modern sanatla çok ilgiliyim. Londra’daki Tate Modern benim favori galerimlerinden biri. Bu tür yerlerden çok ilham alırım. Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!