Her 10 kişiden 6’sı görücü usulüyle 4’ü flört ederek evleniyor

Güncelleme Tarihi:

Her 10 kişiden 6’sı görücü usulüyle 4’ü flört ederek evleniyor
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 12, 2005 01:45

Erkek karpuzu bile görmeden parmağıyla yoklamadan almaz ama...Genç Türklerin giderek görücü yöntemini terk edip bir flörtle evlenmeye başladıkları anlaşılıyor.

YAZAR BEKİR COŞKUN

Erkek karpuzu bile görmeden parmağıyla yoklamadan almaz ama...

Genç Türklerin giderek görücü yöntemini terk edip bir flört döneminden sonra evlenmeye başladıkları anlaşılıyor. Bu iyi bir gelişme. Görmeden karpuz bile almayan, hatta karpuzu parmağıyla yoklayan, eliyle okşayan ve gerekiyorsa bir delik açıp tadına bakan bir erkek toplumunun karısını görmeden alması demek ki geride kalıyor. Bu sevindirici bir şey.

ANAP GENEL BAŞKANI ERKAN MUMCU

Görücü usulü dediğimiz şey o kadar da rastgele bir şey değil

Görücü usulüyle evlendikleri halde çok mutlu yaşayan çiftler çoğunlukta, isabet yüksek. Boşanma oranları da düşük. Görücü usulü dediğiniz şey, o kadar da rastgele bir şey değil. Evlenecek çiftlerin yakınlarının çok ince eleyip sık dokuyarak yaptıkları, doğal ve olağan kabul edilebilen bir şey. İnsanın özgür iradesi önemli ve değerli. Ama görücü usulünde, evlenen kişilerin iradesinin bütünüyle ortadan kaldırıldığını söylemek kolay değil. O biraz şablonculuk. Bunlardan da tabii görücü usulünü savunduğum çıkmasın. Tartışacaksak 200 yıl öncede kalmış olması gereken bir sosyolojinin bugün hálá tüm unsurlarıyla yaşanıyor olmasını tartışmalıyız. Bugün Anadolu’nun birçok köyünde televizyonu, elektriği çıkarın, geriye kalan 300 yıl öncesinin aynısı. Dolayısıyla, sadece görücü usulü tartışması, konuyu çok yüzünden okumak olur.

İLİŞKİ GURULARI NE DİYOR

Erkekler evlenmek istediği için evleniyor kadınlar evlenmeme stresinden kurtulmak için


Kadın erkek ilişkileri üzerine kitaplarıyla tanınan psikolog İlkim Öz, eski gazeteci Seda Kaya Güler, yazar Tülay Ferah ve Özlem Kumrular, ‘Erkekler neden, kadınlar neden evlenir?’ sorusuna cevap veriyorlar.

Tülay Ferah: Erkek evlenmek istediği için evleniyor. Kadın evlenememe stresinden kurtulmak için...

Seda Kaya Güler Kadınların nedenleri fazla. Evde kalma stresinden kurtulmak, daha özgür olmak, aile baskısından sıyrılmak, kendi evinin olması... Erkekler ise üremek için evleniyor. Kadın da bunu ister. Ama anne olmak için evlenmez. ‘Aşk, seks ve kadınlar’ı yazarken konuştuğum bütün kadınlar bir kere olsun evleneyim, diye düşünüyordu .

Özlem Kumrular Türkiye’de evlenmeyen bir kız, kız kurusu oluyor. Evlenmeyen bir erkek müzmin bekar.

İlkim Öz Kadınların içgüdüsel olarak evliliğe programlandıkları psikolojik bir gerçek. Kadınların genlerinde üremek var. Uzun yıllar çocukları inceledim. Serbest oyun saatinde bütün kızlar evcilik oynarlar. Daha üç yaşında olsa bile hemen bir bebek alır, onu ayağında sallar, emzirir. Erkek çocuklarını ‘Gel kocam ol’ diye çekiştirirler. Onların umurunda olmaz. Erkekler boks yaparlar, ta ta ta ta bir yerleri tararlar. Erkek annesinin rahmindeki konforu, bilinçaltından atamıyor. Anne ile erkek çocuğu birbirinden iki kez kopar. Birincisi doğumda, ikincisi 18-20 yaş civarında. Erkeklerin en çok evlenmek istedikleri yaş 20 ile 24 yaş arasıdır, 25 yaşına kadar evlenmezse, yavaş yavaş bu fikirden uzaklaşırlar.

CEM ÖZER VE NURGÜL YEŞİLÇAY FORMÜLÜ

Birbirini her gün yeniden tavlayacaksın

Flörtlerinizle ilgili aileniz ne tepki verirdi?

C.Ö-
Tepki mepki hatırlamıyorum. Ne de olsa ben bu ülkede yaşayan bir erkek çocuğuyum. Demokrasi aileden başlar. Bir ailede kız çocuğuyla erkek çocuğunun hakları eşit olmadıktan sonra bu ülkede hiçbir şey eşit olmaz. Bizim memlekette oğlanlar 16 yaşına gelince babası kenara çekip ‘Aslan oğlum, zampara oğlum, götürüyor musun kızları bakayım’ der. 16 yaşındaki kız gelsin ‘Baba ben geçen gün komşunun oğlu Kemal’le seviştim’ desin, o... olur.

N.Y- Benim ailemde bu tip bir çifte standart yoktu. Ben flörtümle mutluysam sesleri çıkmazdı. İçlerinde gıcık oldukları insanlar da oldu ama hiçbir şey söylemediler. Erkek kardeşimle aramda bir fark yoktu.

Çocuğunuzun evlilik öncesi cinsellik yaşamasını ister misiniz?

C.Ö-
Ben karışmam, o nasıl isterse öyle yaşar. Yeter ki gerçekten değen biriyle yaşasın. İleride hatırladığında gözünün önüne güzel şeyler gelsin.

N.Y- Evlilik sadece bir imza. Dolayısıyla hiç önemli değil. Şimdi çok konuşulmuyor öyle şeyler ama asıl önemli olan aşk ve sevgi.

YAZAR Hadi ULUENGİN

On yıl önce kızımın cinselliğiyle ilgili yazım kıyamet koparmıştı

Kızımın cinselliğine ilişkin olarak on yıl önce Hürriyet’te yazdığım bir yazı o sıra kıyametler kopartmıştı. Hatta, kıyamet ne kelime, skandal yaratmıştı. Nedeni mi?

Çünkü, o sıra artık ergenlik çağına gelmiş olan kerimem aramızdaki ilişkinin samimiyet ve dürüstlüğüne güvenerek, bana, artık sevgilisiyle yatmaya karar verdiğini söylemişti. Ben de, AIDS ve hamilelik tehlikelerine dikkat etmesi kaydıyla, kendisinin özgür ve sorumlu olduğu cevabını vermiştim. Bunu gazetedeki sütunuma aktarınca da af buyurun, ‘pezevenkliğim’den (!) bile dem vurmak cüretini gösterenler çıktı.

Oysa, tabii ki haklıydım! Ama eğer ortada bir ‘yanlış’ (!) varsa, o ‘yanlış’ı belki benim fazlasıyla ‘öncü’ ve ‘aykırı’ davranmam oluşturmuştu. Zaten özünde ‘tabu’ addedilen cinsellik gibi konuyu bir de üstelik ‘baba kız’, ‘ebeveyn evlat’ çerçevesine taşımak fincancı katırlarını ürküttü. Sahte bir ‘ahlak’ anlayışı sarsıldı.

Fakat inanıyorum ki aynı yazı bugün yayınlanmış olsa gayet ‘sıradan’ sayılır. Zira aradan geçen süre içinde Türkiye toplumu, dolayısıyla da o toplumun ‘ahlaki kıstasları’ hızla değişti ve dönüştü. Bana göre de mutlaka ve mutlaka ‘iyi’ye ve ‘sağlıklı’ya doğru dönüştü. Yani şimdi daha az ikiyüzlüyüz ve daha çok dürüstüz. Çocuklar olarak da ebeveynler olarak da... Hayatın temel öğelerinden birisini oluşturan ve aslında herkesin bildiği cinselliği ‘normalleştirmek’ konusunda hem ebeveynler, hem onların çocukları olarak yabana atılmayacak mesafe kat ettik. Birazcık Beyoğlu’nda gezinerek pırıltılı ve önyargısız bir gençliği seyretmek; yahut, yine ‘genç radyolar’da yapılan prezervatif reklam ve uyarılarını dinlemek, yukarıdaki harikulade dönüşümü saptamaya yeter !

Ne mutlu! Sağlıklı ve sorumlu, dolayısıyla özgür bir cinsellik yaşayacak olan çocuklarımız için de ne mutlu; artık onlara bu ortamı hazırlamak olgunluğuna erişen biz ebeveynler için de ne mutlu!

ÇOCUKLAR FLÖRT ETSİN Mİ?

Kız çocuklarının flört etmesine evet cinsellik yaşamasına hayır


Kızlarının flört etmesine evet diyen anneler (yüzde 56.6), babalardan (yüzde 30.9) daha çok.

Dul anne ya da babalar kızlarının flört etmesi konusunda evli anne babalardan daha tutucu

Kızlarının flört etmesine en karşı olanlar Doğu Anadolulular (Her on kişiden 7’si)

Erkek çocuklarının flört etmesine en karşı olanlar Güneydoğulular (Her on kişiden dördü)

En hoşgörülü anne babalar Marmara bölgesinde yaşıyor: 10 kişiden 6’sı kız çocuklarının flört etmesine evet, diyor

Kız çocuklarının evlilik öncesi cinsellik yaşamasına evet diyen anne babalar yüzde 4.5’larda kalıyor. Hayır diyenler ezici çoğunluk:Yüzde 90

Üst gelir grubunda her 100 anne babadan 16’sı kız çocuklarının evlilik öncesi cinsellik yaşamasına evet diyor. Bu oran alt gelir grubunda ikiye düşüyor

Doğu Anadolu’da kız çocuklarının evlilik öncesi cinsellik yaşamasına evet diyen anne babaya hiç rastlanmıyor. Buna karşılık aynı bölgede yaşayan her 10 anne-babadan dördü, erkek çocuklarının evlilik öncesi cinsellik yaşamasına, evet, diyor

Kız çocuklarının evlilik öncesi cinsellik yaşayabileceğini söyleyen anne-babalar en çok metropollerde: Yüzde 6.4. Aynı soruya erkek çocukları için evet diyen metropollü anne babalar oldukça fazla: Yüzde 62.7

Kız çocuklarının evlilik öncesi cinsel ilişki yaşamasına evet diyen muhafazakarlar yüzde 1.5’ken; aynı soruya erkek çocukları için evet diyen muhafazakarların oranı yüzde 48.4.

YARIN: ERKEKLERİN üçte biri, Kadınların yarısı aldatılDığını düşünüyor
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!