Haftanın yenileri

Güncelleme Tarihi:

Haftanın yenileri
Oluşturulma Tarihi: Haziran 16, 2013 00:00

Haftanın yenileri

Haberin Devamı

Uzun Öykü
Clichy’de Sessiz Günler
Henry Miller
Çev.: Avi Pardo
Siren Yayınları

Orhan Veli şiirlerinden fırlamışçasına, Paris sokaklarını arşınlıyor Henry Miller ‘Clichy’de Sessiz Günler’ kitabında. Cep delik, cepken delik. En sıkı dostları ve birbirinden fettan kadınlarıyla dibine kadar bohem bir hayat. Beş parasız sokaklarda yürümekten değil, havasız odalarda sevişmekten yorgun düşüyor. Paris’te bir Parisliden daha Parisli ‘takılıyor’. İçeceği içkiyi, yatacağı güzel bir fahişeyi bulduktan sonra başka bir derdi yok Miller’ın. İki uzun öyküden oluşan kitapta yoldaşı Carl ile yaşadıklarını aktarıyor. Carl’ın yüzüne gözüne bulaştırdığı ilişkileri, Miller’ın ve dostunun ‘yazma’ tutkusunu, farklı yaşlarda ve birbirinden güzel kadınlarla yaşadıklarını anlatıyor. Zaten birçok macera da bu vesileyle yaşanıyor. Beat Kuşağı’nı müjdeleyen ve bir önceki asrın bohemlerinin devamı olan Miller, aklına koyduğunu yapmakta hiç çekinmiyor. Batakhanede tanıştığı bir fahişede gördüğü şiirsel güzelliği, dostu Carl’ın ‘afet-i devran’ diye tanıttığı kadındaki basitlikleri aynı coşkuyla tasvir ediyor. Yataktan çıktığı anlarda kaleme alıyor hepsini. Yazar, kahraman, gözlemci, anlatıcı, alkolik, şehvet düşkünü ve daha birçok kimliğiyle bütün çıplaklığıyla karşımıza dikiliyor Miller! Gerçekten çırılçıplak yaşıyor ve yazıyor hayatı...

Haberin Devamı

Araştırma-İnceleme
Sosyal Forum’dan Öfkeliler’e
Yavuz Yıldırım
İletişim Yayınları

Aslında birkaç ay önce yayımlanmış ve geçen haftaki ‘Çapulcu Kitaplığı’ dosyasında anmayı ihmal ettiğimiz kitaplardan birisi ‘Sosyal Forum’dan Öfkeliler’e’. Yıldırım, çift kutuplu dünyanın ortadan kalkıp ‘küreselleşme’ dolayısıyla birleştiğine inanılan dünyada, yeni muhalefetin ‘toplumsal hareketler’ olup olmayacağını sorguluyor kitabında. Küreselleşme karşıtı hareketleri değerlendirdiği incelemesi, daha sonra kronolojik olarak ‘Öfkeliler’ ve ‘İşgal Et’ hareketlerine kadar uzanıyor... Neoliberal anlayışa ve savaş politikalarına karşı başlayan muhalefet, zamanla kültürel olaylara, çevre ve cinsiyet kimliğine ilişkin taleplere kadar genişledi aradan geçen zamanda. Tıpkı iki haftadan fazladır, İstanbul ve Türkiye’de olduğu gibi. Antonio Negri’nin belirttiği üzere “direniş artık bir tepki değil, bir üretim ve eylem biçimidir”. Haliyle daha kuşatıcı bakış açılarıyla yaklaşmak gerekir. Yavuz Yıldırım’ın bu önemli incelemesinde, ‘geleceğin politikası’nın nasıl olması gerektiğini ve Gezi Parkı protestolarının dayandığı temelleri okuyacaksınız.

Haberin Devamı

Deneme
Nezleli Karga
Salâh Birsel
Sel Yayıncılık

Deneme türünün Türkçedeki en büyük ustaları içinde, hiç şüphesiz ilk akla geleni Salâh Birsel. Eğer o yazdıysa, her şey bambaşka olur. Tıpkı ‘Boğaziçi Şıngır Mıngır’, ‘Ah Beyoğlu Vah Beyoğlu’ gibi ezbere bildiğimiz kitaplarında ve nihayet ‘Nezleli Karga’da olduğu gibi. Ama sadece deneme türü içine hapsolacak yazılar değil bunlar. Birer günlük, öykü, eleştiri olduğu kadar her biri tek sayfalık roman. O kadar yoğun. Bilhassa diline tekrar tekrar âşık olmamak mümkün değil. “Güneşi görür görmez dışarı fırladım. Türap Sokak’tan geçerek kıyı asfaltına antremi yaptım. Devrek Bastonu’nu da elime alarak türlü çalımlar ürettim. Bostancı’ya köprüye çıkan sokağa, hemen hemen yaklaşmıştım ki bastona akrobatik taklalar attırmayı çoğalttım. Bir ara da, eski şarkıcı ve sinema oyuncusu Maurice Chevalier gibi, Devrek’i koltuğuma sıkıştırarak, caddenin boş kaldığı sıra ileri geri adımlarla,  ‘Pari(s) jö temö, jö tem, jö temö’ şarkısını düşsel seyircilere postaladım.” Örneğindeki gibi öyküye giriş yaparcasına güncesini anlatıyor, sonra Devrek bastonu üzerine şakıyor... Diğer yazılarında çevirilere, dünya ve Türk şiirine, dostlarına, anılara, günlük yaşantılarına ve dikkatlerine yer veriyor. Hepsi birer atom bombası, zincirleme bir şekilde art arda patlıyor. Denemenin ne olduğunu tekrar göreceksiniz.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!