Göz kamaÅŸtıran tropikal büyü SeyÅŸel adaları

Güncelleme Tarihi:

Göz kamaştıran tropikal büyü Seyşel adaları
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 23, 2005 00:00

Zarif bir ÅŸekilde gökyüzüne yükselen palmiyelere bakarak, ‘’Biliyor musun, hindistancevizi aÄŸacı seni hiç yarı yolda bırakmaz’’ dedi Lia, ‘’Kölen gibidir, kessen de büyümeye devam eder. Kafana düşmez, kendisi yiyecek, yaprakları evine çatı, kabuÄŸu kap kacak, düğme olur. Ä°nsanlar birbirini kandırabilir ama bu aÄŸaç hiç hayal kırıklığına uÄŸratmaz.’’Lia, palmiyenin en tepesindeki, meyveye benzeyen yuvarlak parçayı göstererek konuÅŸmayı sürdürdü: ‘’Kalbi en önemli kısmıdır, onu aldığın zaman, aÄŸacı öldürürsün. Kalbini salata yapmak için kullanırız. Adı, Milyoner Salatası.’’ SeyÅŸeller’in, Hint Okyanusu’na dağılmış 115 adasından birinde, Afrika’nın doÄŸu kıyısından bin küsur kilometre uzaklıkta, doÄŸanın insanı ezdiÄŸi bir yerde, yakıcı güneÅŸe direnmek için dev yapraklarını birbirine uzatmış palmiyelere, yere düşüp filizlenen hindistancevizlerine, yuvalarından fırlamış gözlerle etrafı kolaçan edip telaÅŸ içinde ilerleyen yengeçlere bakıyor ve tropikal bir büyüyle gözümü kamaÅŸtıran bu yeni iklimin, insanların ve okyanusun derinliklerinde daha neler olabileceÄŸini merak ediyorum.Sokaklarında tek bir trafik lambası olan, dünyanın en küçük baÅŸkenti Victoria’nın bulunduÄŸu Mahe Adası’ndan kalkan, kapısız pilot kabinli küçük uçak adeta bir dolmuÅŸ gibi. Adalararası ulaşım teknelerle olduÄŸu kadar bu küçük uçaklarla da saÄŸlanıyor. Adalardaki uçak pistleri, okyanusla baÅŸlıyor, okyanusla sona eriyor. Gökyüzünden SeyÅŸel Adaları’nı seyretmeden, okyanusun ortasındaki bir adanın yalnızlığını anlamak kolay deÄŸil. Bazı adalarda hiç yerleÅŸim yok, bazılarındaysa küçük topluluklar yaÅŸamlarını sürdürüyorlar. Nüfusun yüzde 90’ı en büyük ada Mahe’de, yüzde 10’u ise Praslin ve La Digue’de yaşıyor. Birkaç adada, konforlu bir Robinson Crusoe fantezisi yaÅŸamak isteyen, biraz da cebi dolu turistleri bekleyen, adayı kapatmış ‘’resort’’lar var. Hindistancevizleriyle karşılanıyorsunuz, tropikal çiçekler boynunuza dolanıyor, her birinin önünde özel kumsalı olan villaların jakuzileri köpükle doldurulup Kamboçya çiçekleriyle süsleniyor, cibinlikli yataklara palmiye yapraklarıyla ‘’Welcome’’ (HoÅŸgeldiniz) yazılıyor. En görmüş geçirmiÅŸ turistin bile burun kıvıramayacağı bir karşılama bu. 80 bin nüfuslu SeyÅŸeller’in halkı, tarım ve balıkçılık bir yana ekmeÄŸinin en büyük dilimini turizmden kazanıyor. Sakin, sıcak, güleryüzlü insanlar. Yüzde 80 rutubetin ve adalı olmanın getirdiÄŸi ağır çekim ritimde yaşıyorlar. Suç oranı yok denecek kadar az. Atalarının, yaklaşık iki asır boyunca kolonisi oldukları Fransız (1770- 1811) ve Ä°ngilizler’in (1814- 1976) Afrika’dan adalara getirdiÄŸi köleler olduÄŸunu söylerken tereddüt etmiyorlar. Kölelik kalkınca, yerlerini Hintli ve Çinli işçiler alıyor. Bugün adalardaki etnik, dinsel ve kültürel zenginlik, büyük ölçüde o günlerden kalma. Halkın Afrikalı genleri daha ağır bassa da Fransız, Hintli, Çinli ve Arap kanı, farklı ten ve saç renklerinde kendini gösteriyor. Adalıların yüzde 90’ı Katolik, az oranda Anglikan ve Protestan var. Hintli, Müslüman ve Çinli topluluklar da oldukça küçük. Ä°nanç önemli, tutunulacak bir dal. Victoria’da Church Street’in sonundaki kiliseye girdiÄŸimde, kalabalık bir grup dini ÅŸarkılarla prova yapıyordu. Yeni Papa, yakında SeyÅŸeller’e gelecekmiÅŸ. ‘’Büyük gün!’’ dedi yaÅŸlı kadın. 1977’deki darbeyle bağımsızlığını kazanan SeyÅŸeller’in halkı, sömürgeci dönemi kötü hislerle anmıyor. Kaçınılmaz olarak, o günden bugüne bazı yaÅŸam tarzları yerleÅŸmiÅŸ. Trafik soldan, Ä°ngilizler’in 5 çayı hálá yaygın bir alışkanlık. Oysa Fransızlar’ın bıraktığı etki her geçen gün zayıflıyor. Nedeni halkın bu kültürü fazla elit bulması. Biraz da bu yüzden, SeyÅŸeller’in üç resmi dili olan Ä°ngilizce, Fransızca ve Kreol içinde, en az Fransızca tercih ediliyor. Buna karşılık, halkın evde ve kendi arasında konuÅŸtuÄŸu Kreol, 17. yüzyıl Fransızcası’nın, Afrika dilleri ve Madagaskar etkisiyle deÄŸiÅŸim göstermiÅŸ hali. Resmi dairelerde ve okulda Ä°ngilizce kullanılıyor. Eskiden bu adalarda hiç kimse yaÅŸamadığından, bugünkü halk kendini ‘’yerli’’den çok Kreol olarak tanımlıyor. ÇoÄŸunluk Katolik olmasına raÄŸmen, evlilik pek raÄŸbet görmeyen bir kurum. Çünkü hayat pahalılığından düğün yapmaya kimse yanaÅŸmıyor. Ãœlkede, her üç kadına bir erkek düşüyor. Turizmde çalışan Rodney, ‘’Buraya cennet dememiz boÅŸuna deÄŸil’’ diye espri yaparken, ekonomik açıdan belini bir türlü doÄŸrultamamış adanın bir baÅŸka yüzünü gösteriyor. 1940’larda, bu adalara gelen J.A. Mockford, ‘’SeyÅŸeller’de aÅŸk, iklim gibi sıcaktır’’ diye yazmış. Bugün, SeyÅŸeller’de de aÅŸk AIDS’in gölgesinde kalıyor. Granit ve mercan adaları, zümrüt yeÅŸili lagünleri, bembeyaz kumsalları, palmiyeleri, tropikal meyveleri ve çiçekleriyle, Hint Okyanusu’nun cennet bahçeleri olan SeyÅŸeller’de geçirdiÄŸiniz birkaç günün sonunda, kaliteli seyahat broşürlerinin parlak sayfalarındaki bu egzotik sığınak görüntülerinin gerçeÄŸiyle rekabet edebilmesinin mümkün olamayacağını anlıyorsunuz. Filmlere, kliplere ve fotoÄŸraf çekimlerine sahne olan bu tropikal takımadalar, insanın hayal etmekte zorlanacağı cam gibi denizini, mavi ve yeÅŸilin muhteÅŸem tonlarını ve gerçek kaçışı çok da ucuza sunmuyor. Burada yapılacak bir tatilden maksimum keyfi alabilmek için, Praslin ve La Digue gibi birkaç adaya daha gitmek, granit kayaların çevrelediÄŸi kumsallarda yüzmek, tropikal yaÄŸmurların serinlettiÄŸi bir sabaha uyanmak, Hint Okyanusu kıyısında yıldızların altında uyumak, kendinize özel kumsallar bulmak, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Vallee de Mai’in palmiye ormanını ve ‘’erotik’’ hindistancevizlerini görmek, Kreol kültürünü ve mimarisini tanımak, halkıyla dansetmek, ada kuÅŸlarını gözlemek, cangılın içinde trekking yapmak ve ÅŸnorkelle ya da dalarak sualtını keÅŸfetmek gerekiyor. Her ne kadar küresel ısınma ve atıklar nedeniyle, SeyÅŸeller’deki mercan kayalıkları da bütün dünyadakiler gibi olumsuz etkilenmiÅŸ olsa da ucu bucağı olmayan bu okyanus beklenmedik görüntüler saklıyor. GÖKYÃœZÃœ PALMÄ°YELERÄ°NSir Selwyn Selwyn- Clarke Çarşısı’nda tanıştığım Manuela’nın söylediklerini hatırlıyorum; ‘’Evlerimiz, hiçbir zaman bir palmiye aÄŸacından yüksek inÅŸa edilmez. Biz, gökyüzünü onlara teslim ettik.’’ Kreol mutfağıDanslarını seyrederken, kökenlerinin Afrika olduÄŸunu iyice teslim ediyorsunuz. Sega ve moutia’da, Afrika’nın sıcak kanı ve baÅŸtan çıkarıcı kıvrımları ortaya çıkıyor. SeyÅŸeller’de, turistler talep etmediÄŸi için deÄŸil, halk da pek düşkün olmadığından canlı bir gece hayatı yok. Restoranlar 22.30 gibi kapanıyor. Ancak bayramlarda ve festivallerde, halkın eÄŸlendiÄŸi geleneksel görüntülere rastlamak mümkün. Yine aynı adada, tatil köyünün lüks restoranında, turistler için Deniz Mahsulleri Gecesi düzenlenmiÅŸ. Birkaç gün sonra da, Kreol Gecesi var. Hindistancevizi ve köri ağırlıklı Kreol mutfağı, otellerde zengin mönülerle sunulurken, evlerde balık ve pilavla sınırlı. Tüm Batılı görünümüne ve huzurlu ritmine raÄŸmen, ÅžeyÅŸeller halkının yaÅŸam standardı oldukça düşük. Sokaklarda dilenci ya da evsiz yok ama hayat pahalılığı omuzlarda ezici bir yük. En büyük nedeni, Hint Okyanusu’nun açıklarında, bu coÄŸrafyanın getirdiÄŸi yalnızlıkla baÅŸ etmek zorunda olması. SeyÅŸeller, bugün yiyecekten giyeceÄŸe, ihtiyaçlarının yüzde 90’ını ithal ediyor. Papaya, mango, avokado gibi tropikal meyveler yetiÅŸtirip, tütün ekiyor ama birçok meyve ve sebzede dışarıya bağımlı. SeyÅŸeller ekonomisine en büyük destek, ton balığı ihracatı. Dünyanın en büyük ikinci ton balığı konserveleme tesisi Victoria’da. MAHE ADASIRobinson’la sohbetDünyanın en küçük baÅŸkenti Victoria’nın yer aldığı, granit adalardan biri olan Mahe, ÅžeyÅŸeller’deki 115 adanın en büyüğü ve en geliÅŸmiÅŸi. SeyÅŸeller nüfusunun yüzde 90’ının yaÅŸadığı ve SeyÅŸeller Uluslararası Havaalanı’nın bulunduÄŸu baÅŸkent, adını 18. yüzyılda Mauritus’un valiliÄŸini yapmış olan Fransız Mahe de Labourdonnais’den alıyor. Tropikal bitki örtüsü, daÄŸları ve 50’nin üzerindeki kumsalıyla Mahe, SeyÅŸeller’e atılan ilk adım. Mahe’nin, diÄŸer adalardan farkı, baÅŸkentin merkezindeki yaÅŸam. Örnekleri azalmış olsa da tipik Kreol mimarisindeki binaları, meyve, balık, sebze ve tropik meyvelerin satıldığı canlı çarşısı (Market Street), tek sineması, kilisesi (Church Street), ÅŸirin dükkanları, bir iki kafe ve restoranıyla, adalıların günlük yaÅŸamını gözlemleyebileceÄŸiniz ve onlarla tanışabileceÄŸiniz, sevimli, küçük bir kent. Victoria merkezde, Botanik Bahçeleri, Milli Tarih Müzesi, özellikle sabahları canlı olan Sir Selwyn Selwyn- Clarke Çarşısı ve DoÄŸa Tarihi Müzesi gezilebilir. Mahe, sadece 27 km uzunluÄŸunda. Ãœnlü Beau Vallon Plajı’nın bulunduÄŸu kuzeybatı kısmı, diÄŸer bölgelere göre daha kalabalık. Bu kıyılarda birçok otel, pansiyon, villa ve restoran bulunuyor. Buna karşılık, adanın en güzel plajları ve küçük köyler daha sakin olan güneyde. Endüstriyel yapılaÅŸma adanın kuzeydoÄŸu sahilinde, Victoria çevresinde geliÅŸmiÅŸ. YaÅŸam alanı yaratmak için denizin doldurulması mercan kayalıklarına büyük zarar vermiÅŸ. Mahe’nin doÄŸu kıyısından tekneyle 20 dakika mesafede, Sainte Anne Milli Parkı’ndaki Moyenne Adası, park alanı içindeki altı adadan en ilginç olanı.Adalardan biri hapishane olarak kullanılıyor ve sadece üçü turizme açık. Moyenne Adası, 40 yıldır burada yaÅŸayan ve adayı kendi özel cennetine dönüştürmüş olan 80 yaşındaki Ä°ngiliz Brendon Grimshaw’a ait. Bu modern zamanların Robinson Crusoe’sunun deneyimlerini merak ediyorsanız, onunla sohbet edebilirsiniz. Adaya, TSS’in günübirlik turları var. Tura, altı cam bir tekneyle ulaşım, muhteÅŸem manzaralı restoranda yemek ve ÅŸnorkel malzemesi dahil.Bir ada, bir sığınak...SeyÅŸeller’de, yerleÅŸimin olmadığı bazı ıssız adalarda, ‘’resort’’ olarak tanımlanan, tek başına çok geniÅŸ bir alana yayılmış, lüks oteller bulunuyor. Robinson Crusoe olmayı göze alamıyorsanız, ancak okyanusun ortasındaki bu resortlara giderek, gerçek anlamda vahÅŸi ve tropikal bir ada deneyimi yaÅŸamanız mümkün. Adalardaki otellerin birçoÄŸu, doÄŸaya ve doÄŸal yaÅŸama gelebilecek zararı minimuma indirgemek için müşteri sayısını sınırlı tutuyor. Bazen bütün bir gün, kimseye rastlamadığınız oluyor. Ziyaretçilerin çoÄŸu için burası bir sığınak. Yalnız kalmak, kendi özel kumsalında yüzmek, kafa dinlemek, denizin derinliklerini keÅŸfetmek, büyük okyanus balıkları avlamak, tamamıyla el deÄŸmemiÅŸ bir doÄŸada trekking yapmak, bisikletle dolaÅŸmak isteyenler bu adaları tercih ediyorlar. Mercan kayalıkları, lagünleri, bembeyaz kumsalları ve tropik bitki örtüsüyle, bu adalardaki resortlar arasında ikisi oldukça popüler. Victoria’daki özel iskelesinden, tekneye binince, 20 dakika içinde Sainte Anne Adası’ndaki Sainte Anne Resort & Spa’dasınız (292 000, www.beachcomber-hotels.com). Otelin tek katlı lüks villalarının, yemyeÅŸil ve tropikal çiçeklerle dolu bir bahçeyi ve kumsalı gören Kreol tarzda döşenmiÅŸ verandaları var. GeniÅŸ banyo, bir kapıyla, odaya özel küçük bir bahçeye ve yıldızların altında serinleyeceÄŸiniz bir duÅŸa açılıyor. Otelin restoranları ve özellikle spası meÅŸhur. Mahe’den bir saatlik bir uçak yolculuÄŸuyla ulaşılan Alphonse Island Resort’da ise (229 030), gerçek anlamda okyanusun ve hiçliÄŸin ortasındasınız. Çiçek kolyeler ve hindistanceviziyle karşılanıyorsunuz. PRASLIN ADASIErotik hindistancevizlerSeyÅŸeller’in ikinci büyük adası Praslin’in haklı ünü, SeyÅŸeller’in ve birçoklarına göre dünyanın en güzel plajlarından biri olan, olaÄŸanüstü bir kuma ve baÅŸtan çıkarıcı mavilikte bir lagüne sahip Anse Lazio’dan çok, ülkenin en çok turist çeken ve UNESCO’nun Dünya Mirası listesinde bulunan Valee de Mai’den (08.00- 17.00, giriÅŸ 15 Euro) geliyor. SeyÅŸeller’deki 18 delikli tek golf sa hasının bulunduÄŸu Praslin’de, otel ve restoranların yanısıra bir de kumarhane var. Ada, konumu nedeniyle, La Digue, Curieuse, Cousine ve kuÅŸ gözlemcilerinin raÄŸbet ettiÄŸi Cousin ve Aride adalarına ulaÅŸmak için önemli bir geçiÅŸ noktası.Praslin’in, ‘‘Palmiyeler Adası’’ anlamına gelen orijinal ismi, Praslin Milli Parkı’nın kalbinde yer alan doÄŸal alan Valee De Mai ile daha da anlam kazanıyor. Biri üç saat süren, beÅŸ yürüyüş parkurunun bulunduÄŸu bu bakir ve alabildiÄŸine vahÅŸi vadinin en büyük özelliÄŸi, Praslin’e özgü olan ve doÄŸal olarak sadece SeyÅŸeller’de yetiÅŸen ‘’erotik’’ Coco de Mer palmiyelerinden (Denizde yetiÅŸen hindistancevizi) burada binlercesinin görülebilmesi. YaÅŸları 200- 400 yıl arasında. Ä°smi kafa karıştırıcı; Aslında Araplar SeyÅŸeller’i sığınak olarak kullanırken, ormanda bu garip ÅŸekilli hindistancevizinin yetiÅŸtiÄŸi palmiyelere rastlıyor ancak yerlerini belli etmemek için kimseye anlatmıyorlar. Bir gün, SeyÅŸeller’den çok uzaklarda, aylarca denizde yol alan denizciler, denize sürüklenmiÅŸ bu hindistancevizine rastlayınca, böylece bir deniz palmiyesi olduÄŸu efsanesi yayılıyor. DiÅŸi ve erkek olarak iki ayrı palmiye yetiÅŸiyor. Sadece diÅŸi aÄŸaçlarda, yuvarlak hatlı hindistancevizlerinden var. Yine diÅŸi aÄŸaçlar, dünyanın en büyük tohumuna sahip ve ağırlığı 20 kiloyu geçebiliyor. Erkek aÄŸaçlar meyve vermiyor ancak bir metreyi geçebilen çiçek saplarıyla, erotik diÅŸilerden aÅŸağı kalır yanları da pek yok. EÄŸer eve bir Coco de Mer taşımak isterseniz, bunun için yaklaşık 300 doları gözden çıkarmanız gerekeceÄŸini ve yanında da size bir çıkış izni verileceÄŸini bilmelisiniz.Güzel bir günde, Valee de Mai, gökyüzüne yükselen palmiye aÄŸaçlarının arasından süzülen ışıkla, baÅŸta fotoÄŸrafçılar ve ressamlar olmak üzere, birçok ziyaretçi için akıllar durdurucu bir güzelliÄŸe sahip. Buraya özgü bir tür olan siyah papaÄŸanı görmeniz oldukça zor olsa da sesini mutlaka duyacaksınız.LA DIGUE ADASIZümrüt denizZümrüt yeÅŸili bir deniz, ÅŸeker beyazı kumsallar ve denizin ÅŸekillendirdiÄŸi, hayalgücünü tetikleyen dev granit kayalıklar... Bu, SeyÅŸeller’in kartpostallarda en fazla rastlanan görüntülerinden ve çoÄŸu da La Digue Adası’nın, Anse Source D’Argent plajında çekilmiÅŸtir. Dünyaca ünlü bu plaj, kuÅŸkusuz SeyÅŸeller’e gelen turistlerin La Digue’e uÄŸramadan edememelerinin nedeni. SeyÅŸeller’in dördüncü büyük adası La Digue, büyük adaların içinde en güzeli. Ulaşımın bisiklet ve öküz arabasıyla saÄŸlandığı ada, huzurlu ritmi, çoÄŸu asfaltlanmamış yolları, patikaları, geleneksel yaÅŸamı ve mimarisiyle, zamanın durduÄŸu izlenimini veriyor ve adada geçirdiÄŸiniz her an buradan ayrılmanızı güçleÅŸtiriyor. Ada, yan gelip yatılacak, keyfi çıkarılacak bir yer. Ancak yine de otelinizin vereceÄŸi ya da kiralayacağınız bisikletlerle La Digue’i keÅŸfetmelisiniz. Anse Source D’Argent plajına akÅŸamüstü gidin; böylece hem kalabalığı atlatır hem de en güzel ışıkta, her biri bir sanat eserini andıran kayalıklara karşı yüzebilirsiniz. Palmiye yapraklarından ÅŸapka yapıp satan adalıya burada rastlayacaksınız. Plaja giden yol üzerinde, L’Union Estate (Hindistancevizi çiftliÄŸi) var. NASIL VE NE ZAMAN GÄ°DÄ°LÄ°R?Emirates Havayolları, SeyÅŸeller’e, Dubai üzerinden haftada dört kez (salı, cuma, cumartesi, pazar) uçuyor.(0212 334 88 88) SeyÅŸeller’in yazı, ekimden nisana, sıcak ve yaÄŸmurlu, kışı ise mayıstan eylüle, daha serin ve kuru geçiyor.NEREDE YENÄ°R?Mahe’de Pirates Arms, Le Rendez- Vous, ’da (323 556) Marie Antoinette (Serret Rd. St. Louis, 266 222)Sam’s Pizzeria, Boat House, News Cafe’yi; Praslin’de Bonbon Plume ve Tante Mimi’yi; La Digue’de Chez Marston ve Hotel L’Ocean’ı öneririm.NEREDE KALINIR?(Telefon kodu: + 248) Le Meridien Fisherman’s Cove (Mahe 677 000, www.fishcove-lemeridien.com) Le Meridien Barbarons (Mahe 620 903) Rose Garden Hotel (Mahe 225 308) Hilltop Guesthouse (Mahe 266 555) Beau Vallon Bungalows (Mahe 247 382)Coco De Mer Hotel (Praslin 233 900, www.cocodemer.com) Black Parrot Suites (Praslin 233 900) Laurier Guest House (Praslin 232 241, www.laurier-seychelles.com) La Digue Island Lodge (La Digue 292 525, www.ladigue.sc) Chateau St. Cloud (La Digue 234 346, www.chateuasaintcloud) Calou Guest House (La Digue 234 083, www.calou.de)SEYAHAT ACENTELERÄ°ETS 0216 542 99 00 YKM 0212 296 98 55 JOLLY 0212 315 15 15 JULES VERNE 0212 266 63 63 ZESA 0212 224 46 40 CHOCOLATE 0212 368 80 18 PENINSULA 0212 292 40 42 ULUSOY 0212 283 40 83 Ayrıca rezervasyonlarınız için; Dubai Emirates Holidays (+ 9714 303 44 21/ 27) ve SeyÅŸeller’de otel, adalar arası uçak ve hızlı feribot rezervasyonu yapan, rehberli günübirlik turlar düzenleyen TSS (Victoria, Mahe, +248 322 414, www.tss.sc)Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!