Eski karı-kocanın rekabeti

Yeşim ÇOBANKENT
ycobankent@hurriyet.com.tr
 
Bir dönem aynı yastığa baş koyan Kathryn Bigelow ve James Cameron bu senaryoyu gerçeğe dönüştürüp, bu yılki Oscar’ın tuzu biberi oldular. Bigelow Ölümcül Tuzak filmiyle Cameron ise 3 boyut devrimini yapan Avatar’la yarışıyor. Her iki film de, aralarında en iyi film ve yönetmen ödüllerinin de bulunduğu 9’ar dalda aday. Cameron kazanırsa Oscar’ı ikinci kez evine götürecek. Bigelow ise ödülü alan ilk kadın olarak tarih yazacak.

Bigelow 82 yıllık Oscar tarihinde aday gösterilen 4. kadın çünkü. Bakalım, soğusun diye buzdolabına konan şampanyayı 7 Mart’ta Cameron mı yoksa Bigelow mu patlatacak?

AKSİYONUN ENTELEKTÜEL KRALİÇESİ
KATHRYN BIGELOW

1- 1951’de Kaliforniya’nın banliyölerinden San Carlos’da doğdu. Annesi kütüphaneci, babası boya fabrikasında müdür. Tek çocuk.

2- Çok yetenekli bir ressam adayı olarak New York’taki Whitney Museum’dan burs kazandı. San Fransisco Art Institute’da resim okuduktan sonra dümeni sinemadan yana kırdı. Columbia Üniversitesi sinema ve film eleştirisi okudu.

3- 1982’de başrolünde William Dafoe’nun oynadığı Loveless (Sevgisiz) adlı bir motorcu filmi çekmesine rağmen asıl çıkışını 1991’deki Point Break ile (Kırılma Noktası) yaptı. Başrollerinde Keanu Reeves ve Patrick Swayze’nin oynadığı film, maskeyle soygun yapan sörfçüleri anlatıyordu. Duygusal ve ürkütücü bir bilimkurgu olan Strange Days de (Tuhaf Günler) kült film oldu.

4- Adrenalin düşkünlüğü. Film çekerken türden türe geçiş yapmakta zorlanmıyor. Eleştirmenlerin burun kıvırdığı aksiyon türüne entelektüel bir derinlik katmayı başardı.

5- Resim bilgisiyle filmlerine tadından yenmez bir görsel estetik katıyor. Set hakimiyetine rağmen yumuşak, kibar ve makul bir insan olarak biliniyor.

6- Ölümcül Tuzak’ın (The Hurt Locker) gerçekçiliğine halel gelmemesi için filmi Irak sınırına beş kilometre mesafede Ürdün’de çekti.

7- Şimdiye kadar dokuz film yönetti. Ölümcül Tuzak’ın senaryosunu 2004’e kadar Irak Savaşı’nı izleyen Mark Boal yazdı. Boal’ın yazdığı senaryo gerçekçi, film de etkileyici bulundu.

8- Irak’ta görev yapan seçilmiş askerlerden oluşturulmuş bomba imha ekibinin hikâyesi. James adlı gözüpek çavuş IPek çok eleştirmene göre Irak Savaşı’nı en iyi ve doğru şekilde anlatan film.

9- Geçen yıl gösterime giren film sadece 17 milyon dolarlık bir hasılat yaptı.

1- Kimdir, neyin nesidir
2- Sinemayla nasıl tanıştı
3- En büyük başarısı
4-Alameti farikaları
5- Çalışma tekniği
6- Antikalıkları
7- Oscar’a uzanan yol
8- Filmi ne anlatıyor
9- Gişe
10- Bahisçiler ne diyor
11- Evliliklerini nasıl hatırlıyor
12- Medeni durumu
13- Hakkında az bilinen gerçekler�

10- Amerikan Film Eleştirmenleri Ödülü’nü aldı. Bu ödülü kazanan ilk kadın. Granitten yontulmuş gibi görünse de sinema endüstrisine hakim katı erkek hegemonyasının altında kalabileceği söyleniyor.

11- 1991’de boşandılar ama dost kaldılar. Eski kocası onu Terminatör’ün devam filminin başrol oyuncusu Linda Hamilton için terk etmiş olsa da, birbirlerinden hep iyi niyet ve övgüyle söz ettiler.

12- İlk ve tek evliliğini James Cameron ile yaptı. İsmini gizli tutmayı tercih ettiği bir sevgilisi olduğu biliniyor. Çocuğu yok. 13- Bir GAP reklamı için poz verdi. Lizzie Borden’ın 1983’te yönettiği feminist “Born in Flames”de (Alevlerde Doğmak) bir dergi editörünü canlandırdı.

SUALTI TAKINTILI GİŞE CANAVARI
JAMES CAMERON

1- Doğum tarihi 1954, doğum yeri Kanada Ontario. Annesi sanatçı ve hemşire, babası elektrik mühendisi.
2- Fullerton College’da felsefe, California State University’de fizik ve İngilizce okudu. Star Wars filmlerine aşık olunca sinema arşivinden çıkmadığı okulunu yarım bıraktı ve kamyon şoförü olarak film endüstrisine adım attı.
3-: İlk çıkışını 1984’te şok etkisi yaratan Terminatör’le yaptı. Alien’ın devamı Aliens’ı 1986’da yönetti, 6 dalda Oscar’a aday olup 2’sini kazandı. 1989 yapımı yüksek bütçeli sualtı filmi The Abyss’ten (Derinlik Sarhoşluğu) sonra da filmler çekti ama hiçbiri Titanic kadar ses getirmedi. 14 dalda Oscar’a aday olan Titanic 11 dalda Oscar’ı kazandı. “En çok iş yapan film” unvanını da Avatar’a kadar korudu.
4- Özel efektler ve teknikler konusunda kendi kendisini yetiştirdi. Sadece yönetmen değil; senarist, teknik adam, yapımcı ve mucit olarak da biliniyor. Kimilerine göre yarı sanatçı-yarı bilimadamı. Sualtına özel bir sevgisi ve merakı var.
5- İflah olmaz bir megolaman olarak ün yaptı. Titanic’in başrol oyuncusu Kate Winslet öfkesini denetleyemediğinden şikayet etti. Zalim bir diktatöre benzetenler de var.
6- Senaryosuna müdahale eden yapımcıyı silahla korkuttuğu söyleniyor. Bütçeyi ve süreyi aşmaktan, oyuncuları tehlikeye atmaktan çekinmiyor.
7- 11 film yönetti, en iyi yönetmen ödülüne 2 kez aday oldu ve 1997’de Titanic filmiyle ödülü kazandı.
8- Avatar’ın ne anlattığından ziyade neyi temsil ettiği önemli. 3 boyutlu sinemanın geniş kitlelerce kucaklanmasını sağladı. Pandora Gezegeni’nde yaşayan Na’vi ırkına mensup mavi yaratıklar açgözlü insanoğluna gününü gösterdi.
9- Şu ana kadar en çok iş yapan film. Dünya çapındaki hasılatı 2 milyar doların üzerinde.
10- Bu yılki Altın Küre’de en iyi film ve yönetmen ödülünü kazandı. En iyi film dalında Avatar’ın kazanma şansı yüzde 47. Soluğunu ensesinde hissetiği Ölümcül Tuzak’a oynayanlar da bu filme yüzde 42.4 şans veriyor.
11- Üç yıl evli kaldığı eski karısının yeteneğine çok güveniyor. Bunun önemli bir göstergesi olarak, 1995’te Bigelow’un yönettiği Strange Days’in senaryosunu yazıp prodüktörlüğünü üstlendi.
12- Tam beş kez evlendi. 2000’den beri evli olduğu oyuncu karısı Suzy Amis’ten iki, önceki eşi Linda Hamilton’dan da bir kızı var.
13- Erkek kardeşi Mike Cameron da sinema sektöründe. Teknik adam ve dublör. Kendisi de NASA’nın bir programına katkıda bulundu.�