Eski Avrupa’da en yaygın doÄŸum kontrol yöntemi erkek iÅŸiydi

Erkekler iliÅŸkiden önce penislerine mazı ve sirkeden oluÅŸan ve sperm öldürücü etkisi kanıtlanmış bir karışım sürüyordu. Tabii baÅŸlıca yöntem bugün de uygulanan "geri çekilme" idi.DoÄŸum kontrolünün geçmiÅŸi Plato ve Aristo’ya kadar iniyor. Hatta antik dönemin en ünlü doktoru Hipokrat bile öğrencilerine gebeliÄŸi önleme yöntemlerini öğretiyordu. Ve eski Roma’da en azından üst tabaka istenmeyen gebeliklerin ne ÅŸekilde önleneceÄŸini biliyordu. "Üçten fazla çocuk alışılmışın dışındaydı" diyor, tıp tarihçisi ve konuyu araÅŸtıran bilim adamı Robert Jütte. Ona gore, birçok batı toplumunda 19.yy’ın ikinci yarısına dek doÄŸum kontrolünden söz etmek tabuydu. Jütte çalışması sırasında Mısır papirüslerini, antik belgeleri, OrtaçaÄŸ yasalarını ve Yeni Çağ’daki kocakarı reçetelerini araÅŸtırarak Avrupa tarihindeki doÄŸum kontrol yöntemleri hakkında ilginç bir kitap hazırladı.Antik dönemin en önemli jinekolojik belgelerinin sahibi Soranos, ikinci yüzyılda kadınlara, iliÅŸki sırasında soluklarını tuttuktan sonra çömelerek hapşırmalarını ve cinsel organlarını yıkamalarını öneriyor.Romalı yazar Plinius’un tavsiye ettiÄŸi doÄŸum kontrol aracı ise, zehirli örümceÄŸin kafasından alınan iki kurtçuk idi. Kadınlar bunları geyik derisine sarıp, günbatımından önce bellerine baÄŸlıyorlardı. Sperm öldürücü ilaçFakat antik dönem gebelik önlemlerinin tümü bunlar kadar anlamsız deÄŸildi. Erkekler iliÅŸkiden önce penislerine mazı ve sirkeden oluÅŸan ve sperm öldürücü etkisi kanıtlanmış bir karışım sürerken, kadınlar lastik vajina halkası ve vajina fitilinin öncüsü sayılabilecek yün ve iplikten yapılmış tamponları sperm öldürücü maddelere batırarak kullanıyorlardı. Farmakologlar mesela eÄŸreltiotu veya asmakabağından elde edilen maddelerin kesinlikle sperm öldürücü olduÄŸunu kanıtladılar. Hatta balla tatlandırılmış kaynatılmış söğüt yaprağı suyu içerek de gebeliÄŸi önlemek mümkün. Söğüt yaprağının içerdiÄŸi "Östriol" maddesi yumurtanın atılmasını engelliyor çünkü. En eski gelenekDoÄŸum kontrolüyle ilgili ampirik deneyimlere en çok da genelev kadınları sahipti. FahiÅŸelerin neden daha ender hamile kaldıklarını araÅŸtıran Orta ÇaÄŸ bilginleri, bu tür kadınların ana rahimlerini sperm tutmayan kaygan bir mermere benzetiyor ya da çok fazla iliÅŸkinin rahmi gevÅŸettiÄŸi gibi komik sonuçlara varıyorlardı. Oysa gerçekte çok eski bir gelenek olan vajina yıkama yöntemine baÅŸvuruyordu genelev kadınları. Orta ÇaÄŸ ve Yeni ÇaÄŸ genelevlerinde günümüzdeki bidelerin (bide: ayaklı taharet kabı) ilk modelleri bulunuyordu ve "aÅŸk yuvalarında" gerekli olan bidelerden balat ÅŸairi Francoiç Villion Orta Çağ’ın sonlarında söz eder. Genelev kadınları ayrıca lastik vajina halkası ve sperm öldürücü merhemlerden de yararlanıyorlardı. Jütte’nin en fazla ilgisini çeken yöntemlerden biri "Coitus interruptus". Toplumumuzda hala yaygın olan erkeÄŸin iliÅŸki sırasında "geri çekilmesi" yöntemiyle, doÄŸum kontrolünün yüzyıllarca erkeÄŸin üstlendiÄŸini söylüyor tarihçi. Hatta Babil’in Talmud yasasında bile yeni doÄŸum yapmış karısıyla iliÅŸkiye giren erkeÄŸin geri çekilmesi önerilmekte. En yaygın yöntemBoÅŸalmadan önce geri çekilme tekniÄŸi antik dönemde en yaygın olarak kullanılan doÄŸum kontrolüydü. Ä°lahiyatçıların daha sonra Onan’ın günahı olarak adlandırdıkları geri çekilme yönteminden özellikle de evlilik dışı iliÅŸkilerde yararlanılıyordu. "Coitus interruptus"un kuru varyantı "Amplex reservatus" Orta Çağ’ın kilise bilginlerince dahi uygulanmaktaydı. Onan’ın günahı yöntemi 19.yy’da prezervatifin keÅŸfinden sonra bile en fazla baÅŸvurulan yöntemlerden biri olmuÅŸtu. Almanya’da birinci dünya savaşından önce yapılan bir araÅŸtırmaya göre çiftlerin %62’si geri çekilme yönteminden, %30’u vajina yıkama yönteminden ve %25’i de prezervatiften yararlanıyordu. Özel mesele deÄŸilJütte’nin araÅŸtırması ayrıca doÄŸum kontrolünün hiçbir zaman özel bir mesele olarak kalmadığını da göstermekte. Kilise, devlet, siyasi partiler, toplum bilimciler ve ilahiyatçılar hepsi de çiftlerin bu özel kararlarına karışmadan edemiyorlardı. Ama hiçbiri ne geçmiÅŸte ne de bugün etkili olabildiler. Hatta daha dindar olarak bilinen Katolikler dahi papazların önerilerine kulak asmıyorlar. Dahası yeni bir araÅŸtırmaya göre Protestanlardan daha fazla doÄŸum kontrol hapı tükettikleri de ortaya çıkmış. Â