Erkeklerin üçte biri kadınların yarısı aldatıldığını düşünüyor

Ancak erkeklerin yüzde 7’si, kadınların da 11’i ‘cevap yok’ dedi. Araştırma sonucunda soru karşısında sessiz kalanların da evet dediği varsayıldı. Böylece erkeklerin yüzde 30’unun, yani üçte bire yakınının, kadınların da yüzde 45’inin, yani yarıya yakınının aldatıldığını düşündüğü sonucuna varıldı. Araştırmanın bariz sonuçlarından biri de şu oldu: Kadın ve erkeklerin yüzde 26.7’si, ‘Erkeklerde aldatmak alışkanlık haline gelmediği sürece göz yumulabilir’ diyor ancak aynı şey kadınlar için söylendiğinde, yani aldatmak kadınlarda alışkanlık haline gelmediği sürece göz yumulabilir, dendiğinde bu oran kadınlarda yüzde 6, erkeklerde 5.2’ye düşüyor.

ERKEĞİN SÜREKLİ ALDATMASINA EN KARŞI ÇIKANLAR EGELİLER, NORMAL BULANLAR GÜNEYDOĞULULAR

Aldatılmak kesinlikle affedilmemeli ve ayrılınmalı/boşanılmalıdır diyen kadınların oranı (Yüzde 68.3), erkeklerden (Yüzde 79.5) daha düşük

Her dört kadın ve erkekten biri (Yüzde 26.7) erkeklerde aldatmak alışkanlık haline gelmediği sürece göz yumulabilir, diyor. Ancak aynı şey kadınlar için söylendiğinde, yani aldatmak kadınlarda alışkanlık haline gelmediği sürece göz yumulabilir, dendiğinde bu oran kadınlarda yüzde 6, erkeklerde 5.2’ye düşüyor

Aldatma konusunda ‘kesinlikle affedilmemeli’ diyerek en katı tavrı alanlar, Marmara Bölgesi’nde yaşayanlar (Yüzde 81.7), nispeten daha esnek olanlar Doğu Anadolu’dan (Yüzde 66.8). Doğu Anadolulular, doğal olarak, ‘Erkeklerde aldatmak alışkanlık haline gelmedikçe göz yumulabilir’ diye düşünenlerin en çok olduğu bölge (Yüzde 41.9)

Erkek ne kadar aldatırsa aldatsın, kadın çoluk çocuğunu düşünüp yüz göz olmamalı, diyenlerin en fazla olduğu bölge Güneydoğu (Yüzde 22.8), buna en karşı olanlar ise Egeliler (Yüzde 8.2)

Aldatmayı affetmemeyi savunanların, bütün sosyo ekonomik düzeylerdeki ve eğitim gruplarındaki oranı aynı: Yüzde 70’lerde. Sadece okur yazar olmayanlarda oran yüzde 50.7’ye düşüyor.

İLİŞKİ GURUSU KADIN YAZARLARA GÖRE KADINLAR NEDEN, ERKEKLER NEDEN ALDATIR

SEDA KAYA GÜLER

Aldatan kadınlar da var

Bence herkes birisiyle birlikteyken bir başkasını beğenebilir. Ama erkekler bunu o kadar çok kanıksamış, toplum da onları o kadar çok onaylamış ki. Erkek dediğin tabii ki biriyle birlikteyken bir başkasını beğenebilir. Zaman zaman da bunu dillendirir. Kadın bir başka erkeği beğendiğini söyleyemez. Ben her erkek aldatır masalına inanmıyorum, tabii ki aldatmayan erkek de var. Buna karşılık aldatan kadınlar da var.

Bazı erkekler laf olsun diye aldatıyor. Çünkü skor peşinde koşuyorlar. Kadın duygusal bir şey yaşamadan kolay kolay aldatmıyor.

ÖZLEM KUMRULAR

Hiçbir erkek tek başına aldatmaz

Bence bütün erkekler aldatır ama hiçbir erkek tek başına aldatmaz. Bir Kübalı araştırmacının dünya çapında yaptığı bir araştırmada kadınların erkeklerin onları duygusal anlamda aldatmalarından, erkeklerin de kadınların onları cinsel yönden aldatmalarından rahatsız olduğu ortaya çıkmış. Yani kadın herhangi bir erkeğe aşık olabilir, ama cinsel bir ilişki yaşaması erkekleri çok üzer. Ya da erkek bir kadınla cinsel bir ilişkiye girebilir ama aşık olması kadınları çok üzer.

TÜLAY FERAH

Erkekler çimleniyor

Erkek cinsi sokakta büyüdüğü için yaşamında bir doğallık var. Ben erkeklerin çimlendiğini düşünüyorum. Biraz maydanoz, biraz salatalık, biraz beyaz peynir... Öyle yaşıyorlar. Benim çevremdeki birçok erkeğin karısının dışında sevgilileri var. Ve hepsi de karısını seviyor. Kadınlar aşık olursa aldatır. Erkekler aşık olmasa da aldatıyor. Bir de erkekler mutlaka yakalanıyor. Kadınlar eğer kendileri istemezse asla yakalanmıyor. Çoğu kadın erkeğinin kendini aldattığını hemen anlıyor. Neden? Çünkü bütün hayatını o erkeğin üstüne kurmuş.

İLKİM ÖZ

Yüzde elli, elli

Yapılan bir araştırmaya göre kadınların ve erkeklerin aldatma oranları yüzde elli, elli çıktı. Yani eşit. Şimdi şöyle veriler de var: İlişkinin uzunluğu değil kalitesi önemli. Cinsel uyum sağlıklıysa, birbirlerini yaşamda doyuruyorlarsa, eşlerin ikinci bir eşe ihtiyaç duymadığını gözlemliyoruz. Doyumsuz olan aldatıyor. Tabii aldatmak kişilikle de alakalı. Çok mutsuz olup eşlerini aldatmayan erkekler de var. Hiperaktif erkekler tekeşli değildir mesela. Tek bir işte de durmazlar, tek bir eşte de durmazlar.

YAZAR PAKİZE SUDA

Ayıya, kuşa, sincaba neden aldatıyorsunuz diye sorulur mu

Şimdi kadıncağızın ya da adamcağızın gönlü başkasına kaymıştır ama buna rağmen bağrına taş basmış hiçbir eylemde bulunmamıştır. (Bilmiyorum tarih böyle bir erkeği yazmış mıdır ama hadi neyse..) Bu durumda ‘Eşini aldattın’ denemez bu kişiye. Hatta nefsine hakimiyetten kutlamak lazım. Fakat eş için bu durum cinsel aldatmadan beterdir, o başka. Erkekler başka türlü ilişki bilmediklerinden aldatacakları zaman cinsel olarak aldatacaklardır haliyle. Ayıya, kuşa, sincapa, kediye ‘Eşinizi neden cinsel olarak aldatıyorsunuz?’ diye sorulur mu? Sorarsanız ayıcık öyle bakar yüzünüze.

OYUNCU MEHMET GÜNSÜR

Aldatmak tam da bu

Hiçbir duygusal bağ olmadan, sadece cinsellik yaşanması size göre aldatmak mıdır, değil midir?

- Aldatmaktır tabii. Yani eğer aldatmak diye bir şey varsa bu odur. Bence ilişkide bir problem varsa aldatmak vardır.

Tek eşliliğe inanıyor musunuz?

- Bilmiyorum. Mesela insan iki kişiye de aşık olabilir bazen... Aşkta yanlış doğru yok. Seçimler var.

YAZAR ELİF ŞAFAK

Ortak hukuka aykırı düşmektir aldatmak

Tek eşliliğe elbette inanıyorum. Ama bir de şu var, her ilişkinin kendine göre bir kitabı vardır. Her aşk kendi hukukunu yazar. Öyle kitaplar vardır ki başkaları okuyamaz, okusa da anlayamaz. Aslolan kitabın iki kişi tarafından beraberce yazılmasıdır. Bir kez yazıldı mı ortak hukuk, o hukuka, yani o ortak kitaba aykırı düşmektir aldatmak.

MÜZİSYEN TEOMAN

Aldatmak, sonradan uydurulan sosyal bir şey

Bir arkadaşımla tatildeyken, etrafta hiç kız yokken bir kez, ‘Ben artık hiç eşliliği bırakıyorum, tek eşli yaşamak istiyorum’ demiştim. Tek eşlilik benim nefret ettiğim bir şey değil ama birisilyle beraberken canınız başka biri ile beraber olmak istediğinde bunu yapmayıp kasıyorsanız yine tek eşli olmuyorsunuz ki. Benim bir sevgilim varken canı bir başka adamla birlikte olmak istiyorsa, beni üzmemek için olmuyorsa kendime hakaret edilmiş gibi hissederim. Aldatılmaya bayılmam ama onun yerine beni aldatsa daha iyi. Duygusallık olmadan cinsel ilişki aldatmak değil, o yüzden bana hiç sevgililerimi aldatmışım gibi gelmiyor. Ama aldatmışımdır, herhalde. Aldatmak, sonradan uydurulan sosyal bir şey.

CEM ÖZER : Doğada erkekler tek, kadınlar çok eşlidir

NURGÜL YEŞİLÇAY: O zaman senin süren doldu

Hiçbir duygusal bağ olmadan, sadece cinsellik yaşanması size göre aldatmak mıdır, değil midir?

N. Y. - Bence her şey aldatmaktır. Yanındaki kişinin dışındaki herhangi bir kişiyi ruhsal ve fiziksel olarak istemek aldatmaktır.

C. Ö. - Ben aldatmak ile kaçamak arasında bir fark olduğunu düşünüyorum. Ama bu demek değildir ki kaçamak daha iyi bir şey. İkisi de aynı derecede kötü. Aldatmak birden fazla ilişkiyi aynı anda düzenli bir şekilde sürdürmektir. Kaçamak ise bir günlük, bir saatlik, anlık ilişkiler yaşamaktır.

Aldatılmak affedilmeli mi?

N. Y. - Ben ayrılırım. Ama benim ekonomik özgürlüğüm var, evlenmeden önce tek başımaydım, yine tek başıma devam ederim. Ama ben param olmasa da ayrılırım. Çünkü aldatıldıktan sonra evli kalmak çok iki yüzlüce geliyor bana.

C. Ö. - Bence de ayrılmak gerekir. Kaçamak da olsa boşanmak lazım aldatmak da.

Tek eşliliğe inanıyor musunuz?

N.Y. - Ben inanıyorum.

Hayat boyu mu?

N. Y. - Yok değil.

C. Ö. - Aslında olsa ne güzel olur. Düşünsene ilk sevgilin, aşkın, birlikte olduğun ilk insan, birlikte yaşlanıyorsun. Çok sıkıcı gibi geliyor ama aslında muhteşem bir şey. Tek eşli olmanın evlilik ve imzayla alakası yok. Bir ilişki sürdürürken de tek eşli olmak gerekiyor. Ama zamane gençleri sevgiliyken birbirlerini aldatmaya çok meraklı. ‘Daha kaç beden gerek benim seni unutmama’ya ne diyeceksiniz? (Teoman’ın şarkısı) Herife bak sevgilisini unutmak için habire başkalarıyla sevişiyor. Oh ne ala memleket. Ayrıca doğaya baktığımızda bütün erkekler tek eşlidir, kadınlar çok eşlidir. Çünkü kadın doğanın ona verdiği görev sonucunda en iyi dölü almak zorundadır. Aynı adamdan sürekli aynı dölü almanın bir anlamı yok hayvanlar aleminde.

N. Y. - E o zaman senin süren doldu.

C. Y. - O yüzden kapılara kilidi vuruyorum ya.

YARIN: TÜRKLER EN ÇOK HANGİ CİNSEL AKTİVİTELERİ SEVİYOR?