Davos dedikoduları

Güncelleme Tarihi:

Davos dedikoduları
Oluşturulma Tarihi: Şubat 06, 2005 00:00

Polonya Cumhurbaşkanı’nın sözlerini duyunca pür dikkat kesiliyoruz. Şimdiye kadar Türkiye’nin üyeliğini desteklemiş olan Polonya yoksa bizi yüzüstü mü bırakacak? Ertesi gün Kongre Sarayı’nın koridorlarında yürürken karşıma çıkıyor. ‘Hani nerede kaldı sizin desteğiniz’ diyorum.Davos’un en sevdiğim yanı katılımcıların dört gün boyunca oldukça samimi bir havaya girmeleri.Bill Gates benzeri, ‘Yanıma yaklaştırmam’ tiplerin dışında herkesle gayet rahatlıkla diyalog kurarak, zaman zaman şakalaşıyorsunuz bile.Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kongre merkezindeki yaptığı konuşma sırasında iki sıra önümde oturan kişi Polonya Cumhurbaşkanı Aleksander Kwasniewski.Yanındaki kişiyle ateşli bir sohbet halinde.Birazdan Ukrayna’nın yeni Devlet Başkanı Yuşçenko’yu Davos’a takdim etmek üzere sahneye çıkacak.Bu yıl Davos’un en fazla merak edilen kişisi ‘Turuncu Devrim’in kahramını Yuşçenko.Rakibine karşı kazandığı zafer bir yana, muhalefet tarafından zehirlenmiş olması ilgiyi daha da artırıyor.Gerçekten yüzü bir maske geçirmiş gibi şiş.KORİDOR MUHABBETİHer neyse, Yuşçenko’yu takdim eden Polonya Cumhurbaşkanı Kwasniewski, Ukrayna’nın Avrupa Birliği’ne üyeliğini savunurken ‘Türkiye üye olabilirse Ukrayna haydi haydi olur’ demez mi?Tabii pür dikkat kesiliyoruz.Şimdiye kadar Türkiye’nin üyeliğini desteklemiş olan Polonya yoksa bizi yüzüstü mü bırakacak?Ertesi gün Kongre Sarayı’nın koridorlarında yürürken Kwasniewski karşıma çıkıyor.‘Dünkü konuşmanıza bakılırsa, Ukrayna’yı Türkiye’nin önüne geçirmeye çalışıyorsunuz... Türkiye’ye desteğiniz nerede kaldı’Kwasniewski, ‘Yok, yok’ diyor... ‘Sadece her ikisinin de önemli ülkeler olduklarını söylemek istedim. Avrupa’nın işi zor, 70 milyonluk Türkiye ile 50 milyonluk Ukrayna 120 milyon eder.’‘Umarım Ukrayna nedeniyle Türkiye’yi ikinci plana atmazsınız...’‘Hayır... Türkiye’nin üyeliğini destekleyeceğime söz veriyorum...’ŞAHİDİMİZ KARISIAynı günün akşamı bu kez Dünya Ekonomik Forumu’nun kapanış resepsiyonunda Polonya Cumhurbaşkanı’yla yine karşılaşıyoruz.Esmer, mavi gözlü oldukça alımlı karısını takdim ediyor.‘Bakın’ diyor... ‘Karım şahidimizdir. Onun yanında da Türkiye’ye destek sözünü tekrarlıyorum...’İşte Davos böyle bir yer.Normal koşullarda rastlama ihtimaliniz olmayan bir cumhurbaşkanından ayaküstü söz alabiliyorsunuz.Biz aldık...Artık bu sözün tutulup tutulmayacağını takip görevi bizim politikacılara kalmış bir şey.İSLAM VE BATIİran Başkan Yardımcısı Masume Ebtekar, ‘İslam ve Batı’ oturumunun konuşmacılarından.‘İslam ve Batı’ Davos programını hazırlayanların pek sevdikleri bir konudur.Hemen hemen yer yıl, değişik başlıklar altında birkaç kez izleriz böyle oturumları.Doğrusu şimdiye kadar bu konuda somut bir şey söylendiğini hatırlamıyorum.Hep yuvarlak laflar.Mesela Masume Ebtekar, Batı’nın çifte standardından, Müslüman Dünyası’nın sömürgeciliğe başkaldırmasından söz ediyor.İran’daki sistemin daha tam olarak yerine oturmadığını ama demokrasi ve insan hakları için dev adımlar atıldığını söylüyor.Bir dakika....Geçen haziran ayında İstanbul’da konuştuğum Nobel Barış Ödülü sahibi Şirin Ebadi ne demişti?‘Bir erkeğin dört kadınla evlenmesi, 2 kadının tanıklığının 1 erkeğin tanıklığı etmesi İran toplumuna uygun değil...’Masume Ebtekar’ı hazır karşımda bulmuşken bunları soruyorum...Kadınlara eşit hak olmadan nasıl demokrasi olacak?Ebadi’yi yalanlıyor.‘Yok, yok... Sadece bazı durumlarda karşılaştığımız vakalar’ diyor.Anlayacağınız İranlı kadınların durumunun düzeltileceği sözünü vermiyor.DAVOS’UN STARLARISiyasilerden geçelim bu yıl Davos’ta herkesi gölgede bırakmış olan starlara.Richard Gere ve Sharon Stone ile öğle yemeği yiyip, birlikte fotoğraf çektirmemiş bir gazeteci olarak herhalde Türk basın tarihine geçerim.Dediğim gibi, Soros’muş, Huntington’muş kimin umurunda...Herkesin dilinde Sharon Stone, Richard Gere, Angelina Jolie, Peter Gabriel, Bono, Carole Bouquet vesaire...Angelina Jolie’nin Birleşmiş Milletler temsilcisi olarak mülteciler için neler yaptığını anlattığı basın toplantısını izledim. Gayet aklı başında ve hayatına beyaz perdenin dışında başka bir boyut kazandırmaktan pek mutluydu.DEPARDIEU’NÜN ŞARABIBu arada, Lionel Richie ile Brezilyalı yazar Paulo Coelho’nun ‘Kendinizi Baştan Yaratın’ workshop’una katıldım.Her ikisinin olağanüstü çabalarına rağmen kendimi nasıl baştan yaratabileceğimi çözemedim.Fransız oyuncu Carole Bouquet’nın sevgilisi Gerard Depardieu de Davos’taymış.Onun izine rastlamadım.Ama kapanış resepsiyonunda, Fransa’da kendi bağlarında yetiştirdiği ‘Confience’ markalı şarabını gördüm. Demek ki, gerçek bir işadamı olup Davos’a şarabını pazarlamayı başarmış.Sonuçta ‘Davos Ruhu’ herkese bulaşabilir...
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!