Cip hatırası

İnsan davranışlarıyla ilgili incelemeler yapan bilimadamları buna ne diyorlar acaba?Birinin, cipinin önünde poz verip fotoğraf çektirmesi ne anlama geliyor?Yahut ‘‘poz vermekle kişiliğinizi de ele vermiş olursunuz’’ diyebilirler mi psikiyatrlar?Sanki biraz gayret etsem, fotoğrafa bakıp kişilik tahlili yapabilirmişim gibime geliyor.Mesela çocukluk fotoğraflarıma bakıyorum. Hepsinde elimi belime koyup bir dizimi bükmek, ötekini dümdüz yana açmak suretiyle aklımca artistik poz vermişim.Sınıf fotoğrafları var... Hani öğretmen ortada biz dizilmişiz sıra sıra... Ön sıraya çömelenlerdenim ben. Bir tek benim bacağım görünüyor nedense. Nedeni belli aslında.Diyeceğim benden mühendis, doktor olmayacağı apaçık görünüyor fotoğraflarda.Sahi cipinin başında neden poz verir insan?Hani tamirci olursunuz, endüstri tasarımcısı olursunuz, önünde durduğunuz nane sizin eserinizdir, bir derece anlarım. Ama satın aldığınız bir şey bu.‘‘Bakın kimse alamıyor, ben aldım’’ mı demek, ne demek?Kuşbaşı etin yanında da durup poz verin o zaman.Muhabir arkadaşların marifeti galiba bu. Sanatçıların da basireti bağlanıyor zahir.Bir bacak cipin basamağında objektife bakılıyor. Aslan avcısı gibi.Bir yandan da anlamıyor değilim. Görmedik ki daha önce cip mip. Haliyle verilecek artık bir ‘‘Cip Hatırası’’ pozu.Savaş öncesi muhabirleriBenim anlamadığım...Madem döneceklerdi neden gittiler?Gazeteciler Irak'tan ülkelerine dönüyorlarmış akın akın. Özellikle Amerikalılar.Sebep ‘‘savaşın başlayacak olması’’.Oraya gidişlerinin sebebi neydi peki? ‘‘Savaşın başlayacak olması.’’İşte anlamadığım bu.Savaş muhabirleri vardı benim bildiğim. Bunlar savaş öncesi muhabirleri.Gidip baktılar zahir hakikaten, ‘‘Bağdat gibi diyar olmaz’’ dedikleri doğru mu diye. Şimdi dönüyorlar.Bağdat'tan her türlü haberi aldık, bir tek savaştan haberimiz olmayacak. Gerçi olmasın, daha iyi. Meraklı değilim akıllı bombaların nerelerde canlı bırakmadığını duymaya.Demek istediğim, ne zaman olsa giderlerdi Irak'a. Ayrıca ‘‘Cehennemden geliyorum’’ tarzında yazı dizileri falan kakalamaya kalkmasınlar, yutmayız.Neyse...Bakarsınız savaştan sonra da bir koşu gidip hasar tespiti yapar dönerler.21. Yüzyıl'da böyle olacak demek savaş muhabirliği.Yaş 61 yolun neresi eder?‘‘Yaş 70 iş bitmiş’’ denirdi eskiden.Şimdi bırakın insan ömrünün uzamış olmasını, yaşam kalitesi de yükseldi. 70'te iş bitmiyor yani.Öyle değil mi?Bangır bangır yazıp durmuyor mu gazeteler bilimadamlarının ağzından?Hakikaten görmüyor muyuz 70'indeki sanatçıları, gazetecileri, siyasetçileri?Ama bizim hükümet aksi kanaatte olmalı ki emeklilik yaşını 64'ten 61'e çekti.Bilmiyorum, tapu dairesindeki memurun hoşuna gitmiştir belki de bu. Tozlu dosyalardan dört yıl önce kurtulmak fena olmayabilir.Ama sanatçılar?Sanatçılar da aynı yasaya tabi ve 61 yaş sanatçıyı sanatından koparmak için çok erken bir yaş.Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ‘‘61 yaşında sanatçılık zor oluyor’’ buyurmuşlar. Sanki bizzat denedi. Kim bilir belki tek ayak üstünde dönmeye çalışmış, dönememiştir. Gerçi kaç yaşında olduğunu bilmiyorum. ‘‘Bu yaşta yapamıyorum, 61'de hiç yapamam’’ demiştir belki de.Böyle bir konu gündeme geldiğinde nedense hemen bale geliyor herkesin aklına. Halbuki bunun tiyatrosu var, orkestrası var, operası var, rejisörü var, dekorcusu var, kostümcüsü var, koreografı var, var da var.Operada, çoktan emekli olduğu halde benzer bir ses yetişmediği için role geri çağırılan sanatçılar olduğunu biliyor musunuz?‘‘Eskiler gitmezse yenilere nasıl yer açılacak?’’ diye bir soru da gelebilir aklınıza. Kimsenin emeklilik yaşı 85 olsun dediği yok ki. 61 çok erken diyoruz sadece. Belki sanatçılar için öteki memurlardan farklı özel bir statü uygulanmalı. Belki değil, mutlaka.Mesleğinin doruğundaki insanlara ‘‘Yeter’’ denemez. Bu zihniyetle Pavorotti çoktan emekli olmuştu. Olacak iş mi?Ama ne desek boş. Yandaşlara yer açmanın dayanılmaz cazibesi yatıyorsa bu yasanın altında...Baksanıza, 11 yıldır başarıyla görev yapan Diyanet İşleri Başkanı Yılmaz'ı bile küstürüp kaçırdılar. Vardır yerine koyacak bir adamları.Laf arası adamı BihterMilliyet'i alıyorum elime...Acaba hemen okuyup keyiflensem mi?Yoksa tatlı gibi en sona mı saklasam?Dayanamayıp okuyorum.Köşenin adı, ‘‘Gündeme Karşı Serin Duruş.’’Hazırlayanlar Alper Mestçi, Hüseyin Özcan.Birkaç bölümden oluşuyor köşe.‘‘Köşe Yazarı’’na bitiyorum.‘‘Laf Arası Adamı Bihter’’e ölüyorum.Çok gülüyorum çok.Işık esas sizinle olsun Alper ve Hüseyin.Sizi kim bulup çıkardıysa onunla da...MIŞ-MUŞZincirleme esneyenlerde başkalarının duygularını anlama yeteneği yüksekmiş.Sevgilimizin karşısında ne yapmamız gerektiği belli oldu.Catherina Derviş hocalığa başlamış.Sahi kimdi o?Bagaj güvenliğinde THY lidermiş.Neyse, hiç olmazsa bavullarımız kurtulsun.ABD ‘‘Irak'a Özgürlük’’ harekátını başlatmış.Bakalım yanlış hesap Bağdat'tan dönecek mi hakikaten?Kadınların cinsel işlev bozukluğu daha fazlaymış.Yok yav! Bozukluk bizde, Viagralar onlarda nedense.