Bush’a açık mektup

Güncelleme Tarihi:

Bush’a açık mektup
Oluşturulma Tarihi: Haziran 26, 2004 00:00

‘BAY Bush, dün bizim gazetede okudum. Tatil yapmak için Türkiye’ye gelmek istediğini söylemişsin. Vazgeç! Gideceğin her ülke için daha önce böyle demeçler verip kendine olumlu hava yaratmak istiyorsun da, artık yemezler. Bizim buralara birkaç günlüğüne gelmen bile anamızı ağlattı. Bombalar patlıyor, gösteriler yapılıyor, caddeler trafiğe kapatılıyor. Bugün ve yarın bizim Ankara’nın yarısında yollar kapalı. Yarından sonra İstanbul senin yüzünden perişan olacak. İşe gitmek, bir yere ulaşmak için anamızdan emdiğimiz süt burnumuzdan gelecek. Buralara bir de tatil yapmaya gelsen en az bir hafta kalırsın, vallahi canımız çıkar ve seni sopayla kovalarız. Bay Bush, sana bir anımsatma daha yapayım. Yarın Ankara’da seni ve eşini bizim Başbakan ve Dışişleri Bakanı’nın eşleri de görecek. Başları bağlı. Saçları görünmez. Aman gözünü seveyim, bir an için bile olsa kendini Afganistan, İran, Suudi Arabistan’da zannetme. Burası Türkiye! Gülme, şaşırma! Şimdi bizi onlar temsil ediyor!Hoş geldin Bush, durup dururken başımıza bela oldun.’SIRA TALABANİ’YE GELDİÜlkemize karşı yapılan küstahlığın, terbiyesizliğin haddi hesabı yok. Bizimkilerden ise tık yok. Kuzey Irak Kürtlerinin lideri Celal Talabani Ankara’ya geldi ve NTV ekranında, hepimizin önünde Türkiye’ye aynen Avrupa Birliği gibi nasihat verdi: ‘PKK’ya karşı izlediğiniz politikaların gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bence en iyisi genel af çıkarmak. Daha önce ilan edilen af değildi.’Geçtiğimiz günlerde devlet kararıyla ve jet hızıyla tahliye edilen Leyla Zana ve ekibi de aynı istekle bulunmuştu. ‘Genel af ilan edilsin.’ Bu istem kader mahkumları için değil, PKK teröristleri için!.. Ve sonu gelmeyecek listenin ilk sırasında yer alan husus. Her şey yavaş yavaş olacak. Çaktırmadan ve alıştıra alıştıra... Bu tür baskılar yakın gelecekte AB’den gelecek. Esas amaç PKK teröristleri falan değil, Abdullah Öcalan’ı İmralı’dan serbest bıraktırmak. Leyla Zana ve ekibi için devreye nasıl girip hızla tahliye edilmelerini sağladılarsa, onları Abdullah Gül ile nasıl konuşturdularsa, zamanı geldiğinde aynı baskıyı Abdullah Öcalan için yapacaklar.Şimdi yine dönelim Talabani’nin sözlerine. Bu adam kimdir? Hangi sıfatı ve yetkisiyle Türkiye’ye nasihat vermekte, ‘PKK için genel af çıkarın’ demektedir?Birkaç yıl öncesine kadar bu adam Kuzey Irak’ta bizim yüzbaşılarla, binbaşılarla, kuryelik yapan bazı ‘köşe yazarlarıyla’ muhatap olabilirdi. Şimdi maşallah (!) başbakanlarla, bakanlarla. Varsayalım kendisi iyice şımarmış, şımartılmış ve Türkiye Cumhuriyeti’ni o da bir şamar oğlanı gibi görmeye başlamıştır. O halde soruyorum: Bizim yetkililerimiz, bizi yönetenler nerede? Bu nasihatları duydukları halde niçin suskun kalıyorlar? Bu adama dersini niçin vermiyorlar? Bu hükümet erbabı arasında bu şahsa ‘Sen bu işlere karışma’ diyecek, onu uyaracak bir tek babayiğit, bir tek yürekli ve onurlu adam yok mu?***Milyonlarca insanımızın aklında hep aynı soru var: ‘Nereye sürükleniyoruz, sömürge mi olduk?’Anayasamız, yasalarımız, iç politikamız AB’nin emir ve direktifleriyle oluşur. Dış politikamızı ABD ve Bush belirler. Ekonomi IMF ve Dünya Bankası’nın emir komuta zinciri altındadır. Kuzey Irak’ta burnumuzun dibinde Kürt devleti kurulacak. PKK, oralarda Talabani, Barzani ve ABD’nin koruması altında. Ses çıkaramayız, tepki veremeyiz. Teslim bayrağını her alanda ve her konuda çekmişiz. Bu nasıl iştir, nasıl aymazlık, nasıl kepazeliktir yahu? İş artık o boyuta vardı ki, Talabani bile bize nasihat verir oldu! ‘PKK için genel af çıkarın...’Vay anasını sayın seyirciler!.. Türk devleti kurulduğu günden beri bu durumlara düşmemişti. Yazık, ayıp, günah, rezalet.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!