Bunca gürültü iÅŸte bu kibrit kutusundan çıkıyor

Güncelleme Tarihi:

Bunca gürültü işte bu kibrit kutusundan çıkıyor
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 15, 2005 00:00

Irak Savaşı'nı canlı veren tek kanal olan El Cezire, Katar'ın baÅŸkentinden yayın yapıyor. Bin Ladin'in kasedini de yayınlıyor, Fener-Galatasaray maçlarını da...Tam baskın!.. Baskında rol alanlar Mısır Devlet BaÅŸkanı Hüsnü Mübarek ile Katar Emiri Hamid Bin Halife El Thani!.. Ä°kisi, tek başına!.. Gece yarısı saat 24.00’e gelirken, iki baÅŸkan Katar’ın baÅŸkenti Doha’da El Cezire televizyonunun merkezini basıyor!.. Bir anda sirenler çalıyor, büyük bir koÅŸuÅŸturma ve iki baÅŸkan El Cezire’den içeri giriyor.Mübarek, Katar’a resmi ziyarette. Emir’le sohbet sırasında, Mübarek bir an yerinden kalkıyor ve ‘El Cezire’yi çok merak ediyorum, görmek istiyorum’ diyor. Emir, bu emre uyuyor, ikisi birlikte gece yarısı aniden...TV binasından içeri girince, millet ÅŸaÅŸkın!.. Ä°ki baÅŸkan her yeri dolaşıyor, stüdyolar, haber odaları, makyaj odası derken, Mübarek El Thani’ye dönerek:‘Bunca gürültü bu kibrit kutusundan mı çıkıyor?..’Son beÅŸ-altı yıldır sadece Arap dünyası deÄŸil, Avrupa’dan Amerika’ya, Kanada’dan Japonya’ya kadar ülkeler bu gürültüyle çalkalanıyor.Gürültü öyle büyük ki, El Cezire’de yayınlanan programlardan sonra, bazı Arap ülkeleri Doha’daki büyükelçilerini geri çekiyor. Bazıları reklamlarını kesiyor. Bazıları El Cezire’nin bürolarını kapatıyor.Her program, her haber yeni bir gürültü!.. Ben de, bu gürültüyü uzun süredir merak ediyorum. Kimdir bu adamlar, ne yer, ne içerler, bu noktaya nasıl geliyorlar?.. Geçen hafta iki günlüğüne Doha’ya gidiyorum. El Cezire’nin en tepesindeki yetkililerle ve dünyanın dört bir yanında görev yapan muhabirlerle sohbet fırsatı buluyorum. GiriÅŸte, çok sıkı bir güvenlik kontrolünden geçerek...Arapların deyimiyle, El Cezire Çanak, bana göre, tam bir Arap Aydınlanması.37 yaşında. Filistinli. Amman’da mühendislik ve felsefe, Johannesburg’da uluslararası politika okuyor. Güney Afrika’da TV muhabirliÄŸine baÅŸlıyor. Yeni Delhi ve Kabil’de muhabirlik, BaÄŸdat’ta büro ÅŸefliÄŸi sonrasında, bugün El Cezire’nin en tepesindeki adam. Wadah Khanfar. Sıcak ve sempatik. Anlatıyor:‘Biz Arap dünyasında liberalleÅŸmenin sesi olarak çıktık. Putları kırıyoruz!.. Dinsel putları, siyasal putları kırıyoruz. Arap dünyasında demokratikleÅŸme adına yayın yapıyoruz. Din, seks iliÅŸkileri, Ä°slam’da reform, halkın katılımı... Arap TV’leri arasında, yolsuzlukları ekrana sadece biz getiriyoruz. Bizim dünyamızda din madem bu kadar önemli, o zaman bunu neden tartışmıyoruz?.. Ä°ÅŸte, biz tartışıyoruz.’Haberler, programlar ve röportajlarla El Cezire Arap dünyasını oradan oraya savuruyor. Her biri ayrı tabu olan konular, krallıklar, gelenekçi yönetimler ve kurumların El Cezire’ye karşı saldırıya geçmesine neden oluyor.El Cezire ya da orijinal yazımıyla Aljazeera bu gücü nereden alıyor?..SUUDÄ° ARABÄ°STAN KOVDU KATAR EMÄ°RÄ° Ä°ÅžE ALDIKıyamet 1996’da BBC Arap bölümünde kopuyor.Londra’daki BBC Arap Radyosu Suudi Arabistan tarafından finanse ediliyor. O radyo 96’da Suudi Krallığı aleyhine bir yayın yapıyor. Sen misin yapan?.. Suudiler parayı kesiyor, bölümü kapatıyor.Ä°ÅŸte, Katar Emiri’nin devreye girdiÄŸi an!.. BBC’de çalışan bu ekibi toplayan Emir Hamid Bin Halife El Thani, Doha’da özgür bir TV kurulmasını istiyor. BeÅŸ yıllığına 150 milyon dolar veriyor. Büyük bir söz vererek: ‘Bu TV’nin ne Katar’ın dış politikasıyla, ne iç politikasıyla hiç ilgisi olmayacak. Katar’ın propagandasını yapmayacak. Size hiçbir zaman karışmayacağım. Özgürsünüz!.. Sadece Arap dünyasının önünü açın, yeter!..’İngiltere’de askeri bir okulda eÄŸitim gören El Thani aydınlık bir kiÅŸi. Sözünde duruyor.TV’de programın konusu, Ä°slam Tarihi EleÅŸtirisi. Araplar hop oturuyor, hop kalkıyor. Yetmiyor, Moritanya, Ãœrdün, Cezayir, Ä°ran, Kuveyt, El Cezire’nin o ülkelerdeki bürolarını kapatıyor.Emir kılını kıpırdatmıyor. TV yönetimine tek bir laf etmiyor!..El Cezire canlı yayında çeÅŸitli ülkelerde halkın sokak gösterilerini yayınlıyor. Onların demokratik taleplerini. Lübnan, Mısır, Libya, Fas büyükelçilerini geri çekiyor.Emir kılını kıpırdatmıyor. TV yönetimine tek laf etmiyor!..Ama, aradan bir hafta geçiyor, Kaddafi El Cezire’de ekrana çıkmak istiyor. El Cezire’den bir ekip Libya’ya giderek, Kaddafi ile röportaj yapıyor. Kaddafi memnun, çünkü kendi görüşlerini aktarıyor.DARBE SANIKLARININ AVUKATLARI EKRANA ÇIKTIDahası var.Ä°ki yıl önce Doha’da bir duruÅŸma. Sanıklar Emir’e karşı darbe yapmakla suçlanıyor. El Cezire canlı yayında.Sanık avukatlarıyla görüşüyor. Avukatlar canlı yayında Emir’i suçluyor. Onların görüşleri olduÄŸu gibi yayında.Mahkeme sanıkların bazısını hapse mahkum ediyor, bazısı serbest kalıyor.Emir kılını kıpırdatmıyor. TV yönetimine tek laf etmiyor!..Katar DışiÅŸleri Bakanı’nın Ä°srail ile iliÅŸkisi olduÄŸu iddiası var. El Cezire bakanı canlı yayında sorguluyor. Canlı yayına halk sorularla katılıyor. Bakan periÅŸan!..Emir kılını kıpırdatmıyor. TV yönetimine tek laf etmiyor!..Londra’da Katar BüyükelçiliÄŸi önünde Emir aleyhine gösteri düzenleniyor. El Cezire yayında!.. Göstericilere mikrofon tutuyor. Onlar Emir’i suçluyor.Emir kılını kıpırdatmıyor. TV yönetimine tek laf etmiyor!..TV’nin haber müdürlerinden Samir Khader:‘Ben haber müdürüyüm. Bu ve baÅŸka haberlerle ilgili ne Emir, ne de bir baÅŸka yetkili beni bir kere bile olsun aramadı. Neden böyle yaptın ya da ÅŸunu şöyle yap, bunu yapma, diye hiçbir zaman uyarı almadım.’Peki, bu kadar demokrat bir Emir’in sırrı ne?.. Wadah Khanfar:‘Emir ülkeyi modernleÅŸtirmek istiyor. Halkla sorumluluÄŸu paylaÅŸmak istiyor. Åžimdi yeni bir Anayasa yaptırıyor. Kadınlara oy hakkı tanıdı. BaÅŸka Arap ülkesinde böyle bir ÅŸey yok.’Emir’in TV yönetiminde hiç mi etkisi yok?.. Khanfar:‘Yayın politikasından ben, benden sonra genel yayın müdürü, onun bir yardımcısı ve dört üst düzey programcı sorumluyuz. Emir’in bir temsilcisi TV Yönetim Kurulu BaÅŸkanı. Ama, idari kararlara bakıyor. Yayın politikasına karışmıyor. Bizim ölçümüz tarafsızlık ve herkese söz hakkı tanımak. Özgür basın, ideolojiden uzak durmalı. Biz bunu yaptık.’ÇALIÅžANLAR 23 FARKLI ARAP ÃœLKESÄ°NDEN1996’da yayın önce altı saatle baÅŸlıyor. Sonra 12 ve 24 saate çıkıyor.Åžu anda birkaç kanal üzerinden yayın yapılıyor. Biri ana kanal. Ä°kincisi El Cezire Live. Canlı yayın kanalı.Khanfar’la sohbet ederken, arka arkaya üç canlı yayın izliyoruz. Ä°ngiliz seçimleri, Filistin’de belediye seçimleri ve Berlusconi’nin parlamentodaki konuÅŸması.Canlı yayında neden seçimlere bu kadar ağırlık veriyorsunuz, soruma Khanfar:‘Seçim, halkın katılımı demek, yayın bunu gösteriyor. Ä°nsanlar bunu öğrensin!..’Belgesel ve çocuk kanalları üzerinde çalışmalar sürüyor. Spor kanalı ise 2 buçuk yıldır yayında. Bir yandan da, Ä°ngilizce yayın yapacak kanal hazırlığı devam ediyor.28 ülkede bürosu var. 70 muhabirli. Çalışanlar 23 ayrı Arap ülkesinden... Tek bir Katarlı yok. Ãœcretler o ülkenin standardına göre belirleniyor.Yıllık reklam geliri on-onbeÅŸ milyon dolar civarında. Gelirlerinin bir baÅŸka bölümü, CNN ve BBC dahil, dünyada 35 kanala program satmaktan geçiyor.SUÇU: BÄ°N LADÄ°N’LE RÖPORTAJ YAPMAKHálá hapis hayatı yaşıyor. Suriye asıllı, 50 yaÅŸlarında El Cezire muhabiri Tayseer Allouni, Ä°spanya’da önce demir parmaklıklar arkasında. Sonra evde göz hapsinde. Åžimdi de, Ä°spanya’dan çıkış izni yok.Nedeni Bin Ladin’le yaptığı röportaj...Oysa, Bin Ladin’le ilk röportajı Kenya’daki bombalamalardan sonra, Amerikan ABC televizyonu yapıyor. 1998 Eylül’ü. ABC’den iki ay sonra El Cezire Bin Ladin’le ilk röportajı yapıyor.Ancak, Allouni’yi demir parmaklık arkasına iten ikinci Bin Ladin röportajı, 11 Eylül sonrasında. El Cezire’yi maddi-manevi etkileyen, Amerikan hışmını üzerine çeken, bürolarının kapatılmasına yol açan, iÅŸte bu röportaj.Afganistan’da savaÅŸ baÅŸlamadan önce, Allouni Kabil’e gidiyor. Taliban ve Bin Ladin haberleri yanı sıra, Allouni bir baÅŸka suç iÅŸliyor:Afganistan’da Amerikalıların sivil hedeflere yaptığı saldırıları filme alıyor!Ãœzerine de, Bin Ladin röportajı!.. ABD, Kabil’deki El Cezire bürosunu bombalıyor. Åžans eseri, o sırada Allouni büroda yok. Ama, ABD’nin her fırsatta El Cezire’ye dönük suçlamaları devam ediyor. ABD, Allouni’nin peÅŸine düşüyor.O da, Kabil’den kaçıyor, Katar’a geliyor. Rahat durmuyor, savaÅŸ çıkınca, BaÄŸdat’a gidiyor. Orada yaÅŸanan bir baÅŸka dram var. Bu kez El Cezire BaÄŸdat Bürosu bombalanıyor. El Cezire’den Tarık Eyüp, bu bombalamayı görüntülerken, kurÅŸunlara hedef oluyor.Allouni 2003’te Ä°spanya’ya tatile gidiyor. Bin Ladin’e yardım etmek suçundan orada tutuklanıyor. SuçsuzluÄŸunu kanıtlıyor, serbest bırakılıyor, ama bu kez Ä°spanya’dan çıkmasına izin verilmiyor. BeÅŸ ay önce yeniden tutuklanıyor. Dört ay daha hapis yatıyor. Çıkıyor. DuruÅŸması sürüyor. Kendisini arıyorum Ä°spanya’dan. Avukatı konuÅŸmasına izin vermiyor, çünkü başı dertten henüz kurtulmuÅŸ deÄŸil.Dünya basını için ibretlik örnek!..GENERALÄ°N Ä°TÄ°RAFIIrak’ta savaÅŸta ABD’nin askeri sözcüsü General Mare Kimmit her basın toplantısında Irak ve bölge halkına sesleniyor:‘Kanalınızı deÄŸiÅŸtirin!.. El Cezire sürekli yalan haber veriyor!..’Durun, o kadar acele etmeyin!.. Aynı General Kimmit El Cezire’ye haber gönderiyor ve ‘El Cezire’de kendisiyle röportaj yapılmasını’ istiyor!.. Nedeni basit:‘Bütün bu bölge halkı sizi izliyor, onun için ben de, sesimi sizin kanal yoluyla duyurmak istiyorum.’Kadere bakın, General Kimmit daha sonra Doha’ya atanıyor. SavaÅŸta atıştığı muhabirlerle Doha’da bir araya geldiÄŸinde itiraf ediyor:‘Siz görevinizi yaptınız, ben de görevimi yaptım!..’O sırada El Cezire ABD’yi bıktırıyor. Felluce’deki savaşı iki hafta boyunca dünyaya canlı olarak veren sadece El Cezire Çanak!..Araya bir de, dönemin Irak Valisi Bremer’le röportaj giriyor. Çünkü, TV yönetiminde deÄŸiÅŸmeyen bir kural var: ‘Biz de hata yapabiliriz. Gel anlat diyoruz karşı tarafa!..’ABD, 2004 AÄŸustos’unda El Cezire’nin BaÄŸdat Bürosu’nu kapatıyor.SUUDÄ°LER RAKÄ°P KANALLAR KURDUBirkaç yıl önce, Kim 500 Milyar Ä°ster, programında soruluyor, El Cezire ne anlama gelir, diye. Oradaki doÄŸru yanıt, körfez, olarak veriliyor. Yanlış!.. Wadah Khanfar:‘El Cezire ada anlamına geliyor. Biz öyle bir bölgede yayın yapıyoruz ki, bu denizde çok farklı ölçüler var. Biz bu ölçüleri deÄŸiÅŸtirmek istiyoruz. Ama, yalnız kaldık. Okyanusta ada gibiyiz. Onun için, ada!..’Rekabet ve El Cezire’yi ligden düşürmek için, Suudiler iki kanal kuruyor. El Arabiyya ile El Ä°hbariyye. Åžimdiki Irak Yönetimi El Arabiyye ile çalışıyor. Bu iki kanal ne kadar baÅŸarılı ve El Cezire’yi gerçekten gölgede bırakıyor mu?..Çok kuÅŸkuluyum!..EL Ä°TTÄ°CAH EL MUAKÄ°STers yön, demek. Bir anlamda, CNN’deki ünlü Cross Fire programı gibi. El Cezire’de yayınlanan Arap dünyasında fırtınalar yaratan program iÅŸte bu.Yapımcısı Faisal Alkasim’i gece evinde ziyaret ediyorum. Ä°ngiliz edebiyatı üzerine master, politik drama üzerine Ä°ngiltere’den doktoralı Faisal her salı akÅŸamı yaptığı programlarla Körfez’i sallıyor. Her programdan sonra da, tehdit üzerine tehdit alıyor.Ä°ÅŸte seçtiÄŸi konulardan birkaç örnek:- Demokrasi hariç, Araplar her ÅŸeyi neden Batı’dan ithal ediyor?..- Araplar’da çokevlilik bir Ä°slam kuralı mı, yoksa yutturmaca mı?..- Ä°slamiyet ve laiklik Araplar’da neden bir arada olmuyor?..- Krallık Arap dünyasında vazgeçilmez bir yönetim biçimi mi?..- Hayatımıza hep diktatörler mi yön verecek?.. Evde baba, okulda öğretmen...- Ä°slamiyet neden hiç reformdan geçmiyor?..- Terör ile Ä°slamiyet baÄŸdaşır mı?..- Tüm Arap istihbarat subayları yargılanmalı mı?..Büyükelçilerin geri çekilmesi, resmi protestolar, tehditler, canlı yayında programı terk edenler... Her programa mutlaka her tarafı savunanlar katılıyor.Bir programda, Faisal kendini tutamıyor, ‘Diktatörler piçtir’ diyor. Dört ay TV’den ayrılmak zorunda kalıyor. Devreye Katar Emiri giriyor, Faisal ekrana kavuÅŸuyor. Faisal’a amacını soruyorum:‘Hep hassas konuları ele alıyorum. Çünkü, Arap dünyasının liberalleÅŸmesi gerek. Hükümetler bana düşman. Korumalı ve tebdili kıyafetle dolaÅŸabiliyorum. Ama, halk beni seviyor.’Yolun açık olsun Faisal!..DÃœNYA ONLARI ÇÖL TÄ°LKÄ°SÄ° HAREKATI Ä°LE TANIDIDünya El Cezire’yi Çöl Tilkisi harekatıyla tanıyor. 1998’de Amerika’nın Irak’ı vurduÄŸu harekat. Dünyada, savaşı canlı yayında veren tek kanal El Cezire. Dünyanın en ünlü kanalları, El Cezire’ye baÄŸlanıyor.Bunu Kenya’daki ABD büyükelçiliklerine yönelik saldırılar izliyor. Onlar da canlı yayında!.. Millet şöyle bir silkiniyor, ne bu El Cezire, sorularıyla... Derken, ilk spektaküler yayın: Ä°lk kez bir Arap TV’si ekranını Ä°sraillilere açıyor. Ve Arap dünyası karışıyor. DiÄŸer Arap TV’leri fırsatı kaçırmıyor:‘El Cezire MOSSAD’a ait!..’Arap TV’leri Arap hükümetlerinin bu yöndeki görüşlerini yayınlamakta birbiriyle yarışıyor!.. Arap basını benzer saldırı içinde. Wadah Khanfar durumu açıklıyor bir sorum üzerine:‘BaÅŸlangıçta halkın kafası biraz karıştı. Ama, biz herkesle konuÅŸmanın yararını anlattık. Ä°srail’den ve Araplardan çok kiÅŸiyi çağırdık. Arapların bilinçlerini açmak için, onlara gerçekleri anlatmak için, bu tür sarsıcı yayınlara ihtiyacımız vardı ve biz bunu yaptık.’FB-GS MAÇLARINI CANLI VERÄ°YORLARDoha’da iken, ErtuÄŸrul Özkök arıyor: ‘Bir haber gördüm bugün, El Cezire Fenerbahçe-Galatasaray maçlarını yayınlıyormuÅŸ.’Spor servisi sorumlusu Hisham Alkhalsi’ye soruyorum...‘Biz ikisi arasındaki hem kupa finalini, hem de ligdeki maçı canlı vereceÄŸiz. Daha önce, iki takımın kupada yarı final maçlarını da verdik. Türkiye’de çok iyi bir futbol atmosferi var. Seyirci, stadyum, altyapı çok iyi. Kaldı ki, Galatasaray UEFA Kupası’nı kazandı. Siz, Dünya Kupası’nda üçüncü oldunuz. Emre Ä°nter’de, Tugay Ä°ngiltere’de oynuyor. Körfez’de halk sizdeki futbolu izliyor. Ayrıca, biz Alman, Ä°ngiliz ve Ä°spanyol liglerindeki önemli maçlarla, Avrupa ÅŸampiyonalarını da veriyoruz.’Geçen hafta ben Doha’dan dönerken, Türkiye ile ilgili bir baÅŸka siyasal program var. BaÅŸbakan ErdoÄŸan’ın Ä°srail ve Filistin gezisi, 42 dakikalık bir dosya halinde yayınlanıyor.GAZETECÄ°LÄ°K KURSUEl Cezire’ye baÄŸlı iki ayrı servis daha var. Ayrı binalarda. Biri internet servisi, öteki gazetecilik kursları.Kurslar paralı. Bir, dört, altı, sekiz hafta sürüyor. Ãœcretler, 700-1000 dolar arasında deÄŸiÅŸiyor. Dersleri verenler, Ä°ngiltere ve ABD’den gelen, özellikle TV gazeteciliÄŸinin eÄŸitmenleri. Somali hariç, tüm Arap ülkelerinden TV gazetecileri bu kursa geliyor.Kursta baÅŸarı kazanana sertifika veriliyor. Herkese de yok, ancak baÅŸarı ÅŸart. Buradan alınan sertifika Arap TV’lerinde her kapıyı açıyor.BUSH’UN KADERÄ°NÄ° ETKÄ°LEYEN O KASET BÄ°LEREK MÄ° HAZIRLANDI?Büronun önünde bir motosiklet durduiçeriye bir kaset atıp hızla uzaklaÅŸtıKabil... ABD BaÅŸkanlık seçiminden iki gün önce... Gece yarısı Kabil’deki El Cezire Bürosu önünde bir motosiklet duruyor. İçeriye bir kaset atılıyor. Atan, hızla uzaklaşıyor:Hálá üzerinde tartışmaların sürdüğü, nasıl, nereden, kim getirdi, diye soruların bulunduÄŸu Bin Ladin kasedi!..Kasedin yayınlanmasıyla birlikte, Amerika birbirine giriyor. Haber müdürlerinden Samir Khader:‘O sırada ben ABD seçimleri için Washington’daydım. Çok sayıda Amerikalı gazeteci ile Bush ve Kerry taraftarı politikacı gelip bana, ‘Siz politika yapıyorsunuz ve Bush’u destekliyorsunuz. Bush teröre karşı, oysa Kerry’nin ne yapacağını bilmiyoruz. Yayın için zamanlamanız müthiÅŸ. Bu kaset Bush’a yaradı’ dedi. Oysa, biz gazetecilik yaptık sadece.’Peki, Bin Ladin neden seçimden iki gün önce böyle bir kaset gönderiyor?.. Samir Khader bu soruma:‘Bir Çin atasözüne göre, savaÅŸ sırasında, düşman komutanını deÄŸiÅŸtirirse, dikkat etmek gerek. Bana göre, Bin Ladin bunu uyguladı. SavaÅŸmak için aynı komutanı görmek istemiÅŸ olabilir. Bush’u tercih etmiÅŸ olabilir.’Deneyimli bir gazeteciden çarpıcı bir yorum!..Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!