Bu İtalyan kafaları karıştırıyor

Güncelleme Tarihi:

Bu İtalyan kafaları karıştırıyor
Oluşturulma Tarihi: Eylül 07, 2005 01:00

Bakın hepinizden çok rica ediyorum hatta söz vermenizi istiyorum, az sonra anlatacaklarım aramızda kalacak. Sizlerle iki seneye yaklaşan samimiyetimize dayanarak istiyorum bunu çünkü küçük bir kaçamağımı anlatacağım bu hafta. Bu benimkisi, müthiş bir aşk yaşarken, beraber olduğun kişiyi çok sevmene rağmen, çoğunlukla erkeklerin yaptığı, uçkuruna yenilmek durumu.

FazerCan’la muhteşem, hatta her günü birbirinden güzel geçen bir ilişki yaşıyoruz ve vallaha ne diyeyim hani gelip geçici bir aşk da değilmiş gibi hissediyorum ama işte ne yapayım, oldu bir kere. Hem de bir İtalyanla. Oldum olası Akdeniz ülkeleri bana ilgi çekici gelmiştir. İnsanlarının rahatlığını, sıcaklığını ama en çok da Akdenizlilere özgü ihtirasları dikkatimi çekmiştir. Mesela, Ferrari gibi ateşli otomobillerine ‘vaaay be’ diyen gözlerle bakmışımdır. Adamlar sıra dışı şeyler yapmaya bayılıyorlar vesselam. Bu hafta FazerCan’dan habersiz kırıştırdığım İtalyan da görünüşte pek sıra dışı durmasa da biraz vakit geçirince aklımda serin rüzgarlar estirdi diyebilirim. Adı Monster. Bakın aramızda kalacak unutmayın. Monster, Ducati deyince ilk akla gelen klasikleşmiş bir seri. Bu klasik serinin bayraktarı sayılabilecek Monster’ler hakkında çok şey bilmediğim için mi bilinmez, inanılmaz bir merak vardı içimde, ‘nasıl bir motosiklet bu acaba?’ diye. Oh olsun işte, insanın aklında bir şey varsa içinde kalmayacakmış. Ben de sonunda merakımı giderdim. Hem de ne gidermek. Başımı döndürdü bu kerata.

BAĞIMLILIK YARATIYOR

Aranızda bu çocuğu benim gibi uzaktan beğenenler varsa baştan söyliyeyim, Ducati Monster 620 Dark, bağımlılık yapma potansiyeli çok yüksek bir motosiklet. Bu yüzden onu asla kısa süreli gönül işleriniz için tavsiye etmiyorum. Hani ben ettim siz etmeyin durumu bu aslında. Ducati’ye özgü L tipi iki silindire ve son derece karakteristik sese sahip Monster 9.500 devirde 63 hp güç, 6.750 devirde 5.7 kgm torka sahip. Değerler çok iddialı görünmese de 168 kg lık ağırlığıyla Monster fazlasıyla çılgın bir motosiklet. Öncelikle motosikletin dizaynı diğer motosikletlere göre oldukça farklı. Tüm Ducati’lerde olduğu gibi boru şasi, Brembo frenler, son derece kaliteli süspansiyon ve şanzıman kullanılmış. Bu özel parçaları kullanmanın amacı sürücüye ‘saf sürüş keyfi’ sunmak. Monster’in tüy gibi hafif debriyajını sıkıp, servo destekli marşına bastığım andan itibaren bu motosikletin gerçekten keyif versin diye üretildiğini anladım. Yani ben kendisini keyif verici maddeler sınıfına alıyorum kimse kusura bakmasın.

Ruhu çok yükseklerde olmasına rağmen, Monster çok alçak bir oturma pozisyonuna sahip. Hatta yerden bitme bile diyebiliriz ama bu ona karşı hissettiğiniz duygulara asla engel olmuyor. Hatta zaman zaman duygularınızı tetikleyen bir özellik bile sayılabilir. Yerden bitme de olsa adı gibi fena hınzır bir canavar Monster. Performans olarak pek çok spor motosikletten yavaş olduğunu en gözü kara aşık bile fark eder ama bu da, sürücüsünün, yol boyunca ağzı kulaklarında gitmesine mani olmuyor. Her gün döndüğüm virajlar bile Monster ile sanki farklıymış gibi geldi bana. Biraz vücut kimyamı değiştirdiğini söyleyebilirim yani. Normal şartlar altında gayet sakin, efendi efendi yolundan giden benim bile, zaman zaman trafikte, aklımı çelip ‘Rüzgarın Kızı’ olduğumu hatırlamamı sağladı bu hınzır canavar. Rüzgar demişken rüzgarlık olmaması sebebiyle gereğinden fazla rüzgarla haşır neşir oluyorsunuz. Bu uzun mesafelerde ciddi boyun ağrıları demek elbette. Ducati zaten Monster’i uzun yollar için değil safkan sürüş hissi versin diye daha çok şehir içi kullanım için dizayn etmiş. İsterseniz güzelim görüntüsüne kıyıp, sonradan rüzgarlık takarsanız da kimsenin ses çıkaracağını sanmıyorum. Ama bu aşık olduğunuz kadını- adamı sonradan değiştirmeye çalışmak gibidir. Yapmamakta fayda var. Bir de direksiyon turu benim alışageldiğim oranların çok altında, bu da dar alanda bol bol kısa paslaşmalar yapmayı gerektiriyor. İşte bu noktada yere yakın olması, manevraları çok rahat yapmanızı sağlıyor.

FAZERCAN’A KUMA ALABİLİRİM

Aslında benim gözüm kırmızısındaydı ama yıllardır üretilen, mat siyah rengiyle bile farklı olduğunu hissettiren bu motosiklet için ilk zamanlarda ‘tamamen eğlence için üretilmiş, ciddi ilişkiye girilmez’ diye düşünsem de Monster öyle fena alışkanlık yapıyor ki benim gibi ciddi ilişkisi olanlar için tehlikeli durumlar yaratabiliyor. Eşeğin aklına karpuz kabuğu düşürüyor hani. Açık söylemem gerekirse, bir iki daha görsem, biraz daha vakit geçirsem, hani FazerCan’ı asla boşamam ama vallaha kuma getirmeyi ciddi ciddi düşünebilirim yani.

Karayolları kara haber yolları olmasın!

Karayollarımızdaki felaketler ne yazık ki çok sık basında kara haberler olarak yer alıyor. Karayollarındaki can kaybı konusundaki istatistikler insanın içini yakıyor. Otomobiller için bile son derece tehlikeli olan karayollarındaki ihmaller, motosikletler için çok daha vahim derecede bir tehlike. Moted (Motosiklet Endüstrisi Derneği) geçtiğimiz haftalarda tüm basına güzel bir duyuru yolladı. Bir kısmını sizle paylaşmak istedim.

‘Biz, Motosiklet Endüstrisi Derneği olarak bu durumdan ciddi endişe duymaktayız. Hemen her gün mıcır kazası haberi olağan hale gelmiştir.Bu durum sadece motosiklet sürücülerini değil, diğer araç sürücülerinin de hayatını etkiler hale gelmiştir. Vurdumduymaz bir tavırla Karayolları Genel Müdürlüğü’nden en azından durumu iyileştirmeye yönelik bir çaba veya açıklama dahi olmaması gerçekten düşündürücüdür. Türkiye Motosiklet Federasyonu-Motosiklet Kültür Kurulu’nca başlatılan Karayolları Genel Müdürlüğü yol şartnamelerini inceleme,yol müteahhitlerini denetleme kararını MOTED olarak destekliyor, karayolları’nın ‘Kara Haber’ Yolları olmaktan çok kısa süre içinde çıkmasını yürekten bekliyoruz.

Yaşasın Fazer Kardeşliği

Fazer kendi şahsına münhasır havası, kullanımı ve motor karakteri ile tüm Fazer sahiplerinin motorlarına aşık olmasını başaran bir motosiklet olarak tarihe geçecek heralde. Gerçekten sadece ben de böyle sanıyordum ama kullananlarla konuştuğumda fark ettim ki hepimiz ortak duygular içindeyiz motorlarımıza karşı. İşte bu ortak duyguları paylaşmak amacıyla geçtiğimiz hafta Fazer aşıkları tarafından Fazer Grup kuruldu. Bu bana da sürpriz oldu açıkçası. Aşk işte insana her şeyi yaptırırmış ya. Kuruluşunda emeği geçen herkesin eline sağlık. Gruba www.FazerTR.org adresinden ulaşabilirsiniz.

Motosiklet fuarı Dünya Ticaret Merkezinde

Motoshow 2006 Motorsiklet ve Ekipmanları, Aksesuarları Fuarı 30 Mart-2 Nisan 2006 tarihleri arasında bu yıl ilk defa İstanbul Dünya Ticaret Merkezi Yeni Fuar Kompleksinde düzenlenecekmiş. Motosiklet sektöründeki gelişmeler ve büyümeler sebebi ile bu yıl daha geniş bir fuar alanına ihtiyaç duyulduğundan, ayrıca tartışılmaz ulaşım kolaylığı, en son yapılan fuar alanı olması nedeniyle mükemmel alt yapısı, sorunsuz otopark ve gösteri alanlarına sahip olması sebebi ile bu yıl fuar alanı olarak İstanbul Dünya Ticaret Merkezi tercih edilmiş.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!