Bizi şişmanlatanlara dikkat!

Güncelleme Tarihi:

Bizi şişmanlatanlara dikkat
Oluşturulma Tarihi: Mart 03, 1999 00:00

Haberin Devamı

Şişmanlık her yaşta kadın için korkulu bir rüya. Ancak diyet uygulamakla sorunun çözümleneceğini düşünmek yanlış. Günlük yaşantıda yapılan bazı hatalar ve çevremizdeki bazı insanların da şişmanlıkta etkisi var.

‘‘Neden kilo alıyorum?’’ sorusunu soran birine vereceğimiz yanıt hiç değişmiyor: ‘‘O kadar çok yemek yersen, elbette kilo alırsın.’’ Beslenme konusunda bazı kurallara uymamanın bize kilo aldırdığına inanıyoruz. Başka bir deyişle yediklerimizi reddetmiyoruz. Boğazımıza düşkün olmamızın bize kilo aldırdığını bildiğimiz için de bir yandan diyet uygularken bir yandan da vücut egzersizleri yapıyoruz.

Acaba fazla kilolarımızdan sadece yediklerimizi sorumlu tutmamız doğru mu? Sakın işin içine başkaları karışmış olmasın? Evet, örneğin annemizi ele alalım... Her anne, çocuğunun iyi beslenmesini ister. Onun zayıf olmasından şikayet eder. ‘‘Çocuğum yeterince beslenemiyor. Ona daha çok yedirmek için ne yapsam?’’ diye sızlanır durur. Annenin çocuğuna yemek yedirme uğraşı, genellikle iyi sonuç verir. Çocuk bir süre sonra tabağına konulan yemekleri iştahla atıştırmaya başlar.

Annelerin tutumu

Evdeki büyükler, çocuğa tabakta yemek bırakılmasının doğru olmadığını öğretirler. ‘‘Lokma, arkandan ağlar’’ sözleriyle çocuğu etkilemek isterler. Ve küçük afacan da zamanla tabağındaki yemeklerin hepsini yemeye alışır.

Bazı anneler için pişirdikleri yemekleri çocuklarının severek yemesi mutlulukların en büyüğüdür. Çocuklar o yemekleri yemekte nazlanırlarsa, anneler sevilmediklerini düşünmeye başlarlar.

Bazı anneler ise bunun tam tersini uygularlar. Çocuk yemek yemek istedikçe, anneler onlara engel olmaya çalışırlar. Çocukların obur olmalarından korkan annelerdir bunlar.

Çocukluk yıllarında sevdikleri yiyecekleri istedikleri kadar yiyemeyen kadın ve erkekler, yetişkinlik çağında sofrada özgürlüklerini ilan ederler. Bu kişiler, geçmiş yılların acısını çıkarmak istercesine yemek tutkunu olurlar.

... Ve arkadaşlar

Kilo almamızın ikinci derecede sorumluları ise arkadaşlarımız. Öğrencilik yıllarında boğazına düşkün kişilerle arkadaşlık etmemiz, gelecek için tehlike oluşturuyor. Boğazına düşkün arkadaşlar, sizi de zamanlı zamansız öteberi yemeye alıştırıyor. Arkadaşınızla sohbet ederken ne kadar dondurma yediğinizi ya da ne kadar kurabiye atıştırdığınızı farkedemiyorsunuz. Arkadaşınız sizi fazla yemeye, yiyeceklerden aşırı derecede zevk almaya alıştırıyor.

Kadınların kilo almalarından erkeklerin sorumlu olmadıkları da söylemez. Boğazına düşkün erkeklerle flört eden, onlarla evlenen kadınlar, bir süre sonra fazla kilolarından yakınmaya başlarlar. Kadın, boğazına düşkün olan erkeği mutlu etmek için mutfaktan çıkmaz. Sofrada da dengeli beslenme kurallarını aklına getirmez. İş yerinde durmadan bir şeyler atıştıran iş arkadaşları da kilo almaktan çekinenlere kötü örnek olurlar.



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!