Bijuteri kralı kebapçı oldu

Güncelleme Tarihi:

Bijuteri kralı kebapçı oldu
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 15, 2012 00:00

Türkiye’nin en iddialı bijuteri markalarından birinin sahibi Celali Orakçı (41) çocukluğunda yediği kebapların tadını hiçbir yerde bulamadı ve iş başa düştü diyerek kendi kebapçısını açtı. Orakçı’yla restoranında buluştuk.

Haberin Devamı

Celali Orakçı Adana’da çok çocuklu bir ailenin oğlu olarak dünyaya geldi. Annesi de babası da çiftçiydi. İlkokulu zar zor bitirdi, ailesinin diğer fertleri gibi çiftçilik yaptı. 17 yaşında İstanbul’a taşınan Orakçı, önce Erenköy’de takı imalatı yapan bir yere işçi olarak girdi. Üç yıl çalıştıktan sonra üç arkadaşıyla birlikte kendi bijuteri takı imalathanelerini kurdu. Tasarladığı ve ürettiği takılarını semt pazarlarında sattı. 2003 yılında kendi markası Osmanlı Takı by Celali’yi  kuran Orakçı, şimdi 25 ülkeye ihracat yapıyor.

KEBABIN TADINI ÖZLEDİ

Ancak Celali Orakçı’nın başarı öyküsü burada bitmiyor. Adana’da yediği kebabın tadını İstanbul’da bir türlü bulamayan Orakçı Okmeydanı’ndaki 6 katlı Osmanlı Takı by Celali binasının giriş katına 100 kişilik bir kebap salonu açtı: Osmanlı Kebap by Celali.
Restoranda kullanılan et ve baharatlar Adana ve Antep’ten getiriliyor. Mutfağın başında da yine Adanalı bir usta var. Restoran zırh kebabında iddialı. Tarhana çorbaları da Adana usulü, buğday taneli. Orakçı kebaplarının farkınıysa şöyle anlatıyor: “Yıllardır çocukluğumda yediğim kebabın tadını aradım. Sonra ben yapayım, en iyisi olsun diye düşündüm. Doğru eti bulmak için araştırma yapmaya başladık. Aylarca yemediğim et kalmadı, Trakya, Konya, Kıvırcık... Günde bir kilo et yediğim oldu. Mutfağa girip ben yaptım deneme kebaplarını. Uğraştık ama sonunda en iyi eti yakaladık. Adanalı ahbaplarım da denedi. Geçer not aldık.” Restoranın mimari tasarımı da Celali Orakçı’ya ait. 300 bin lira harcama yapılarak son haline getirilen mekanın duvarlarında hat ve minyatür sanatçılarının orijinal tabloları asılı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!