Beton zemindeki Türkmen halısı

Güncelleme Tarihi:

Beton zemindeki Türkmen halısı
Oluşturulma Tarihi: Nisan 27, 2004 00:00

DÜN Yeditepe Üniversitesi’nde Bedrettin Dalan’ın konuğu idik, Hürriyet yazı işlerinden arkadaşlarımla.Bedrettin Dalan benim için çok değişik bir kişiliktir. Yaptığını anlatırken cezbeye kapılan, karşısındakini de kaptıran yanı beni etkiler.Üniversiteyi gezerken, aşağıdaki aydınlık holde bir halı deseni birden gözlerimi tabana yöneltmeme sebep oldu.Bu, Bedrettin Dalan’ın çizdiği, taşlara işlenmiş bir Türkmen halısı deseniydi. Rengárenk taşlarla işlenmişti.Tabanın üzerinde yürürken ona bakmadan geçemezsiniz, Türk dünyasından bir esintiyi hissedersiniz. O salonda zaman zaman sergiler yapılıyormuş, dün de o mekánda Sındırgı Halıları sergileniyordu. İkisinin arasındaki sanatsal uyuma da değinmeli.Dalan’ın halı ve halıcıkla ilgisini bilmezseniz, bu sizi şaşırtabilir ama bilenler bu eseri onun yaptığını hemen anlarlar.Yeditepe Üniversitesi öyle bir üniversitedir ki, her taşında kurucusunun zevki, emeği, gustosu vardır. Onun için kurumunu da, işini de çok seviyor.Üniversitenin tanıtım broşürünün altındaki söz şu:‘Atatürk rönesansını devam ettiren üniversite’.Öğrencinin ders dışında yaşadığı ortam da, ona bir yaşama biçimini önermelidir. Kantiniyle, yemek salonlarıyla bu da gerçekleştirilmiş.* * *SIRA geldi beni ilgilendiren konuya.Yeditepe’nin kültür, sanatla ilgili bölümlerinin durumuna.Dalan’ın bir sözü var :‘Sanat bir toplumu, bir ulusu, güruh olmaktan kurtarır.’Ayrıca ona göre, sanat bir ülkenin, ulusun refahına giden yolu hazırlar.Buna ben de katılıyorum.Tiyatroya verdikleri önemi yakın bilenlerdenim.O bölümde öğretim üyesi, edebiyat dünyasından çok değerli iki arkadaşım var; Cevat Çapan ile Füsun Akatlı.Uygulamalar için de iki tane 120’şer kişilik cep salonları var.Büyük gösterilerin yapılabileceği, yapıldığı büyük salonun kapasitesi ise 1200 kişi.Güzel Sanatlar Fakültesi’nde resim, heykel, tasarım dışındaki diğer bölümleri de gezdik.Heykel atölyesinde, resim atölyesinde çalışan öğrencilerin odaları hoşuma gitti. Hepsi; çalışırken yeşilin dünyasına bakıyorlar.Grafik, animasyon, seramik bölümlerini de katarsak, fakültenin bir bütüne ulaştığı anlaşılıyor.Bir eksikleri var; konservatuvar. Gelecekte onu kurmak için çalışıyorlar.Belki de bunun ilk başlangıcı, 45 kişilik, üniversite mensuplarından, öğretim üyelerinden oluşan Türk müziği korosu. Saz sanatçıları dışardan geliyormuş, koroyu Mithat Yılmazel yönetiyor.* * *KÜLTÜRE, sanata önem veren, yatırım yapan her kurum beni mutlu eder. Yeditepe’yi ziyaretim de memnunluk vericiydi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!