Berlin Duvarı yıkıldı, klasik müzik orkestrası modayla buluştu

Güncelleme Tarihi:

Berlin Duvarı yıkıldı, klasik müzik orkestrası modayla buluştu
Oluşturulma Tarihi: Ekim 18, 2008 00:00

Her şey Ekim 2006’da Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın Brüksel’de verdiği konserde başladı. Borusan Orkestraları Stil Danışmanı Z. Berhan Yılmaz konser sırasında orkestra üyelerinin kostümlerinde bir yetersizlik hissetti. Acilen görsel anlamda bir değişiklik yapılmalıydı. Aklından geçenleri Borusan Kültür Sanat Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Hamedi ve Genel Müdür Ahmet Erenli’ye anlattığında aslında herkesin aynı şeyi düşündüğü ortaya çıktı.

Brüksel dönüşü Berhan Yılmaz orkestranın ruhuna uygun markayı aramaya başladı. İnce eledi sık dokudu ve Network’de karar kıldı. Network’ün kadın koleksiyonunun yaratıcısı Arzu Kaprol kadın müzisyenlerin, erkek koleksiyonunun yaratıcısı Mehmet Acar ise erkek müzisyenlerin kostümlerini tasarladı. Ortaya siyah, gümüş gri ve ekru renklerinin hakim olduğu bir koleksiyon çıktı. Orkestranın yeni kostümleri 23 Ekim’de Borusan Oto Show Room’da düzenlenen özel bir konserle tanıtılacak. Fotoğrafları Bennu Gerede çekti. Aya İrini Müzesi’nde iki gün süren çekimlerde, Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası üyeleri ve yeni şef, yeni kostümlerle poz verdi. Orkestranın stil danışmanı olayı "Berlin Duvarı’nın yıkılışı" diye yorumluyor.

RUGAN AYAKKABI SİYAHKRİSTAL KÜPE

Orkestra üyelerinin siyah rugan ayakkabıları Borusan Kültür Sanat tarafından ürettirildi. Ayrıca kadın üyelerde detay olarak siyah kristal küpe kullanıldı.

15 YILLIK ORKESTRA

Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası 1993 yılında kuruldu ve zamanla müzik dünyasında kendine güçlü bir yer edindi. Orkestra artık uluslararası klasik müzik arenasında kendine yer edinmeyi hedefliyor. Sezon boyunca her ay bir gün arayla İstanbul’un iki yakasında verdiği konserlerde klasik müzik severlerle buluşuyor. Uzun süre şefliği yürüten Gürer Aykal, bu sezondan itibaren onursal şef unvanını aldı. Sascha Goetzel ise sürekli şef oldu. Yeni şefin yönetimindeki ilk konser 28 Ocak’ta verilecek.

BORUSAN ORKESTRALARI STİL DANIŞMANI Z. BERHAN YILMAZ

Daha farklı, öncü, modern ve yenilikçi olmalıydık


Ben bu projeyi Berlin Duvarı’nın yıkılışına benzetiyorum. Klasik bir renk ve orkestra anlayışının modern moda dünyasıyla arasındaki duvarın yıkılışına şahit oluyoruz. Bu radikal bir değişim. Tasarımlar, hedefleri büyük olan bir orkestranın görsel olarak da dinamizmini hissetmemizi sağlıyor.

Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın eski kostümlerine siyah renk hakimdi. Kadın üyeler kendi seçtikleri siyah bir bluzu bordo veya lacivert tafta etekle kombinliyorlardı. Erkek üyeler ise siyah renk klasik takım giyiyorlardı. Uluslararası arenada hedefler koyan ve klasik müzik alanında ülkemizde başarılı bir yere sahip bir orkestra için bu yeterli değildi. Daha farklı, öncü, modern ve yenilikçi olunmalıydı.

Çaldıkları enstrümanların çeşitliliği de dikkate alınarak orkestra üyelerinin performansları sırasında hareket özgürlüğünün kısıtlanmaması bizim için en önemli ve değiştirilmeyecek noktaydı. Bir filarmoni orkestrasında tabii ki müzik performansı birinci plandadır. Ama biz "Müziği, neden görsel bir zenginlikle birlikte dinlemeyelim?" sorusuyla yola çıktık.

KADIN MÜZİSYENLERİN KIYAFETİNİ TASARLAYAN ARZU KAPROL

Vücutları ile enstrümanlarının arasına girmeyecek tasarımlar yaptım


Tasarımı yaparken hem sanatçıların birey olarak kendini yansıtmasını hem de orkestra ile birlikte görsel bütünlük oluşturabilmesini hedefledim. Performans sırasında kıyafetleriyle ilgili ufacık bir endişe bile yaşamamaları benim için çok önemliydi. Orkestra üyeleri enstrümanlarını vücutlarının bir parçası gibi görüyorlar. Onlarla birlikte özgürce haraket etmek istiyorlar. Bu sebeple vücutlarıyla enstrümanlarının arasına girmeyecek tasarımlar yaptım. Müzik aletlerinin özelliklerine göre farklı beklentiler vardı. Örneğin çello çalan bir kadın sanatçının etek genişliği veya keman çalan bir başka sanatçının kol hareketindeki rahatlık endişesi, doğal olarak ön plandaydı.

Orkestranın kendini daha güçlü bir bütün olarak hissetmesi açısından kıyafet tasarımını önemli buluyorum. Renklerin yaydığı enerjiyi de unutmamak gerekiyor. Renkleri belirlerken birçok detayı göz önünde bulundurduk. Orkestranın konser verdiği mekandan, enstrümanların renklerine, performans sırasında terleme nedeniyle oluşabilecek renk değişiminden özel konsere kadar çok değişken etkenler bu detaylar arasındaydı. Tercihimizi ayrıca kadın ve erkek sanatçılar arasındaki renk ilişkisini de yormayacak şekilde yaptık. Kostümlerde gümüş gri, siyah ve ekru renklerini kullandık.

ERKEK MÜZİSYENLERİN KIYAFETLERİNİ TASARLAYAN MEHMET ACAR

Herkese kravat, şeflere papyon

Tasarımları hazırlarken müzisyenlerin performanslarını en iyi şekilde sergileyebilmeleri için rahatlık en önemli çıkış noktamız oldu. Beklentilerden en büyüğü performans esnasında orkestranın hareketlerinin kısıtlanmamasıydı. Biz de hem görselliğin bozulmamasına hem de teknik olarak hareketlerinin kısıtlanmamasına özen gösterdik.

Aksesuvar olarak kravat tercih edildi. Kravatlar, özel performanslar ve diğer günler için iki farklı renkte tasarlandı. Sadece Şef Gürer Aykal ve Şef Sascha Goetzel için papyon tercih edildi. İki renk üzerinde yoğunlaşıldı. Özel performanslarda gri ve siyah, diğer günler için ekru ve siyah kullanıldı. Bizim için konser mekanlarının dokusu, enstrümanların ve orkestranın bütünlüğü renk seçiminde öne çıkan en büyük etkendi. Onursal Şef Gürer Aykal ile Sanat Yönetmeni ve Sürekli Şef Sascha Goetzel için orkestranın dışında farklı olarak frak tasarladı. Her ikisini de orkestradan ayıracak bir tasarım çalışmasıydı bu ama yine de orkestranın bütününden koparmamaya özen gösterdik. Bu da bütünün bir parçası olmasını sağladı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!