Barış üzerinden prim yapmam

Güncelleme Tarihi:

Barış üzerinden prim yapmam
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 14, 2008 00:00

Bora Gencer, "Aşık Oldum" albümünde Cem Karaca’nın "Islak Islak" şarkısına yer verdiği için çok eleştirildiğini söyledi.

Haberin Devamı

Gencer, "Barış Akarsu’dan sonra bu parçayı yorumlamama tepki gösterdiler. Kimsenin ölüsünün üzerinden prim yapma niyetinde değilim. Elimde Cem Karaca’nın ’Bora Gencer istediği şarkımı söyleyebilir. Babasına vefa borcum var’ diye bir muvafakatname var" dedi.

12 yıldır popüler bir isimsiniz ama yan işler de yapıyorsunuz. Popülerliğin size bir getirisi olmadı mı?

- Popüler olmadan önce bir otelde çalışıyordum, kazancım ve durumum belliydi. Popüler olduktan sonra yanınızdaki insanların, menajerlerin yanlış yönlendirmesi olabiliyor. Daha farklı bir sıkıntı, daha başka bir rekabet ve daha zorlu bir durum ortaya çıkıyor. 1995 yılında popüler oldum, 2002 yılına kadar hiçbir kazancım olmadı. Çok büyük bir beklentim de yoktu zaten. Aklımı kullanarak radyo programları yaptım, sahne hayatım devam etti. Çok fazla belediye konserlerine gitmediğim halde ayakta durmayı başarabildim. Popülerliğin ekmeğini hiçbir zaman yemedim, zaman zaman bana zarar da getirmiştir. Beni gerçekten sahnede dinleyen, benimle bir saat geçiren insanların kafasındaki Bora Gencer imajı değişiyor.

Barış üzerinden prim yapmam
Kadınların size yoğun bir ilgisi var. Bunun dezavantajını yaşadınız mı hiç?

- Eşcinsel şarkıcıların sahnelerinde genelde böyle bir problem yaşanmıyor. Çünkü erkek ya da kadın, partneriyle birlikte bir şarkıcıyı izlemeye gittiği zaman rahat oluyor. Eşcinsel arkadaşlarımızın en müptezeli bile sahnede iyi para kazanıyor. Eşcinsel olmalarından çok, tarzlarına mahsuben bu yakıştırmayı yapıyorum. Biraz daha benim gibi yakışıklı addedilen ya da beğenilen yüzlerde zaman zaman kıskançlıklar olabiliyor. Bu yüzden sahnede direkt birine bakmam, buna çok dikkat ederim. Kimseye çapkın bakışlar atmam.

"Aşık Oldum" nasıl bir albüm? Nasıl bir süreçten geçti?

- Son albümü "Kanlı gözyaşlarım" diye nitelendiriyorum. Müthiş emeklerle çıkmış bir albüm bu. Geçmişten gelen birikimlerimi ve yeni olayları içine katarak 2001 yılında başladığım bu albümü 2007’nin kasım ayında piyasaya sürdüm. 12 şarkıdan oluşuyor. Üç müziğim, 8-9 tane de sözüm var albümde. Altı yıl mecburi bir ara verdim. Popülerlik anlamında görüntünüz yokken, bir ara vermiş gibi duruyorsunuz ama aslında hiç ara vermedim. İki sene önce albüme yoğunlaştık. Kendi imkanlarımla bitirdim. Özellikle 14 Şubat Sevgililer Günü için albüme adını veren parçam, herkesi derinden etkiledi. Bu şarkıda üç Gencer bir araya geldi. Babamın yıllar önce Fransa Cumhurbaşkanı De Gaulle’e yapmış olduğu bir parça vardı. Hatta Gönül Yazar bu şarkının melodisiyle Altın Plak almıştı. O parçanın bir bölümünü abimin melodisiyle birleştirdim.

Bunca zaman sonra dördüncü albümünüzü çıkarma enerjisini nereden buldunuz?

- Özgüvenimi yüksek tutuyorum, bu da insanları biraz yoruyor. Arkadaşlarım sürekli "Öyle bir duruşun var ki, hiçbir şeye ihtiyacın yokmuş gibi" derler. Benim de desteğe, insanlara ihtiyacım var ama bunu birileriyle konuşurken belli etmiyorum. Günümüzde tek başına bir şey olmak mümkün değil.

Albümünüzü kendi imkanlarınızla yaptınız değil mi?

- Birikimlerimle, kazandığım paralarla bu albümü yaptım. Bunu da asla para kazanma amaçlı yapmadım. Burada bir kariyer mücadelesi var. Hálá var olduğumu göstermek için bu albümü tamamladım. Bir başkası olsaydı, bu albümü çıkaramazdı. Sahnede gelip dinleyen insanlar "Seni başka yerde görmek istiyoruz" diyorlar. O insanlar için olduğum yeri, beni tanımayan insanların için de oluşturmak istiyorum.

/images/100/0x0/55eb0abaf018fbb8f8a73b7f
EN BÜYÜK YANLIŞIM DOĞRU OLMAK


Albümünüzde Cem Karaca’nın ünlü şarkısı "Islak Islak"ı da yorumlamışsınız. Nasıl tepkiler aldınız?

- "Barış Akarsu’dan sonra bu parçayı yorumlamanız size yakıştı mı?" gibi tepkiler geldi. Oysa ben ondan sonra yorumlamadım o parçayı. Albümün çıkış tarihi sürekli ertelendi. Kimsenin ölüsünün üzerinden, hele de genç bir arkadaşımızın üzerinden prim yapma niyetinde değilim. 12 yıldır bu piyasanın içerisindeyim. Müzikten para kazanıyorum, Gencer soyadından geliyorum. Böyle bir şeye zaten ihtiyacım olamaz. Bir kanalda "Islak Islak" şarkısını canlı okudum, o kanalın genel müdürü bu haliyle çok güzel olduğunu söyleyince albümüme koymak istedim. Bunların hepsi de o genç arkadaşımızın ölümünden önce olan şeylerdi.

Peki şarkının haklarını almış mıydınız?

- Cem Karaca’yı babam sahneye çıkardığı için babamla aralarında inanılmaz bir bağ vardı. Cem Karaca’nın "Bora Gencer istediği şarkımı söyleyebilir. Babasına olan bir vefa borcum var" diye bir muvafakatnamesi var elimde. Ancak kaç yıldır kendisinin bir tek şarkısını olsun söylemedim. Ayrıca "Islak Islak"ı çıkış şarkısı olarak da kullanmadım. Klip de çekmiyorum, albümümün son şarkısı sadece.

Çok mu rahatsızlık duyuyorsunuz bu durumdan?

- Rahatsızım, çünkü üreten bir insanım. Bundan başka bir şeylere ihtiyaç duyulması gerektiğini sanmıyorum. O tarzla bu işe girmedim, onun üzerinden ekmek kapısı açmayı düşünmedim. Bir şeyleri kullanırsam içim içimi yer. Mesela Sezen Aksu’nun ismiyle bir yerlere gelen ve gelmek isteyen bir sürü insan oldu. Ben hiçbir zaman bu yöne eğilmedim. Değil ölüsü, canlısına bile yapmam. İnsanların malzeme olarak kullandığı birçok şeyi ben hayatım boyunca kullanmadım. Bakın ben medyada mağdur olarak görülen bir hanımefendiyi yardım ettim. Yüzüne bakılmayacak durumdaydı, aldım tedavi ettirdim. O zamanlar bir kanalda program yapıyordum. Başkaları olsa medya ordusuyla bunu görüntülerdi. Ama ben yapmadım.

Popülerliğinizin düşüşe geçtiği dönemlerde moraliniz nasıldı? Enerjiniz düştü mü?

- Tabi canım. Benim en büyük yanlışım belki de doğru olmak. Doğru olmak için yırtınmak doğru değil. Bunca yıldır bu mücadeleyi veren bir insan olarak kimsenin kalbini kırmadan, kul hakkı yemeden, kimsenin üstüne basmadan, kimsenin adını kullanmadan "Bora Gencer" adını var etmeye devam ettim.

Bir TV programı da yaptınız değil mi?

- Evet, Kanal T’de bir program yaptım. Şimdiye kadar 20 bölüm çektiğimiz bu programa Okan Bayülgen’den Hande Subaşı’na, Nil Burak’tan Erol Büyükburç’a, Ece Gürsel’den Ayten Alpman’a kadar birçok ünlü konuk geldi. Bir DJ’in canlı müziği eşliğinde yaptık programı ve çok eğlendik.
Barış üzerinden prim yapmam

Başka projeleriniz var mı?

- Levent ve Nişantaşı’nda müzik okulları açmak istiyorum. Biraz da bu konuda öğretici olmak istiyorum. n

TUĞBA EKİNCİ İLE SUCUK REKLAMINDA OYNADIM

- Bu arada iki televizyon filminde rol aldınız...

Evet, Cüneyt Arkın ve Gülşen Bubikoğlu’nun oynadığı "Vahşi Gelin"in televizyon uyarlaması "Kaçak Gelin"de Cüneyt Arkın’ın rolünü oynadım. Arkın, benim idolümdür. Yıllar önce onunla bir reklam filminde oynamıştım. O zaman Tuğba Ekinci meşhur olmamıştı ve benim karım rolünü oynuyordu. Cüneyt Arkın da babam rolündeydi. Bir sucuk reklamıydı hatta. Diğeri ise "Aşk Başa Gelince" adını taşıyan ve benim şarkılarımın yer aldığı bir televizyon filmiydi. Bu filmde imkansızlıklar içinde yaşayan bir genç kızın Bora Gencer’e olan aşkı işleniyordu. Eğlenceli bir televizyon filmiydi.

- Cüneyt Arkın rolünü oynamanız ilginç olmuş gerçekten...

Bir de şöyle bir hikáye var, buna benzeyen. Annem hayatında bir tane filmde oynamış, o da Türker İnanoğlu’nun "Bulunmaz Uşak" filmi. Göksel Arsoy ile birlikte rol almışlar. O filmde Fatma Girik evin hizmetçisi, annemse evin sahibi rolünde. Aradan yıllar geçiyor, ben "Bize Ne Oldu" dizisinde Sibel Can’ın hizmetkárını oynuyorum. Aynı dizide Fatma Girik evin hizmetkárı, ben evin sahibi rolündeyim.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!