Arkadaş düğününe gitmeden önce bilmeniz gereken 10 şey

Güncelleme Tarihi:

Arkadaş düğününe gitmeden önce bilmeniz gereken 10 şey
Oluşturulma Tarihi: Eylül 22, 2012 00:00

Geçen yaz arkadaş düğününde ne takması, ne giymesi, nasıl oynaması gerektiğini bilemeden şaşkın şaşkın dolananlar, beceriksizce damat halayına eşlik etmeye çalışırken kendine yabancılaşanlar, içkinin dozunu kaçırıp düğün videosunun baş kahramanı olanlar kusurumuza bakmasın. Kabul, düğün sezonu kapandı ve bu yazı için biraz geç kalındı ama ne yapalım, arkadaşımız Onur’un eylülün ortasında evleneceği tuttuğu da ancak aklımıza geldi böyle bir rehber hazırlamak. Evet, yakın dostlarınızdan biri evleniyor ve sizin bu düğünden yırtmanız gibi bir olasılık söz konusu değil. Aslında isteseniz yine bir şekilde yırtarsınız ama gönlünüz de onu böyle bir günde yalnız bırakmak istemiyor. El mecbur gidilecek o düğüne. Gidilecek de ne yapılacak, nasıl minimum kayıpla atlatılacak bu zorlu sınav? İşte size hayat kurtaran tüyolar...

Haberin Devamı

1-Düğün yaşadığınız şehirden başka bir yerde yapılıyorsa ulaşım ve konaklama gibi meseleleri önceden çözün. Damat ya da gelin her ne kadar yakın arkadaşınız da olsalar, “Sen gel yeter ki,  ayarlarız kalacak yeri falan” gibi vaatlerde de bulunsalar, o telaşta kimsenin gözü sizi görmez. Bu vaatlere güvenip yollara düşen niceleri kendilerini otogardaki bankta sabahlarken bulmuştur. Unutmayın, karşınızda aylardır düğün telaşından aklını yitirme mertebesine gelmiş insanlar var. Başınızın çaresine bakın, perişan olmayın.
2-“Düğüne bi sürü bekar güzel kız/yakışıklı oğlan gelir belki ben de sebeplenirim” gibi beyhude beklentilerden arının.  Evet, belki düğüne o kızlar, oğlanlar gelecektir ama onların anası, babası, abisi, yengesi, sevgilisi, eski sevgilisi, platoniği ve hatta yedi sülalesi de muhtemelen orada olacak. Kimin kimle ne gibi bir münasebeti var bilmiyorsunuz, ortamın yabancısısınız. Atacağınız yanlış bir adım çiftetelli eşliğinde dayak yemenizle sonuçlanabilir. Onun yerine pastaya, kolaya falan yoğunlaşın, bari onları kaçırmayın...
3-Bir önceki maddeye rağmen düğünde gözünüze kestirdiğiniz birileri varsa sabırlı olun. Düğün sonrası gelin ve damadın yakın arkadaş çevresiyle birlikte başka bir mekanda eğlenceye devam etmeleri oldukça yaygın bir âdet. Düğün salonuna göre daha samimi ve akraba yoğunluğu düşük bir ortam olduğundan şansınızı bu mekanlarda denemeniz daha faydalı olacaktır.
4-Uzatmalı ve sonunun evliliğe gidip gitmeyeceği henüz meçhul bir ilişkiniz varsa düğüne asla kız arkadaşınız da götürmeyin.  O kızcağızın aklında evlilik yoksa bile gelini gördüğü andan itibaren bu fikir zihnine bir virüs gibi yerleşecek, Demet Akalın’ın “Kimler kimler yuva kuruyor, ben niye kuramıyorum!” nakaratı gece boyu kulaklarında çınlayacaktır. En geç 24 saat içerisinde büyük kavga var. Hazır olun!
5-Damat ve gelinle samimiyetiniz ne olursa olsun düğün esnasında “Gece deprem var depreeeem” gibi  çiğ esprilerden uzak durun. Hadi bir anlık gaflet oldu yaptınız diyelim, en azından kayınvalide-kayınpederlerin yanında yapmamaya özen gösterin. Daha ilk günden “Bu çocuğun da ne biçim arkadaşları varmış be, iyi mi ettik kızı vermekle ki” şeklinde nifak tohumları ekmeyin o yuvaya. Günahtır.
6-Biliyoruz, takım elbise giymek hiç içinizden gelmiyor ancak unutmayın ki hem spor hem şık olmak sandığınız kadar kolay bir şey değil. Eğer düğün boyu 8 yaşında oğlan çocuğu gibi ortalarda dolaşmak istemiyorsanız işi garantiye alın ve o beyaz gömleği, siyah ceketi-pantolonu kuşanın. Oldu olacak kravat da takın…
7-Sevgiliniz varsa ve siz söz konusu düğüne yalnız gittiyseniz bir kulağınız sürekli telefonda olsun çünkü kesinlikle arayacak. Niye? Çünkü merak edecek. Çünkü düğüne bir sürü şıkır şıkır giyinip süslenmiş tipin geleceğini bilecek ve size çaktırmamaya çalışsa da “Allah vere de gözü birine kaymaya” düşüncesi kafasının içinde gece boyu dolanıp duracak. O telefon çaldığı anda açılmazsa şüpheleri iyice ayyuka çıkacak. Bu
yüzden isterse dünyanın en şahane düğünü olsun, o telefonu olabilecek en bezgin tonda açın ve “Yok be aşkım, sıkıcı valla düğün, ayıp olmasın diye duruyorum” şeklinde yanıtlar verin, verin ki rahatlasın gariban.
8-Yanınızda götürdüğünüz çeyrek altını takmak için acele etmeyin. Ortamı iyice kollayın. Her şey olması gerektiği gibi ilerlerse o çeyreği suratınızda mağrur bir ifadeyle takabilirsiniz. Ancak gelin ve damat tam sizin masaya gelmek üzereyken bir karambol olursa, o çeyreklik bebeği cebinizde saklayın ve hiçbir şey olmamış gibi eğlenmeye devam edin. Enayiliğin lüzumu yok…
9-Oynamayı bilmiyorsanız gaza gelmeyin. Bırakın bilenler oynasın, siz etraflarında el çırpıp kafa sallayarak eşlik edin. Görüntü kirliliği yaratmayın.
10-Sakın, ama sakın o mikrofonu elinize almayın.

Haberin Devamı

BAYİNİZE BOŞUNA SORMAYIN

Haberin Devamı

Zaytung ekibi uydurma haber yapmakla kalmıyor; hiçbir zaman yayınlanmayacak dergi kapakları da tasarlıyor. Bu haftanın kapağı Gezi-dünya dergisi... Angelina Jolie’nin mülteci kampı ziyareti kapak.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!