10 modacı Türk kadınının dekoltesine baktı

Güncelleme Tarihi:

10 modacı Türk kadınının dekoltesine baktı
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 05, 2006 00:00

Gazeteci Mehmet Barlas geçen hafta Hürriyet Pazar’da yayınlanan röportajında Bodrum’un taponları arasında "çok açık giyinen kadınları" da saydı. Tapon, yani düşük, bayağı...

Aslında bu, Türk kadınının dekolte kullanma biçimine yönelik bir eleştiri. Dekolteye karşı olmaktan ziyade rüküşlük derecesine varan bir giyinme bilmezlik karşısındaki isyan. Sadece Yazar Mehmet Barlas’a mahsus da değil. Kadınların dekolteleri konuşmaların, tartışmaların konusu. Muhafazakarlıktan, maçoluktan kaynaklanan dekolte eleştirileri konumuz dışı. Biz Barlas’ın dikkat çektiği gibi bir stil olarak dekolteye bakmak istedik. Ve Türkiye’nin önde gelen 10 modacısına sorduk. Dekolte nedir? Ölçüsü var mıdır? Çarşıda pazarda, plajda, restoranda ne, ne kadar açılmalıdır? Hangi dekolte, göğüs, sırt, ayak... Söyledikleri, Türk kadının dekolte sitili konusunda kendini gözden geçirmesine yol açacak desem, yeridir.

BAHAR KORÇAN

Hem sırt hem bacak hem göğüs açanlara
Vah yazık bu kendini bilmezlere diyorum

Bence dekolte kadın cazibesinin, kadına has bir sinsilikle sergilenmesidir. Bu işte esas sır açmak değil, gizlemekteki ustalıktır. Dekoltenin ölçüsü beyin sağlığı ve kalitesiyle doğru orantılı işler. Hasta kadınlar vardır; her an her yerde bedava sergilerler. Bir de kafası çalışanlar vardır; duruma ve ana göre dengeli ayarlamalar yaparlar. Uygunsuz sergilemelerle kendi cinsimize yazık etmemek gerek bence. Ayak dekoltesini kışkırtıcı buluyorum. Plajdaki yüksek ökçeleri ise çok fena diye tanımlıyorum. Bu kadar mı sahicilikten uzak durumlara düştü bazı kadınlar? Hayretler içinde ve de gülerek izliyorum. Evrim sürecindeler, elbet bir gün gerçek kadın olmayı öğrenecekler!

Türkiye’deki kadınlar, belki de tarihinin en önemli kimlik karmaşasını yaşıyor bence. Bir yandan son hızla örtünüyorlar. Diğer yandan son hadde soyunuyorlar. İki uç. Dip ve derin aynı anda yaşanıyor. Ciddi bir kimlik bulma mücadelesi. Erkeklere kolay gelsin diyorum. Herkes aşırı seksi olmak ve tüm erkeklerin cinsel fantezisi olmak zorunda gibi sanki. Sahillerde görüntülenen kadınlara bakıyorum. Hepsi birkaç dakika sonra sahneye çıkıp konser verecekmiş gibi; pırıltılar içinde, dekolteler öyle bir haldeki artık açacak nereleri kaldı acaba diye düşünüyorum. Diğer bir düşüncem, bu hanımların ne iş yaptıkları. Bir tam gün boyunca kıyafet değiştir, onları birleştir, tak takıştır, e zor iş. Hayata dair başka bir şeye vakit kalacak gibi görünmüyor. Ben kadının kendi bedenine saygılı olanını seviyorum. Kadın öylesine kıymetli bir varlık ki düşüncesizce beden sergilenmesini ilkel buluyorum...

Fazla dekoltenin cazibeyi öldürdüğü düşünüyorum. Her detayı açarsanız heyecanı nerede? Hayale ve sonraki anlara da bazı detaylar kalmalı. Teni ucuzlatmamalı. Dekoltenin en fazla kaç tanesi bir arada olabilir? Hem sırt, hem bacak, hem göğüs açanlara "Vah yazık bu kendini bilmezlere!" diyorum. Dekolte için ipek çok uygun bir kumaş. Nereyi açacağım kadınına ve bedenine göre değişir.

VURAL GÖKÇAYLI

Bence dekoltenin ölçüsü yoktur ama hem yeri hem adabı vardır

Bence dekoltenin ölçüsü yoktur. Dekolte kreasyonun yan çizgisidir ve kesinlikle beden, göğüs ve vücut ölçüsünü göz önüne alarak yapılmalıdır. Dekoltenin hem yeri hem adabı vardır. Gece özellikle daha rahat kullanabilirken; günlük hayatta, pazarda, çarşıda daha dikkatli kullanmak gerekir.

Türk kadını Osmanlı’dan beri dekolteye meraklıdır. Dikkatli bakarsanız, eski gravürlerde ve eski Batı’lı ressamların yaptığı resimlerde aşırı göğüs dekoltesi görürüz. Cumhuriyet kadını da teşhirci olmamak kaydıyla dekolteyi yerinde kullanmıştır.

Son günlerde plajdaki hanımlar dikkatimi çekiyor. Yüksek ökçeleri rüküşlük numunesi olarak görüyorum. Pareolardaki pırıltılı kumaşları her zaman yadırgarım. Pırıltının yeri bence gece kıyafetleri olmalıdır.

Modada teşhircilik yoktur. Estetik ve dekolte ile uygun bir fizik ustaca birleştirilir ve giyecek hanımın cemiyetteki durumu düşünülerek hareket edilirse mükemmel bir sonuca ulaşabilir. Kuyruk sokumu dekoltesi benim favorim. Genç, dinamik, modern ve sırtı güzel her hanıma yakışır.

YILDIRIM MAYRUK

Kolları, sırtı, göğsü, bacakları bozulmuş, Türk kadını yarış halinde soyunuyor

Dekolte, elbisenin vücudu açıkta bıraktığı bölümdür. Ölçüsü, vücudun müsait yeri ve zaman zeminidir. Kemikleri deforme olmayan, genelde küçükçe ve güzel ayağı olan kadınlarda ayak dekoltesi düşünürüm. Benim için dekolte bir noktadır. Vücudun en güzel yeri açılır. Sırtı pürüzsüz, yağsız olan kadına sırt dekoltesi açılır. Ama ne yazık ki son günlerde kolları, sırtı, göğsü, bacakları bozulmuş Türk kadını yarış halinde soyunuyor.

ÖZLEM SÜER

Dekolte geceye aittir

Dekolte kelime kökeni olarak "yakayı açıkta bırakan, yakası olmayan " anlamını taşıyor. Amerikan dekoltesi (giysinin omuzları ve karın bölgesini açıkta bıraktığı bir form), kare dekolte gibi farklı formların içinde yer aldığı açılımları da kullanılmakta. Akdeniz ve Ege kimliğimizin, güneşin ve denizin doğurduğu doğal bir dekolte ihtiyacının söz konusu olduğu bir coğrafya üzerindeyiz. Bu ruh enerjik, neşeli ve samimi... Vücudunu iyi tanıyarak yapılan dekolte tercihinin şıklığı ve zarafeti belirlediğini düşünüyorum. Ben en çok sırt dekoltesini tercih ederim. Çünkü giysinin sürprizidir. Kadına yakıştığını düşündüğüm bir detay. Dekoltede doğallık ve yalınlık, vurgusunu daha da destekliyor. Dekoltenin kullanılacağı yer ve zaman çok önemli; örneğin iş hayatındaki duruşu, konsept olarak formel yapıya ters düşüyor. Dekoltenin bendeki çağrışımı daha çok geceye ait oluşu..

İDİL TARZİ
/images/100/0x0/55ea8426f018fbb8f885140c

Dekolte iş hayatında da kullanılmalı zarif bir yırtmaç, açık tek düğme iyi duruyor

Yeri ve zamanına göre ayarlandıkça dekoltenin yanındayım. Güzel bir kadının giyinirken de bir takım yerlerini göstermesinde hiçbir sakınca olduğunu düşünmüyorum. Hatta iş hayatında da kullanılması gerektiğini düşünüyorum. Zarif bir yırtmaç, tek düğme açık gömlek çok iyi duruyor. Gece dekoltesi kadının ruh haline göre ayarlanmalı. Sırt, göğüs ve bacak dekoltesini sık kullanıyorum. Göbek dekoltesinden nefret ediyorum. Türkiye’de dekolte giyinen kadınların sayılarında herhangi bir artış olduğunu düşünmüyorum. Bu çok magazinsel bir laf. Gündem yaratmak için giyim kuşam tartışmaları ortaya atılıyor. Gazetelerde dergilerde birkaç kadını mayokinili gördünüz diye, tüm Türkiye mayokini giyiyor zannetmeyin. Türk kadını on sene önce nasıl giyiniyorsa hálá öyle giyiniyor. Tek bir fark var: Gelir seviyesi ne olursa olsun, her kadın artık daha fazla alternatif sahibi.

CENGİZ ABAZOĞLU

Dozunda kullanıldığı sürece klas ve elegan olur

Dekolte kadının gizli silahıdır. Dozunda kullanıldığı sürece klas ve elegan bir görüntü sergiler. Dekoltenin kullanıldığı yer ve zaman önemlidir, beş yıldızlı bir otelin balo salonunda kullanılan bir dekolte ile gün içinde alışveriş yapan ya da resmi dairede çalışan bir hanımın dekoltesi aynı olamayacaktır. Ben her giyside bir dekoltenin kullanılmasından yanayım. Tek bir taraf açılarak daha cazibeli bir görüntü sergilenir. Tasarımlarımda sırt dekoltesini kullanmayı tercih ederim.

ARZU KAPROL

Silikonlu memeler arttı herkes göğüs dekoltesi veriyor

Bence dekolte estetiktir. Ancak vücudun her bölgesindeki dekolteyi doğru bulmuyorum. Tek bir noktaya dikkat çekmek gerekiyor. Vücudun en güzel yerini açmalıyız. Ya sadece sırt ya bacak ya da göğüs. Bunların hepsini birden açınca dikkat dağılıyor, basit ve ucuz duruyor. Türk kadınının dekolte isteği her geçen gün artıyor. Ben bunu estetik ameliyatlara bağlıyorum. Estetiğin artmasıyla birlikte kadınlar vücutlarını daha fazla açabiliyorlar. Birçok kadının memeleri silikon artık. Yaşı ne kadar ileri olursa olsun göğüs dekoltesi verebiliyor. Ben sırt dekoltesini diğer tüm dekoltelere tercih ederim. Krep, jarse ve ipek gibi kumaşlar kullanıyorum.

ÜMİT ÜNAL

İnsan çıplaklığını ne kadar paylaşacağını en iyi kendi bilir

Dekolte, kişinin teniyle kostümünü kombine ettiği en estetik buluşmalardan biri diye düşünüyorum. Omuz dekoltesi benim için estetik olan. Dekolteyi seksi bir cazibe olarak görmüyorum. Ben davranış ve bakışların en seksi iletken olduğunu düşünüyorum. Dekoltenin sınırı olmamalı. Her seçim bir şeylere tepkidir aslında. Kişi dekoltesinin ölçüsüne kendi karar vermeli. Kendi çıplaklığını ne kadar paylaşmak istediğini en iyi o bilir.

ECE EGE

25 yaş üstü kadınlar mini etek giymesin

Ben bir tasarımcı olarak, fazla açık giyimi hoş bulmuyorum. Dekoltenin yemek, pazar, plaj diye bir ayrımı olduğunu da düşünmüyorum. Çünkü dekolteden fazla hoşlanmıyorum. Gizemin açıklıktan daha çekici olduğuna her zaman inanmışımdır. Fazlasıyla deşifre ettiğinizde görüntüler çekiciliğini kaybeder. Hem bacakta, hem sırtta, hem göğüste... Bu kadar yoğun ve çeşitli dekolteyi gerekli bulmuyorum. Bir insanın vücudu taşımaya ne kadar müsait olursa olsun, abartılı çıplaklık estetik değil bence. Ayrıca yaşla da oldukça bağlantılı. Çok genç ve muntazam vücutlu olmak gerekiyor dekolteyi iyi taşıyabilmek için. Özellikle 25 yaşından sonra giyilen aşırı mini eteklerde... Çünkü mini eteklerin, bacak güzelliği ile ilgili değil, yaş ve statü ile ilgili olduğunu düşünüyorum. Bana göre, teenager kıyafeti mini etek. Bu, saçlarım güzel diye 50 yaşında yanlardan iki örgü yapmaya benziyor birazcık. Tasarımcı olarak en favori dekoltem yok ama, kayık yaka dediğimiz, boyunu açıkta bırakan kesim, kadını zarif gösteren yeterli bir açıklık bence.
BARBAROS ŞANSAL

Gelenek ve ahlaki değerleri bu kadar provoke etmenin gereği yok

Dekolte, diğer adı ile kesip çıkarma. Ancak bunu yaparken nelerin kalması gerektiğini unutanlar gittikçe fazlalaşıyor. Şahsen popoyu andıran göğüs çizgisinin ya da sırtta çamaşır hizasının altına düşen açıklıkların erotizmden uzaklaşıp müstehcenliğe dönüşüyor olmasından rahatsız oluyorum. Gelenek ve ahlaki değerleri bu denli provoke etmenin gereği yok. Aynı anda hem sırt hem göğüs hem de bacak dekoltesi açarak adeta şarkıcı görünümüne bürünüveriyorlar. Dozunda olmak koşulu ile kadına yakışan dekoltelerin başında gerdan, sırt ve bacak dekolteleri geliyor. Bel dekoltelerine gelince dar jeanlerden fışkıran yağlar sizce de nahoş değil mi?
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!