Katsayı davası

KURULDUĞU 1868 yılından beri devlet ile bireyler arasındaki ihtilafları çözen ve halen 141’inci yaşını sürdüren Danıştay’ı bugüne kadar kimsenin -özellikle bir başbakanın- “ideolojik karar” vermekle suçlamış olabileceğine ihtimal veren var mı?Malum “katsayı” meselesiyle ilgili olarak Tayyip Erdoğan aynen onu söyledi.

Haberin Devamı

Ama Danıştay gereken dersi (!) almamış olmalı ki, meslek liselerinden mezun olanlara uygulanacak “katsayı” konusundaki görüşünde ısrar etti.

Oysa biliyorsunuz, -sözde özerk bir yapı olan- Yüksek Öğretim Kurulu’nun şimdiki Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, hükümete yaranma gayretiyle, genel lise mezunlarına uygulanan katsayı ile meslek lisesi mezunlarına uygulanan katsayıyı “eşit”leyen bir karar çıkartmıştı.


Lakin İstanbul Barosu’nun, “Bu karar yüzünden eğitim sisteminin bozulacağını” ileri sürerek yaptığı başvuruyu ele alan Danıştay, öncelikle “YÖK kararının uygulanmasını” durdurdu. İşte bu karara kızan Erdoğan da, bir Başbakan’ın siyasi sicilinden hiçbir zaman silinmeyecek olan o lafı etti.

Haberin Devamı


Bu durum üzerine Başbakan’la kafa kafaya vererek, “İmam Hatip Lisesi mezunlarına mühendislik, mimarlık, avukatlık, doktorluk, valilik,
kaymakamlık yolunu nasıl açarız?”
diye çareler arayan YÖK Başkanı hem Danıştay kararına resmen itiraz etmiş, hem de İmam Hatip mezunlarına, “Korkmayın. Danıştay ne derse desin. Ben arkanızdayım. Sizin katsayıyı genel liselerle eşit hale getireceğiz” mesajını vermişti.

Lafa gelince “hukuk devleti”nden dem vuran bu iki devlet büyüğüne hiç aldırış etmeyen Danıştay’ın İdari Dava Daireleri Kurulu da, dün itirazı reddetti. Daha açık ifadeyle, “YÖK’ün kararı uygulanırsa, eğitim sistemi bozulur” görüşünü destekleyen bir tavır almış oldu.


Elbet dava sonunda çıkacak karar bundan başka olabilir. Ama şimdilik durum bu.


Hikâye özetle böyle ama bizim değineceğimiz husus biraz farklı:


Biliyorsunuz genel lise ile meslek lisesi mezunlarına farklı katsayı uygulanmasını birileri “28 Şubat dönemi kararı” diyerek akıllarınca kötülemeye çalışıyor.

Hatta iktidara yalakalık yapmayı misyon sayan laiklik düşmanı birkaç gazetede “Bu kararların o tarihte Genelkurmay İkinci Başkanı olan Orgeneral Çevik Bir’in YÖK Başkanı Kemal Gürüz’e gönderdiği bir mektup ve verdiği talimat sonucu alındığını” ilan ettiler. Hatta bir de mektup fotokopisi yayımladılar.

Haberin Devamı


Bunun üzerine Prof. Dr. Kemal Gürüz bir gazeteciye verdiği mülakatta, “Çevik Bir’in mektubunu doğru okusalar, YÖK’ün şimdi istediğinin, onunla aynı olduğunu görürler. Oysa ben Çevik Bir’e uygun bir dille, YÖK’ün işlerine burnunu sokmamasını söyledim. Zaten bizim katsayı ile ilgili çalışmamız 28 Şubat’tan bir buçuk sene önce başlamıştı. Kararımız da sadece eğitim sisteminin iyileşmesini amaçlıyordu. Üstelik o süreçle ilgili değerlendirmelere ters idi” mesajını verdi.


Gerçekten, “bağnazlığı” meslek haline getirenlere gerçekleri anlatsanız da sonuç alamıyorsunuz. İnanmazsanız izleyin bakalım, Kemal Gürüz’ü yanlış anladığını kabul edip de özür dileyen çıkacak mı?

Yazarın Tüm Yazıları