Karpal Tünel Sendromu’na dikkat

Elinizde, özellikle el bileğinizin altında kalan kısımda ağrı, uyuşma, hissizlik, yanma, karıncalanma gibi sorunlar hissediyorsanız ve bu sorunlar özellikle geceleri şiddetleniyorsa, ayrıca yumruk sıkma gücünüzde azalma varsa, hatta elinizde taşıdığınız eşyaları düşürmeye de başlamışsanız Karpal Tünel Sendromu ile karşı karşıya olabilirsiniz.

El bileğinizdeki bir sinirin sıkışması ile ilgili olan bu sendromun en önemli nedeni tekrarlanan zorlamalardır. Bu nedenle daktilo yazanlar, marangozlar, viyolonsel sanatçıları bu sendroma daha sık yakalanır.

ŞEKER HASTALIĞINDA SIK GÖRÜLÜYOR

Karpal Tünel Sendromu’nda bileğinizin iç bölümünde yer alan ve ele giden sinir ile damarların geçtiği tünel şeklindeki bir alanda daralma ve sinirde sıkışma -tuzağa yakalanma hali- meydana gelir. Bu sıkışma o noktada sinir üzerine bası yapar. Sonuçta elinizin ilk üç parmağında uyuşma, yanma, karıncalanma gibi duyusal güç kaybı ile motor şikayetler ortaya çıkar. Karpal Tünel Sendromu özellikle şeker hastalığı, hipotiroidi, Akromegali isimli Hipofiz hastalığı ve Romatoid Artrit’te sık görülür. Tedavisinde ağrı kesiciler, yangı (iltihap) baskılayıcılar, B vitaminleri kullanılır. İleri dönemlerde tünel içine kortizol uygulaması iyi sonuç verebilir. Bazen bu girişimlerin hiçbiri fayda etmez ve ameliyat vazgeçilmez hale gelir.

ERKEN TEŞHİS AMELİYATI ÖNLER

Eğer doktorunuz sizde bu sendromun varlığını belirlemişse el bileğinizin üzerine direkt baskı yaratacak hareketlerden uzak durun. El bileğini sıkacak saat, bilezik, bileklik gibi aksesuarları kullanmayın. Gömleğinizin kol düğmelerini biraz gevşetin. El bileğinin özellikle sağa, sola ve aşağıya, yukarıya yönlü hareketlerini sınırlayın. Avucunuzu ve yumruğunuzu sıkan hareketlerden kaçının. Karpal Tünel Sendromu mücadelesi güç bir sağlık sorunudur. Bazen bütün önlemlere rağmen hayat kalitesinde önemli azalmalara ve sürekli ağrılara yol açabilir. Erken teşhisin tedavinin şansını arttığını bilmenizde fayda var. Bu nedenle eğer yukarıdaki yakınmaların söz konusu olduğunu düşünüyorsanız geç kalmadan doktorunuzdan yardım istemelisiniz. Karpal Tünel Sendromu’nun kendisi kadar, altta yatan sağlık sorununun da önemli olduğunu hatırlatalım.

Emziren annelerde meme kanserine daha az rastlanır

Sık doğum yapan kadınlarda ve bebeğini emziren annelerde meme kanserine yakalanma sıklığı daha düşüktür. Bu, doğruluğu birçok kez kanıtlanmış sağlam bir tıbbi bilgidir. Bebeğinizi emzirmek sadece onun için değil sizin için de yararlıdır. Meme kanserinden koruyan diğer önlemleri de hatırlatalım: Aylık el muayeneleri ve düzenli olarak yapılan mamografiler meme kanserini erken teşhis etmede en önemli araçlardır. Selenyum, D vitamini, Likopen ve Koenzim Q-10’dan zengin beslenen, soya fasulyesi veya kırmızı beyaz fasulyeyi sık yiyen kadınlarda meme kanseri olasılığı azalmaktadır. Kırmızı et tüketimini sınırlamak da korunmada etkili olabiliyor. Bazı çalışmalarda Omega-3’ten zengin beslenenlerde (balık, ceviz, semizotu) meme kanseri sıklığının daha düşük olduğu gösterilmiştir. Meme kanserinden korunmak için vücut ağırlığı kontrol altında tutmaya, kilo almamaya, alkolden, sigaradan uzak durmaya, düzenli egzersiz yapmaya ve stresinizi azaltmaya çalışmanızda fayda var.

Dr. Evren ALTINEL

Saç analizi işe yarıyor mu

Saç dökülmesinden şikayet edenlerin sayısı arttıkça saç tacirleri de çoğaldı. Bu beklenen bir gelişme çünkü ne yazık ki bu piyasa arz-talep dengesine göre çalışıyor! Sabahleyin bir gazetede gördüğüm ilginç bir ilan üzerine bunu yazıyorum. İlanda yeni açılan bir "saç sağlığı" (!) merkezinin tanıtımı yapılıyor ve bu merkezde ne kadar deneyimli "saç sağlığı uzmanı"nın (!) çalıştığı duyuruluyordu. Öncelikle modern tıpta saç sağlığı uzmanlığı diye özel bir uzmanlık alanının olmadığını belirtelim. Bu uzmanların uzmanlıklarını nereden aldıklarını merak ettiğimizi hatırlatalım. Saç sağlığı ve hastalıkları konusunda eğitim almış bir uzmanlık alanı tabii ki var; o da sadece "dermatoloji uzmanlığı"dır.

Saçınıza şu veya bu nedenle müdahale etmeyi veya önerilerde bulunmayı düşünenlere doktor olup olmadıklarını sorun. Eğer önemli ya da ilerleyici bir saç probleminiz olduğundan kuşkulanıyorsanız hemen bir dermatoloji uzmanının kapısını çalın. Bir vitamin veya mineralin yetersizliğini saptamak için saç analizi yapmak ya da saçı analiz etmek teşhiste bulunmak yalnızca bu uzmanlık alanının işi olabilir.

Dermatolog Dr. Şerife GÜNEL

DİYET GÜNLÜĞÜ

Sorularınız için: Tel: (0212) 236 73 00

6. sınıfa giden bir kızım var. Özellikle hafta sonları olmak üzere çok geç saatlerde yatıyor. Bu sürede sürekli atıştırdığı için kilo alıyor. Ne yapabilirim?

Uykudan önce uykudan sonra

Gelişen teknoloji çocuklarımızı uykusuz bırakıyor. Özelikle bilgisayar ve televizyon karşısında geçirilen uzun saatler geç yatan ve sürekli atıştıran yeni bir nesil yaratıyor. Uykusuzluğun 8-12 yaş grubu çocuklarda kilo alımını yüzde 40 oranında artırdığı saptanmıştır. Ve aynı çalışma çocukların uyku saatlerinin 8 saatin altında kaldığını bildirmektedir. 5-12 yaş grubu çocukların günlük 10-11 saat uykuya ihtiyaç duydukları belirtilmiştir. Yapılan bu çalışma sonucuna göre ailelere aşağıdaki öneri ve uyarılar bildirilmiştir:

Okulda sağlıklı uykunun yararlarının öğretilmesi,

Düzenli-devamlı bir uyku programının gerekliliğinin vurgulanması,

Çocuk odalarını uykuya yardımcı şekilde düzenlemek,

Televizyon ve bilgisayarı yatak odalarından çıkarmak,

Kolalı ve benzeri kafeinli içeceklerden uzak tutmak.

niluferinceis@yasasinhayat.org
Yazarın Tüm Yazıları