Karikatürist Nehar Tüblek'i MİT nasıl evlendirdi?

SEMİH BALCIOĞLU'nun Memleketimden Karikatürcü Manzaraları'nda 40 karikatürcü ile ilgili 40 anı yer alıyor.

Anı deyince, sadece bireysel notları, izlenimleri anlamayın.

Çünkü Balcıoğlu, karikatürcü meslektaşlarını eleştiriyor, değerlendiriyor, bize anımsatıyor.

Bazı satırlar övgü dolu, bazı satırlar ise gerçeklerin ışığında kekremsi bir tat taşıyor.

Yazarların yaşamı üzerine çok az da olsa bilgiler edinebilirsiniz ama karikatürcüleri öğreneceğimiz kaynak yoktur.

Ben, birçok çizerin sanatçı kimliğini, özel yaşamını bu kitaptan öğrendim.

Belki de Memleketimden Karikatürcü Manzaraları'nı, nesnellikle öznelliğin sarmal bir yapı içinde, yazısıyla, çizgisiyle sunulduğu büyük bir salon diye nitelendirebilirim.

Kitapta bulunan birçok karikatürcüyü genç kuşağın tanıdığını sanmam. Üstelik onlardan örneklere de ulaşamazlar. Çünkü gazeteleri, dergileri taramak zorunda kalırlar, bu emeği de incelemeciler dışında kimse harcamaz.

Semih Balcıoğlu, Önsöz'de kitabını yazış açısını saptıyor:

‘‘Bu yazdıklarıma sevinenler de çıkacaktır, tabii kızanlar da. Bu da çok normal.

Ya herkes mutlu olsa ya da herkes kızsa, böylesi daha mı iyi olacak yani? Elbetteki hayır.

Böyle bir çalışma olmasaydı, Mıstık'ın Darülaceze'deki ilk gecesini, Nehar Tüblek'e yıllar sonra nasıl evlenme izni çıktığını, Altan Erbulak'ın tavandaki ayak izlerini, Oğuz Aral'ı Osman Karaca'nın ağzından nerede okuyacaktınız?...’’

Balcıoğlu,
aile ortamından, öğrenim günlerinden, günlük yaşamından başlayarak bir karikatürcünün bütün dünyasını bize yaşatıyor.

Karikatürcülerin eserlerini gördükten sonra, yazılanlarla çizilen arasında akrabalık arama girişiminde bulunuyorsunuz.

Karikatürümüzün öznel tarihi, sözü, sizin de okuduktan, seyrettikten sonra katılacağınız bir yargı. Bir sanatçı için, hayatı-sanatı-eserleri tipindeki kitaplar bana itici gelir.

Oysa ben onu, yaşayan yanıyla, yücelikleriyle, zaaflarıyla öğrenmek isterim. Semih Balcıoğlu da bu yöntemle, bu anlayışla yazmış.

Anılarla süslenince, bir öykü tadında okunan ürünler ortaya çıkmış.

Bence Türk karikatürünü, karikatürcüsünü tanımak için okumanız gereken bir kitap. Belki sevdiğiniz karikatürcülerden bazıları hakkında övgülere rastlayamayacaksınız, bazen de niye beğenmiyor ki, diyeceksiniz.

Sanırım Semih Balcıoğlu da bu tepkiyi istiyor ve bunu göze alarak bu hoş kitabı yaratmış.

Sivrilikleri, farklılıkları, öfkeleri, övgüleri olmayan bir portre kitabını kim okur?


Matbaa onu bekliyor

Oğuz Aral bağlama çalıyor

Osman Karaca anlatıyor:

Osman Abi, Yeni Sabah'ın genel yayın müdürü. Oğuz Aral'ın çalıştığı zamanlarda bu görevde.

‘‘Oğuz, bize bant çiziyor, sayfalar hazır, tam kalıba gideceğimiz zaman birisi gelir.

Osman Bey, Oğuz'un bantı yok.’’

Nerede Oğuz?

‘‘Efendim, Sivas’tan bir áşık gelmiş, ondan saz dersi almaya gitmiş.’’

O günü özür -mözürle geçiştiririz. Gene aynı hikáye.

Nerede Oğuz?

‘‘Feriköy'de siyah kuşaklı bir karateci varmış, ondan karate dersi almaya gitmiş.

Gene nerede Oğuz?

‘‘Kasımpaşa Güreş Kulübü’ne gitmiş, güreş dersi alıyormuş.’’

Çok çektirdi Oğuz bana diyor, Osman Abi.


Süleyman Seba araya girince


Nehar Tüblek'in hayatında iki insan var.

Biri ablası, diğeri de Yugoslavya'dan akrabası olan öğretmen İhsan Hanım. Nehar Tüblek, Beşiktaş'ta yaşıyor.

İhsan Hanım'la evlilik bir türlü gerçekleşmiyor, çünkü abla bu evliliği istemiyor.

Yaş nerdeyse 60'a dayanıyor. İşi çözmek lázım.

Süleyman Seba, Nehar'ın çok eski ve samimi bir dostu. Görev olarak da MİT'in İstanbul'da çok üst düzey bir müdürü.

Seba, bu işe dayanamıyor, Nehar'a, ‘‘Ablaya söyle, yarın öğleden sonra ona özel olarak ziyarete geleceğim,’’ diyor ve geliyor.

‘‘Size,’’ diyor Seba, ‘‘Bu ziyaretimi MİT adına yapıyorum.’’

Abla şaşırıyor:

‘‘MİT, ülke çıkarları açısından Nehar'ın İhsan Hanım'la evlenmesinde büyük yarar görüyor; bu evliliğin bir an önce yapılmasından mutluluk duyacak.’’

Abla ne desin?

‘‘Memleket çıkarı öyle gerektiriyorsa, benim de buna hayır diyecek halim yok. Madem öyle, ben de bu işe tabii ki evet diyeceğim,’’ diyor.

Ve kangren olmuş bir olay da bu şekilde zekice tatlıya bağlanıyor.


DOĞAN HIZLAN'IN SEÇTİKLERİ


Erotik ve milliyetçi bir ikon: Karaoğlan Levent CantekOğlak Yayıncılık

Gülriz'in Mutfağından Gülriz SururiDoğan Kitap

Size Ölmeyi Emrediyorum!Edward J.EricksonKitap Yayınevi

Tienanmen'de İsyan Shan SaCan

Kemal Tahir'in Sohbetleri İsmet BozdağYaba

Yazarın Tüm Yazıları