Kapı nasıl kırılır

Güncelleme Tarihi:

Kapı nasıl kırılır
Oluşturulma Tarihi: Aralık 28, 2001 00:00

JOSHUA Piven ve David Borgenicht'in ‘‘Berbat Durum Senaryoları’’ adlı kitapları dışarıda yayınlandığında büyük ilgi görmüş, gazeteler kitaptan alıntılar yapmış, ortalık bayağı şenlenmişti.Kitap, bir süre önce Güneş Tokcan'ın çevirisiyle dilimizde de yayınlandı. Normalde bu tür kitaplarla işim olmaz diyeceğim ama bu tür kitaba da pek rastlanmadığından yalancı durumuna düşeceğim.‘‘Berbat Durum Senaryoları’’nın sayfalarını karıştırmaya başladığımda ilk tepkilerim ‘‘Yok deve’’ ile ‘‘Haydi canım sen de’’ oldu.Mesela ilk bölüme bakalım: ‘‘Bataklıkta kayan kumlardan kendinizi nasıl kurtarırsınız?’’ Kardeşim, birincisi benim doğa ortamlarında işim olmuyor. İkincisi bataklık olduğunu bildiğim bir bölgeye hayatta gitmem. Üçüncüsü, haydi bir bataklık faciasının tam ortasına düştüm.O kitapta anlatılanları yapamam. Yok sırık alacakmışım, sırığı bataklığın yüzeyine yatıracakmışım, omurgama dik açıyla gelecek şekilde kalçanın altına yerleştirecekmişim...Ben bataklığa düşmüşüm... Bırak uygulamayı, bunları hatırlamam bile imkansız be! Bir de şu cümle içimi fena etti: ‘‘Eğer bir organınızı kayan kumlardan çekmeyi denerseniz, oluşan karşı vakum ile mücadele etmek zorunda kalırsınız. Iyyy!İkinci başlık ‘‘Kapı nasıl kırılmalı?’’ Buna sıradan bir Türk vatandaşı, ‘‘Kodum mu omuzu, kapıyı yerle yeksan ederim’’ olur. Fakat arkadaşlar tekmenin daha etkili olduğunu savunuyorlar ve ekliyorlar: ‘‘Nah böyle, kilidin tam üstüne vuracaksınız!’’ Hayatta pek kapı kırmadım, ama bir gün gerekirse, bunu aklımda tutacağım.Kitapta, potansiyel oto hırsızları için de eğitici bazı bölümler var. İlk bölümün adı ‘‘Otomobilin zorlanarak açılması.’’ Bayağı şekillerle filan destekleyerek, otomobil nasıl açılır gösteriliyor. Haydi otomobili açtın, nasıl kontak anahtarı uyduracaksın? Onu da düşünmüşler. İkinci bölümün başlığı da ‘‘Otomobile düz kontak yaptırmak.’’Arabayı arakladınız ve yola koyuldunuz. Canınız biraz artistlik yapmak istiyor. Kitap o konuda da yardımcı oluyor. ‘‘Otomobilinizle 180 derecelik hızlı bir dönüş yapmak’’ başlıklı bu bölümde bu atraksiyon adım adım aktarılıyor.‘‘Başka bir otomobile nasıl çarpılır’’ da enteresan. Gazı 40 kilometre hıza ulaşana kadar veriyorsun, sonra da gidip diğer otomobilin arka tekerleğine 90 derecelik açıyla (Nasıl ayarlayacaksan artık bilemiyorum) doburt diye bindiriyorsun. Peki bunu niye yapıyorsun? Hiiiç maksat arıza çıkartmak olsun.***Mesela yolda öyle yürüyorsunuz. Birden karşınıza kopmuş bir yüksek gerilim kablosu çıkıyor. Ne yaparsınız? Uzak durursunuz değil mi? Yazarlar da bunu tavsiye ediyorlar zaten. Allahım, yarabbim, tutup kenara çekecek halimiz yoktu herhalde. Ama yine de sağolun.Faydalı olabilecek birtakım bilgiler tabii ki bunlar. Mesela bir ‘‘Köpekbalığı nasıl uzaklaştırılır?’’ bölümü var. Favorilerimden. Köpekbalığı size saldırınca, siz de direkt buna saldıracakmışsınız. Köpek balığının canının en tatlı olduğu yerleri burnu ve solungaçlarıymış. Allah yarattı demeden ekleştirecekmişsiniz.Bakın arkadaşlar, Jaws'ı seyrettiğimde küçük sayılacak bir yaştaydım. Bugün havuza girerken bile ‘‘dın dın dı dın-dın- dın dı-dın’’ diye Jaws müziğini mırıldanırım. Ve hálá paranoyak stil yüzerim. Her türlü tedbire rağmen bir köpekbalığıyla karşılaşırsam, büyük ihtimal ‘‘Buyrun bu salak bedeni afiyetle gövdeye indirin köpekbalığı bey’’ derim herhalde.Dağ aslanıyla karşılaşınca paltonuzu açarak kendinizi daha büyük göstermenizi tavsiye ediyorlar. Yanınızda çocuk varsa, kucağınıza alarak daha iri gözükmeye çalışacakmışsınız. Yanımda bir çocukla dağ aslanıyla karşılaşırsam çocuğu tabii ki kucağıma alırım ve herhalde aslana doğru uzatırım.Timsah saldırısı sırasında hayvanın gözünü örtmek gerekiyormuş. Ben bir timsahın gözlerini örtecek kadar soğukkanlı kalabilirsem, yani düşüp bayılmamışsam filan zaten havada karada harcarım onu. Bu enteresan kitapta, nefes borusu açma ameliyatının (Trakeotomi), otomobilde bebek doğurtmanın yöntemleri bile var. Hatta abartıp, ‘‘Uçak nasıl yere indirilir’’i bile anlatıyorlar.Enteresan ve komik birşeyler okumak isterseniz, takılın. Ama bence en iyisi oturun oturduğunuz yerde ve belaya bulaşmayın.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!