Kanyon mükemmel

Üç de değil, aslında beş...

Mecidiyeköy’deki Profilo’yu, oradan yürüyerek bile gidebileceğiniz bir süre önce açılan Cevahir’i de bu listeye eklemek lazım.

Günün yarısını Levent’te geçiren biri olarak şunu söyleyebilirim; Cevahir ve Profilo değil ama Kanyon’un açılışından Akmerkez ve Metro City’nin etkileneceği kesin.

Bu etkilenme müşteri kaybetmekten çok imaj açısından olacaktır.

Çünkü bölgedeki iş merkezleri, yarın öbür gün buraya Dubai Towers’ın da eklenecek olması, üç alışveriş merkezine de yetecek müşteri potansiyeli yaratıyor.

Metro City’nin en büyük dezavantajı Kanyon’a yürüyüş mesafesinde yakın olması.

Metro City’nin 300 metre ilerisi Kanyon!

Özellikle ilk aylarda meraktan insanlar Kanyon’u tercih edecektir.

Akmerkez’in en büyük handikapı ise elindeki ’sosyetik’ imajını kaptırmak olacak.

Çünkü Kanyon, mimarisiyle, mağazalarıyla, restoranlarıyla bu imajı 10’la çarpıyor.

* * *

Açılış günü akşamı Kanyon’daydım.

Sadece davetlilerin alındığı ilk gün, sakin sakin bütün katları gezme, restoranlara göz atma fırsatımız oldu.

Sadece İstanbul’da değil, Avrupa ve Amerika’da bile göz kamaştıracak düzeyde bir alışveriş merkezi olmuş Kanyon...

Üstü açık, mimarisi bir kanyon şeklinde tasarlanmış olan alışveriş merkezi, klasik kapalı alışveriş merkezi konseptiyle sokakta alışveriş yapma duygusunu birleştiriyor.

Kışın Kanyon’un orta yerine yağmur, kar yağarken ıslanmadan alışveriş yapılabilecek.

Kanyon en büyük sükseyi ise Türkiye’ye ilk gelen markaları ve birbirinden şık restoranlarıyla yapacak.

İngilizler’in ünlü markası Harvey Nichols, üç katlı mağazasını henüz açmamış.

Açılınca Kanyon’un havası iyice değişecektir.

Sadece İtalya’da üretim yapan Furla’ya dikkat, gerçekten iyi çanta tasarlıyorlar. Bizde de kadınlar kapısında kuyruk olacaktır.

Mandarina Duck, Intersport, Guess Accessories’in de Türkiye’deki ilk mağazaları Kanyon’da.

* * *

Daha ilk gününde ziyaretçi profiliyle Nişantaşı ve Akmerkez sakinlerinin yeni gözdesi olacağını gösterdi Kanyon...

Birbirinden şık kadınlar Kanyon’un restoranlarında ve mağazalarındaydı.

Gezerken keyif aldığınız, İstanbul’da olmasından gurur duyduğunuz bir alışveriş merkezi Kanyon...

Başta Eczacıbaşı ailesi olmak üzere, emeği geçen herkese tebrikler...

Restoranlar

Açılış günü akşamı Kanyon’da restoranlara da göz attık.Hepsi birbirinden şık...

Mesela bizimkilerden Konyalı, mutfağı ve ahçıları dışarıdan görülen öyle bir restoran dekore etmiş ki, mükemmel.

Buzz’un akşam buluşmaları için güzel bir barı var...

İlk kez Türkiye’ye gelenler arasında ünlü Çin restoranı Hakkasan, Kanyon’un gözdelerinden olacak.

Fransızca ’günlük ekmek’ demek olan Le Pain Quatidien’in buğday rengi ağırlıklı dekorasyonu gözalıcı.

Dondurmacı Haagen Dazs, kahveci Segafredo yurt dışındaki örnekleriyle aynı.

McDonald’s bile farklı Kanyon’da.

Dünyada ilk kez self servisin yapılmadığı, garsonların hizmet ettiği bir McDonald’s bu!

Kanyon’un restoranları da en az mağazaları kadar çok konuşulacak.

Wagamama’da ünlüler

Kanyon’un ilk gününde, Türkiye’de ilk şubesini açan Wagamama’da yedik akşam yemeğini.

Noodle ustası olan ve adı ’yaramaz çocuk’ anlamına gelen Japon restoranında yemekhane düzeninde, uzunca masaların başında oturuluyor.

İlk gününden daha ünlülerin akınına uğramış. Sol çaprazımda Zeynep Tunuslu, restoranın sloganı "positive eating+positive living"e uygun mutlu mesut tek başına noodle yiyordu.

Sağ tarafta ise Zuhal Olcay son derece neşeli şekilde, Londra’dan iyi bildiği Wagamama’da menüye bile bakmadan sipariş verdi.

Wagamama merkezin gönderdiği ve işler yoluna oturana kadar Kanyon’da çalışacak olan yurt dışından gelen dört yabancı görevli var.

Farklı dekorasyonu, iyi ekibiyle, kendine özgü yemek kültürüyle (masadaki herkese aynı anda servis yapma gibi bir kuralları yok, pişen yemek anında geliyor, bıçak servisi yapılmıyor, sigara içilmiyor) Wagamama’yı çok beğendim ben. Kanyon’da ilk uğrayacağınız adreslerden biri olmalı...