Kadınlar unutmaz!

Haluk Bilginer’den on numaralı saptama! Doğrudur, unutmaz.

Erkekler, şunu anlamaz: Kadında yarattığın kalp kırıklığını onarmanın bir yolu yok.
Onardığını, ilişkini toparladığını sandığın anlar olacak ama testi, vazo, cam ya da o her neyse kırılınca, onu bir daha eski haline sokamayacaksın.
Bir kere, parçaların hepsini bulamayacaksın.
Bulsan da bir kere şangırdamış bir cismi eski haline döndüremezsin, bunu kafanın bir kenarına yazacaksın.
şimdi böyle yazınca sanki erkeklere parmak sallıyormuşum gibi oldu ama hayır, sadece basit bir gerçekten bahsediyorum.
Peki neden toplanmıyor bu kırıklar?
Çünkü kadın beyni o parçaların tekrar yapışmasını engelleyen bir sıvı üretiyor cicim.
Sen hatanı kabul etsen, yerlerde sürünsen, pipini kessen ve kadına “Bundan sonraki ömrümüz barış ve refah içinde geçecek yavrum” desen ve onu ikna etsen, her şey yolunda gidiyormuş gibi görünse, senin ruhun duymaz ama salgılanır o sıvı.
İstediğin kadar yapıştırıcı sür, kadın beyninin ürettiği o sıvının molekülleri, yapıştırıcının tutmaması için can havliyle titreşecektir.
Sebebi belli: Kadın beyni, kendini korumak için çalışmaktadır.
Üstelik sen tutkallamaya çabalarken, testi, bir öncekinden daha kötü dağılacaktır.
Çünkü o hafıza fabrika gibi çalışır.
Sadece çalışsa iyi; o sıvının paranoya, şüphecilik gibi özellikleri de vardır.
ıyi ki de vardır!
Çünkü adam “hah, tamam, artık her şeyi yoluna soktum” dediği anda gözlerini yuvarlamaya başlar.
Bir kere yapan adam bir daha yapar.
Aslında ben diyorum ki, şu hayatta her şeyin sebebi kadın hafızası.
O yüzden sevgili erkekler, dikkatli davranınız.
Testinin toplanmayacağını artık biliyor olmalısınız.
Sizin sonra hatırlamayacağınız “küçük” hatalarınız kadınların beyin kıvrımlarının içinde özenle saklanmaktadır.
Bu bilgiyi alınız, kulağınıza küpe diye takınız.

Afişe itirazım var
/images/100/0x0/55ea7c1df018fbb8f8830383
Tuna Kiremitçi’nin filmi Adını Sen Koy’u merakla bekliyorum.
Bakalım aşk meseleleri bir erkeğin hayatını nasıl etkiliyormuş, görelim.
Kadın ve aşk konuşmak, kadın odaklı aşk hikayesi okumak-izlemek konusunda kendime bir tatil verdim, dolayısıyla bu konularda bir erkeğin hikayesini izlemekten çok hoşlanacağım, eminim...
Umarım bu film “erkek ve aşk” temalı yapımlara yol açar.
Bir tek filmin afişine itirazım var çünkü çok güzel olmakla birlikte ne zaman görsem Trainspotting’in afişini hatırlıyorum.
Siyah beyaz fotoğraflanmış film kahramanları, yan yana dizilmiş durmaları, Trainspotting turuncusu, fontlar ve genel tasarım... Çok benziyor.
Güzel bir afiş ama bana başka bir filmin afişini anımsatmasını istemezdim.
Turuncu yerine başka bir renk kullanılsaydı böyle bir algı oluşmayabilirdi.
Yazarın Tüm Yazıları