Kadınlar erkekliğin ispatı için kullanılmamalı

Michael Kaufman, cinsiyet eşitsizliği ve demokrasi hakkında altı kitabın yazarı, Beyaz Kurdele Kampanyası’nın kurucularından.

Beyaz Kurdele, kadınlara yönelik şiddeti durdurmak üzere erkekler tarafından yürütülen en büyük organizasyon. Erkekler, erkeklerin eğitimi yoluyla kadınlar için çalışıyor.
Kaufman, bilinç yaratmak üzere bugüne kadar tam 49 ülke dolaştı, Birleşmiş Milletler, hükümetler, sivil organizasyonlar nezdinde konuşmalar ve atölye çalışmaları yaptı. /images/100/0x0/55ea8a89f018fbb8f886b5d0
Hürriyet’in Aile İçi Şiddete Son Kampanyası’nın geçen kasım ayında İstanbul’da düzenlediği uluslararası konferansın en popüler konuşmacılarındandı. En ilgi gören atölye çalışması onunki oldu. Erkeklerin kadınlara ve çocuklara neden şiddetle yaklaştığını, erkekleri de irdeleyerek ve bir çeşit kurban gibi görerek anlatıyor, bu soruna karşı mücadelede de asıl onları kazanmak gerektiğini savunuyordu.
Kaufman Mart ayında bir kez daha Türkiye’ye gelecek ve atölye çalışmaları yapacak. Yeni ziyareti öncesi kendisiyle küçük bir söyleşi yaptık.

Ailede paranın denetimi sadece erkeğin elindeyse bu da finansal şiddettir

Son 50 yıldır hep kadının değişen sosyal statüsünden konuşuldu. Çalışmaya, kendi paralarını kazanmaya, dolayısıyla giderek özgürleşmeye başladıklarından bahsedildi. Peki tüm bu süreçten erkekler nasıl etkilendi?
- Bu durum, erkekleri pek çok farklı yönden etkiledi. Benim gibi bazıları, kadınlardaki değişimi yürekten destekliyor. Kızlarımızın şiddetten uzak ve özgür olmalarını istiyoruz. Eşlerimizin yaptıkları iş karşılığında adaletli ücretler almalarını savunuyoruz. İnsan haklarına ve elbette kadın-erkek eşitliğine inanıyoruz. Bununla birlikte bazı erkekler de kendilerini tüm bu değişim nedeniyle tehdit altında hissediyor. Erkeklikleri hakkında güvensizler ve gerçek bir erkek olabilmek için kadınlar üstünde güç sahibi olmaları gerektiğini sanıyorlar.

Kadına yönelik şiddet denen şeyi tanımlar mısınız? Çünkü tek bir tokatın şiddet olup olmadığını tartışanlar var.
- Kadına yönelik şiddetin farklı biçimleri var. Fiziki şiddete ek olarak cinsel istismarı da içeriyor bu tanım. Cinsel saldırıların çoğu erkek arkadaş ya da eşler tarafından gerçekleştiriliyor. İş yerinde, okulda ya da sokakta cinsel taciz (uygunsuz espriler, rahatsız edici bakışlar veya yorumlar dahil), ‘stalking’ denen saplantılı takip etme hali, kadın ve çocuk ticaretiyle bazı ülkelerde uygulanan kadın sünneti de şiddet kapsamında. Şiddetin ayrıca duygusal yönü var, bir insanı kontrol altında tutmaya çalışmak da şiddet. Sonra finansal şiddetten de bahsetmek lazım; ailede paranın yönetimi tamamen erkeğin elindeyse, bu finansal şiddettir.

Şiddetin nedenlerine göre ülkeler gruplara ayrılıyor mu?
- Farklı ülkelerde şiddetin farklı isimleri ya da bahaneleri olabilir. Örneğin buna ‘namus cinayeti’ adını takabilirsiniz. Ama aslında sebep her yerde aynı; birkaç faktörün bileşiminden oluşuyor:

* Bazı erkekler buna hakları olduğunu düşünüyor.
* Pek çok ülkede kadını koruyacak yeterli yasa yok; varsa da bunu düzgün uygulayacak polis teşkilatı veya adalet sistemi yok. Bu ülkelerde şiddet, kabul edilebilir bir şey.
* Daha önce dediğim gibi bazı erkekler, erkekliklerinin ispatı olarak kadınları domine etmeye çalışıyor.
* Pek çok erkeğin kendisi şiddete maruz kalmış; özellikle de çocuk yaşlarda. Bununla baş edemeyenler şiddeti tekrar ediyor.
* Bazıları duygularını uygun ifade etmeyi öğrenememiş. Üzüntü, kırılma, korku ve öfke gibi duygulara kapıldıklarında şiddet ortaya çıkıyor.
Şiddet gösteren erkeklerin de aslında birer kurban olduğunu savunuyorsunuz...
- Şiddet gören kadınlar asıl kurban. Ancak ilişkilerinde şiddete başvuran erkeklerin çoğu duygusal problemler yaşıyor. Bu zararlı davranışa son vermek için destek ve yardıma ihtiyaçları var. Bu erkeklerin çoğu da çocukluğunda şiddete maruz kalmış kurbanlar. Ya da annelerinin babaları tarafından dövüldüğüne şahit olmuşlar. Bu bir çocuk için çok travmatik bir deneyim. Elbette bunlar yaptıklarının mazereti olamaz.

İYİ ADAMLARI NASIL TANIRIZ

Kurucusu olduğunuz Beyaz Kurdele Kampanyası iyi adamları göreve çağıran bir organizasyon. Ellerini taşın altına koymalarını istiyorsunuz. Peki iyi adamlar kimler? Nasıl tanıyacağız onları?

* Onlar kadınlara tamamen saygı duyan erkekler. Özgürlüklerine, katılmasalar bile kararlarına, cinsel tercihlerine...
* Çevrelerindeki kadın ve erkeklerin fikirlerini, hissettiklerini dinlerler
* Kadınların yaptıklarını, paralarını nasıl harcadığını, kimlerle görüştüğünü kontrol etmeye çalışmazlar
* Çocuklarıyla ilgilenmek konusunda eşleri kadar sorumluluk sahibi olduklarını bilirler
* Eşlerine karşı asla şiddete başvurmazlar
* Çocuklarına karşı asla şiddete başvurmazlar
Yazarın Tüm Yazıları