Kabine toto

ADALET BAKANI Nimet Çubukçu neden olmasın? Ne yani? Kadınların hep "Kadından Sorumlu Bakan" yapılması, ilahi buyruk gereği mi? Madem Meclis’te kadınların sayısı ikiye katlandı, o halde Nimet Çubukçu çapında bir kadına şöyle ele avuca gelir bir bakanlık görevi verilemez mi? Hadi diyelim ki bu iş için vakit erken... O zaman Nur Vergin hocamızın tabiriyle "Sempatik bir taşralı" olan Burhan Kuzu Hocamız ne güne duruyor? Adalet Bakanlığı koltuğunu o doldursa... Cemil Çiçek ne olacak diye mi soruyorsunuz? "Meclis Başkanlığı" gibi bir görev Cemil Çiçek’e yakışmaz mı?

İÇİŞLERİ BAKANI Geçen gün "Ankara’da neler olup bittiğiyle ilgili dehşetengiz bilgilere sahip" bir arkadaşıma, "Madem Bülent Arınç dinleniyor, neden Abdülkadir Aksu da dinlenmesin?" diye sordum... Arkadaşım önce "Sen de amma safsın" der gibi baktı, ardından da ekledi: "İki kişiden birinin oyunu alabilmiş Tayyip Erdoğan bile Aksu’yu bakanlık koltuğundan alamaz." Tam işin sırrını soracaktım ki vazgeçtim... Çünkü "Derin Ankara / Dosyalar / İlişkiler" konusunda bir nutuk dinlemeye kendimi hiç hazır hissetmiyordum.

MİLLİ EĞİTİM BAKANI Ben diyorum ki: Güneydoğu’da AKP oylarının artmasında büyük katkısı olan Hüseyin Çelik terfi ettirilse... Ve Milli Eğitim Bakanlığı görevine Mehmet Sağlam getirilse... Düşünsenize: YÖK ile YÖK’ün dilini iyi bilen eski bir YÖK başkanı mücadele ediyor. Acayip şenlikli olmaz mı?

BAŞBAKAN YARDIMCISI Bu konuda fazla söze gerek yok: Galiba "Gitti Latif abi / Geldi Ertuğrul Bey" olayını yaşayacağız...

MALİYE BAKANI Televizyonda izledim: Unakıtan Ailesi Eskişehir sokaklarında propaganda çalışması yapıyordu. İşte tam bu sırada Ahsen Hanım, eşine "Maliye Bakanı! Hey Maliye Bakanı... Biraz baksana" diye sesleniyordu... Eşinin mevkiini bu derece içselleştirmiş Ahsen Hanım’ın kalpten gitmesini kim ister? Kemal Abi görevine devam etmelidir.

DIŞİŞLERİ BAKANI Bu bakanlık Erbakan’ın deyişiyle "dişi çıkmamış bir çocuk"a teslim edilmelidir... Bir olgunluk abidesi olan Yaşar Yakış’ın yol açtığı facialara yakından tanıklık etmiş bir ulusun çocuğu olarak "Ali Babacan bu işin hakkından gelir" diyorum.

ORMAN VE ÇEVRE BAKANI Osman Pepe bugünlerde Deniz Baykal’a ne kadar dua etse azdır... Çünkü Baykal, "Orman Bakanı’nın oğlunun üzerinde 600 daire var" iddiasını ortaya atarak, Tayyip Erdoğan’ın Osman Pepe’ye sıkı sıkıya sarılmasına yol açmıştır. Eğer böyle bir gelişme olmasaydı belki de Osman Pepe kabine dışı kalacaktı.

KÜLTÜR BAKANI Eğer olumsuz bir imajdan bir sempati halesi yaratmak mümkün ve geçerli ise Atilla Abi göreve devam eder. Yok, Tayyip Bey şu meşhur "Uyuyan Bakan" takılmalarına kafayı taktı ise o zaman işin rengi değişir. Peki Atilla Abi giderse kim gelir? Vallahi benim gönlüm hem şair, hem gazeteci Mehmet Ocaktan ile meşguldür. Ancak benim gönlümün meşguliyeti ile Tayyip Bey’in gönlünün meşguliyeti arasındaki muazzam farkın farkındayım... Kısacası galiba şöyle bir şey olacak: Ya Atilla Abi devam edecek ya da Haluk Özdalga o koltuğa oturacak.

SAĞLIK BAKANI Bütün kabine değişse bile Recep Akdağ değişmemeli... Çünkü AKP’nin başarısında rol oynayan üç önemli icraatın biri sağlıkta yaşanan devrimdir ve bu devrime Recep Akdağ imza atmıştır.

ULAŞTIRMA BAKANI Seçim öncesi çıktığım yurt gezisinde gördüm ki Binali Yıldırım, "duble yollar" ile örmüş anayurdu dört baştan... Madem öyle şimdi o talihsiz tren kazasını falan anımsamanın hiç de sırası değil... Ayrıca Binali Bey hiç de yorulmuşa benzemiyor.

MİLLİ SAVUNMA BAKANI Eğer "seyreyle gümbürtüyü" gibi bir yaklaşım söz konusu olacak ise bu göreve Zafer Üskül hocamız getirilir... Ardından da ortaya çıkması olası o yaman gümbürtü seyredilir... Yok "İdare-i maslahata devam / Ortalığı karıştırmaya gerek yok" falan deniliyorsa... O zaman benim de aklıma Vecdi Gönül’den başka bir isim gelmiyor.

DİYANET’TEN SORUMLU BAKAN Bence din ve diyanetle kendi arasında bir ilgi kurulmasından pek hazzetmediğini düşündüğüm Mehmet Aydın hocamıza daha fazla işkence yapılmamalı ve hocamız derhal bu görevden alınarak daha "alengirli" bir bakanlığa kaydırılmalı... Yerine ise Alevi yazar Reha Çamuroğlu getirilmeli... Böylece hem "Alevilerin Diyanet’teki temsil sorunu" adı verilen o kadim sorun çok tuhaf bir durum almış olur, hem de okkalı bir ezber bozulur... Hani insanın bazen olmayacak duaya amin diyesi gelir ya, benimki de işte o hesap...

SANAYİ VE TİCARET BAKANI BAKANI Ankara Sanayi Odası Başkanı iken politikaya atılan Zafer Çağlayan herhalde bu makamın sahibi olacak... Hem de tartışmasız bir şekilde...

KADINDAN SORUMLU BAKAN Medya böyledir işte... Birini batırmaya çalışırken çıkarır... Ya da birini çıkarmaya çalışırken batırır... Okan Bayülgen’in o tarihi "Özlem siyasette yeni" cümlesi ve o cümleye Özlem Türköne’nin gösterdiği tepki işte böyle bir duruma yol açmıştır. Yani artık Özlem Türköne olgusu diye bir şeyden söz edebiliyoruz... Bu çerçevede benim "Bir de şu rüya gerçek olsa" kabilinden bir dileğim var: Okan Bayülgen’e inat Özlem Türköne bakan yapılsa... Ve Özlem Hanım, "Bakan" sıfatıyla "Makina"ya çağrılsa... Okan Bayülgen de "Sayın Bakan" falan diyerek Türköne’yi ağırlasa... Ne eğlence olur ama!

TARIM BAKANI Yalın gerçek şudur: Giresun ve Ordu gibi illerimizde fındık konusunda isyan eden fındık üreticileri oylarını AKP’ye yağdırmışlardır... O halde fındık konusunda adı kötüye çıkmış Cüneyd Zapsu’nun bu göreve getirilmesine kim ne diyebilir ki? Teklif ediyorum: Zapsu dışardan Tarım Bakanı yapılsın... Böylece hem AKP’nin Karadeniz oyları daha da artar, hem de Zapsu’nun büyükelçilerle falan beyaz yaramazlıklar yapmasının önüne geçilir.
Yazarın Tüm Yazıları