Jet gibi devlet çarkı!

MESUT Çağlar Bozoğlu, 28 Mart 2004 yerel seçimlerinde AKP’nin Çankaya Belediye Başkan adayı idi. Çankaya kalesini düşürmek ve CHP’nin elinden almak AKP için çok önemliydi. Ama olmadı. Umutları bir başka bahara kaldı.Mesut Çağlar Bozoğlu müteahhit. Bozoğlu İnşaat Taahhüt ve Ticaret şirketinin sahibi. Başkan adayı olduğunda, seçim öncesinde cebinden çok büyük paralar harcadı. Şimdi gelelim olayımıza. Başbakanlık Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü geçen yılın sonlarında İzmir’de yapılacak Halkapınar kapalı spor salonu için müteahhit firmalardan teklif istenmesine karar veriyor. İhale yok. İş pazarlıkla verilecek! 14 firmadan teklif istenecek!İhale Komisyonu kararından aynen yazıyorum: ‘İhale usulü: Pazarlık usulü. (İlansız.)’* * *Bundan sonraki tarihlere lütfen dikkat ediniz. Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin 14 firmadan teklif istenmesine 3 Kasım 2004 günü olur veriyor.İhale Komisyonu tam bir hafta sonra -10 Kasım’da- toplanıyor. Davet edilen firmalardan 7 zarf gelmiş. Bazısı teşekkür etmiş, bazıları yeterli görülmemiş. Geriye 2 firma kalıyor. Bunlar arasında Bozoğlu şirketinin 27 trilyon 590 milyar Törkiş liralık (artı KDV) teklifi İhale Komisyonu tarafından uygun görülüyor! Devlet çarkının yavaş döndüğünü söyleyenler utansın! Korkunç bir hız! Bir hafta içerisinde firmalara davet mektupları gönderilmiş! Firmalar şartnameyi okuyup incelemiş! Sonra teklif hazırlayıp göndermişler! Az buz değil, KDV dahil yaklaşık 30 trilyonluk iş. Bu kadar hız olamaz demeyin! Bal gibi olur. Bir kalemde 7 trilyon lirası da avans! Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin davet mektuplarının yazılması için 3 Kasım 2004 günü olur vermişti. Bunca iş jet hızıyla bitiriliyor! Her şey tamam! İhale Komisyonu 10 kasım günü toplanıyor. İş aynı gün AKP Çankaya adayı Bozoğlu’nun firmasına veriliyor. Belgenin altında Gençlik Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay’ın da imzası var. Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin ise ertesi gün olurunu imzalıyor. Oh ne güzel, hayırlı uğurlu olsun!Peki ama bu 30 trilyonluk iş sadece 7 gün içerisinde nasıl kotarıldı? Nasıl bağlandı? Bu süre içerisinde firmalardan nasıl teklif alındı? Firmalar şartnameyi nasıl inceledi? Uygun görülen sadece 2 firma arasında pazarlık nasıl yapıldı? Hangi fiyattan hangi fiyata nasıl inildi? Sakın yanlış anlamayın, bu yazıyı ‘devlet çarkındaki bu olağanüstü hıza duyduğum hayranlık’ nedeniyle yazıyorum! Allah sevdiği kullarına bir kapıyı kaparsa, öbür kapıları açar. Yerel seçimde cepten çok büyük paralar harcayan, ancak seçilemeyen AKP’nin Çankaya adayı Mesut Çağlar Bozoğlu ve firmasına Allah daha nice kapılar açsın, nice bol kazançlar ihsan eylesin. Amin. TÜBİTAK AYIBI TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu) AKP tarafından ele geçirildi. AKP kadroları bu bilim kuruluşuna da yerleşti. Şimdi kendilerinden olmayan geçmiş kadroları taciz etmek, rahatsız etmek gerekiyor. O halde yapmalı? Gerekçe bulup onları mahkemeye vermeli! TÜBİTAK’ın bugünkü iktidar tarafından işbaşına getirilen yönetimi de aynen böyle yaptı. Kurum’un eski başkanları ve yöneticileri olan, ya da yapılan bilimsel araştırmalara katkıda bulunan bilim adamlarına ‘fazla para ödendiği’ gerekçesiyle 28 bilim adamı ve yönetici hakkında 4 trilyonluk tazminat davası açıldı.Dava edilenlerin büyük bölümü üniversite hocası profesörler. İçlerinde Erdal İnönü, Tosun Terzioğlu, Namık Kemal Pak, Tuncay Birand, Tuğrul Tankut, Kemal İnan, Atilla Karaosmanoğlu gibi saygın isimler var.Ayıptır ayıp. Particilik bu ülkede bu aşamaya geldiyse, parti hırsı gözleri böylesine bürüyüp bilime kadar indiyse, yazıklar olsun.