İsviçre’deki paralar (2)

- Bilgi değişimi anlaşmasının da bulunmadığını, yazmıştık.

Özellikle Varlık Barışı yönünden önem taşıyan bu konuyla ilgili olarak, Maliye Bakanı ve Bakanlık birer açıklama yaptılar.

Açıklamalarda özetle, 3-4 Kasım 2009 tarihinde yapılan müzakereler sonucu, uzlaşma sağlanan bir anlaşma metninin 4 Kasım 2009 tarihinde Bern’de parafe edildiği ve bu anlaşma metnine göre, bilgi değişiminin mümkün olabileceği belirtiliyor.

YÜRÜRLÜKTE DEĞİL

Açıklamaları okuyup “Anlaşma var mı yok mu?” diye kafası karışan okurlarımız için kısa bir açıklama da biz yapalım.

Anayasa’nın 90. maddesine göre çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları, iki ülke parlamentosu tarafından onaylandıktan sonra, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giriyor.

Bugün itibariyle;

- Türkiye ve İsviçre parlamentoları tarafından onaylanmış, bir çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması yok.
- Resmi Gazete’de yayımlanmış, böyle bir anlaşma da yok.

- Maliye Bakanlığı’nın (www.gib.gov.tr) sitesinde de “Yürürlükte Bulunan

Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmaları” listesindeki 70 ülke arasında İsviçre yer almıyor.

Bu duruma göre, Türkiye ile İsviçre arasında, “Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması” yürürlükte değil.

Parafe edildiği belirtilen “Double taxation agreement” yani çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması, İsviçre ve Türkiye parlamentolarınca görüşülüp onaylandığı takdirde yürürlüğe girecek. Nitekim 22 Mayıs 2008’de de İsviçre ile benzeri bir anlaşma parafe edilmiş ancak onaylanmamıştı.

4 Kasım’da parafe edilen anlaşma ile ilgili olarak İsviçre Federal Finans Departmanı’nca yapılan basın açıklamasında da; “Anlaşma yalnızca parafe edilmiştir. Anlaşmanın yürürlüğe girebilmesi için öncelikle imzalanması ve daha sonra iki ülkenin parlamentolarınca onaylanması gerekir” denilmektedir.

NE YAPMAK GEREKİYOR?

Varlık Barışı Yasası, bu yılın bitiminde sona eriyor.İsviçre ya da başka ülkelerde parası olanlar, yazılı açıklama ya da basın açıklamasına değil, yasaya göre hareket etmek istiyorlar. Maliye Bakanlığı’nın basın açıklamasında “Bankalardan alınacak belgelerin, bilgi değişiminde bulunan ülkelerden alınıp alınmamasının önemi bulunmamaktadır” deniliyor. Bu açıklamadan, offshore ülkelerden gelecek paraların da varlık barışı kapsamında kabul edileceği anlamı çıkıyor. Oysa, yasa metni ve ilgili tebliğden bu tür bir yorum çıkmıyor.

Varlık Barışı ile ilgili mevcut yasa ve ilgili tebliğ, daha önce örnekler vererek açıkladığımız gibi, kafaları zaten karıştırmıştı. Basın açıklaması kafaları iyice karıştırdı.

Acilen bir yasa değişikliği yapıp;

1. Yurtdışından getirilecek paraların, hangi ülkelerden ve nasıl getirilebileceği, “kanaat verici belge”nin ne olduğu ve “tasdik” durumu, yasada net olarak belirtilmeli.

2. Vergi incelemesinde, varlık barışı kapsamına girecek yıllara, 2008 yılı da dahil edilmeli

3. 19 Haziran 2009 tarihinden itibaren vergi incelemesine alınanlara sağlanan, varlık barışından yararlanma olanağı, bu tarihten öncesine de sağlanmalı.

Bütün bunlar yapılır, bir tebliğ ile de sade vatandaşın dahi anlayabileceği basit açıklama ve örneklerle, bir tebliğ yayımlanırsa,�yurtdışı ve yurtiçi
beyanlarda, patlama olur.