İstismar sanığı öğretmenin beraatı "istinaf"tan döndü

Güncelleme Tarihi:

İstismar sanığı öğretmenin beraatı istinaftan döndü
Oluşturulma Tarihi: Ocak 19, 2017 12:31

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi (istinaf) 17. Ceza Dairesi, öğretmen sanık hakkında kız öğrencisine "çocuğa karşı basit cinsel istismar"da bulunduğu iddiasıyla yargılandığı ilk derece mahkemesinin verdiği beraat kararını bozarak sanığın "çocuğa cinsel istismar" suçunu kız öğrencisine karşı ve birden fazla kez işlediği gerekçesiyle 16 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılmasına hükmetti.

Haberin Devamı

Sanık Niyazi G. (57) hakkında İstinaf Mahkemesi 17. Ceza Dairesinde görülen davanın duruşmasına sanık ve avukatı Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesi salonundan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) yöntemiyle katılırken, mağdur çocuğun babası E.S. ile avukatı da duruşma salonunda hazır bulundu.

Mahkeme heyeti, sanık Niyazi G. hakkında, öğretmenlik yaptığı sırada özel ders verdiği öğrencisi H.S'ye karşı cinsel istismar suçundan yargılandığı Eskişehir 2. Ceza Mahkemesince beraat kararı verildiğini hatırlattı ancak dosyanın müştekiler tarafından İstinaf Mahkemesine temyize getirildiğini belirtti.

Niyazi G. savunmasında, cinsel istismar suçunu işlemediğini iddia ederek, "İddialar asılsızdır, kabul etmiyorum. Suçlamalar, çocuğun avukatı olan halası tarafından Osman Gazi Üniversitesi Çocuk ve Ergen Ana Bilim Dalında verilen rapora müdahale etmesiyle oluşturulmuştur, herhangi bir somut delil de yoktur." dedi.

Haberin Devamı

Sanık avukatı ise savunmasında, "İstinaf talepleri yerinde değildir, mahkemenin usulü ve beraat kararı yerindedir. Küçücük bir odada diğer iki öğrenci görmeden bu eylemin olması imkansızdır. Verilen rapor ise ayrıntılı ve yeterli değildir. Beraat kararının onanmasını istiyoruz." diye konuştu.

Duruşmada söz alan mağdurun babası E.S. ise "Şikayetim devam ediyor. Çocuğumu üç doktora götürdüm, onlar eylemin oluştuğunu belirttiler, o zaman kimsenin mesleğine inanmayacak mıyız?" ifadelerini kullandı.

Mağdurun halası da olan avukatı S.S. ise "Aile olaydan sonra yeğenimi özel psikiyatri doktoruna götürdü. Doktor bu konuda 'Derhal şikayetçi olun yoksa ben olacağım' dedi. Sanığın iddiaları doğru değil, üniversite raporuna müdahale etmem söz konusu değildir. Öğretmene hiçbir husumetimiz yok, özellikle başarılı olsun diye öğretmeni aile seçti. Sanık şüpheye yer olmayacak şekilde bu eylemi işlemiştir. Cezalandırılmasını ve tutuklanmasını talep ediyoruz." şeklinde savunma yaptı.

Duruşmaya katılan Eskişehir Milli Eğitim Müdürlüğü ile Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü avukatları da ilk derece mahkemesinin beraat kararının kaldırılarak sanığın cezalandırılmasını istedi.

Haberin Devamı

Cumhuriyet savcısı mütalaasında, öğretmen sanığın mağdura özel ders verdiğini ve mağdurun ders aldığı süre içinde sanığın ikametine birden çok kez gelip gittiğini ifade etti.

Bu sırada sanığın mağdurun vücudunun bazı bölgelerine dokunmak suretiyle "basit cinsel istismar"da bulunduğunu belirten ve Osman Gazi Üniversitesi Çocuk ve Ergen Ana Bilim Dalının raporuna göre mağdurun beyanlarına itibar edilebileceğinin bildirildiğini aktaran savcı, bu gerekçelerle sanığın, TCK'nın "çocuğa cinsel istismar" suçuna verilecek cezaları düzenleyen 103/1 maddesi uyarınca cezalandırılmasını talep etti.

Mütalaaya karşı sanık, raporları ve beyanları kabul etmediğini belirterek, "Bu çocuk kendi yaşıtlarına göre iki yaş büyüktür. Aynı oda içinde ona karşı bir eylem yapsam odadaki diğer iki öğrenci görürdü. Aile çocuğunun kurs aldığı süre içerisinde derslerinde başarılı olduğunu kabul ediyor, ders boyunca bir taciz olsa bu çocuk derslerinde nasıl başarılı olacaktı?" şeklinde kendini savundu.

KARAR

Haberin Devamı

Daire kararında, Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin sanık öğretmen Niyazi G. hakkında "çocuğa karşı basit cinsel istismar" suçundan verdiği beraat hükmünü kaldırarak, yeniden hüküm kurdu. Heyet, mağdur H.S'ye karşı "çocuğa cinsel istismar" suçundan TCK 103/1 maddesi uyarınca 10 yıl hapis cezasına karar verdi.

Daire, sanığın öğretmen olması nedeniyle ve suçun zincirleme şeklinde yapıldığı gerekçesiyle cezayı 20 yıla çıkardı. Sanığın mahkemedeki hali ve yargılama sürecindeki davranışları ve geleceği üzerindeki etkisini göz önünde bulunduran heyet, cezayı 16 yıl 8 ay hapis olarak hükme bağladı. 

 

BAKMADAN GEÇME!