İstanbul Barosu’na 130 yılda beşinci kadın başkan adayı

DÜN başlayan Ergenekon Davası,

Almanya’da patlak veren Deniz Feneri,

Metris Cezaevi’nde işkenceden ölen Engin Ceber.

Hukuka en çok ihtiyaç duyduğumuz bir dönemdeyiz.

Ancak böyle bir dönemde yargının bağımsızlığıyla ilgili hepimizin kafasında soru işaretleri de az değil.

Önümüzdeki pazar günü yapılacak İstanbul Barosu seçimleri bu yüzden önemli.

Önemli zira 130 yıllık baronun tarihindeki beşinci kadın başkan adayı Avukat Mebuse Tekay, baronun artık hukukla ilgili her mesele karşısında sesini yükseltmesini istiyor.

İstanbul Barosu’nun bunca zaman sessiz kalmış olmasını içine sindiremiyor.

İstanbul Barosu, Paris, Tokyo barolarından sonra dünyanın 3. büyük barosu.

24 bine yakın avukat kayıtlı.

Yani sesini yükselttiği anda bazı şeyleri sarsabilir.

Buna inandığı için Mebuse Tekay, seçimler için hazırlamış olduğu kitapçıkta "Başka bir baro mümkün" diyor.

AYDINLIK İÇİN 1 DAKİKA KARANLIK


"Başka bir dünya mümkün"e inananlardansanız, "başka bir baro da mümkün" olur elbet.

Tekay, İstanbul Barosu seçimlerinde Katılımcı Avukatların başkan adayı.

Liberallerden solculara geniş bir yelpazeyi kapsayan Katılımcı Avukatlar’ın grubunda Susurluk sonrası "Sürekli Aydınlık İçin 1 Dakika Karanlık" eyleminin fikir babası Avukat Ergin Cimen de var.

Mebusa Tekay da 1997 yılı şubat ayında başlayan ve 1 ay 10 gün süren o meşhur eylemin sözcülüğünü yapmıştı.

"Sürekli Aydınlık İçin 1 Dakika Karanlık" eyleminin nasıl ses getirmiş olduğunu hatırlayın.

Diyeceksiniz milyonlarca evin bir dakika süreyle karanlıkta kalması neyi değiştirdi?

Değiştirmedi ama değişebileceği konusunda bir umut getirdi.

Ergenekon Davası başlarken hepimizin aynı umuda ihtiyacı var yine.

Tekay, İstanbul Barosu’nun güçlü bir kadroyla bir "umut" meşalesi taşıyabileceği görüşünde.

YARGININ BAĞIMSIZLIĞI İÇİN

"Diğer barolarla güç birliği yapıp baskı grupları gibi çalışabiliriz. Türkiye’de yargıda değişimi tetikleyebiliriz" diyor.

Katılımcı Avukatlar Türkiye’nin "çağdaş ve demokratik bir hukuk devleti" olabilmesi için gerçekten bazı şeyleri değiştirme peşinde.

Önemli isimlerin yer aldığı bir Hukuk Bilim Kurulu, bir de Toplum Bilimleri Kurulu oluşturmuş.

Bunlar anladığım kadarıyla İstanbul Barosu için bir nevi "düşünce kuruluşu" işlevini görecek.

Mebuse Tekay, AKP
Hükümeti’nin halen yaptıklarıyla ve yapmaya hazırlandıklarıyla yargı bağımsızlığına büyük darbe indirdiğini söylüyor.

"Birileri seslerini yükseltmezse yargının bağımsızlığı tümden yok olacak" diyor.

Türkiye’de "Aydınlık İçin 1 Dakika Karanlık" eylemini ve "Sivil Anayasa" girişimini başlatmış olan kadronun bunu yapabileceğine inanıyor.

Karara bağlanmayı bekleyen 1.5 milyon dosya var

AVUKAT Mebuse Tekay’ın, hukuk sistemimizle ilgili verdiği rakamlar düşündürücü.

Hatta sadece rakamlardan nasıl bir hukuk sistemiyle yaşadığımızı çıkartabilirsiniz.

Türkiye’de 20 bin kişiye 1 hakim düşüyor.

Adalet Bakanlığı geçen ay 4 bin 200 hakim açığı olduğunu duyurmuş ve atamalara hazırlandığını bildirmiş.

Ancak atamalar gerçekleşse dahi 12 bin kişiye 1 hakim düşecek.

Oysa üyesi olmaya çalıştığımız Avrupa Birliği’nde 4 bin kişiye 1 hakim düşüyor.

2007 yılı sonu itibarıyla karara bağlanmayı bekleyen dosya sayısı 1.5 milyon.

Bütçeden yargıya ayrılan pay sadece yüzde 1.

Bizi Avrupa’da en geri sıralara düşüren bir pay bu.

Diyanet ile aynı oran.

Mebusa Tekay bu payın yüzde 5 civarında olması gerektiğini düşünüyor.

Yargıya ayrılan payın düşüklüğü yüzünden büyük oranda hakim ve savcı açığı var.

Dosyalar bu yüzden bekliyor.

İnsanlar mahkeme koridorlarını bu yüzden aşındırıyor.
Yazarın Tüm Yazıları