İnternet aşklarına karşısın ama ben mutluluğu orada buldum

Sevgili ablacığım, bakıyorum sık sık internette tanışan ve aşkı orada bulan insanlara bunun yanlış olduğunu tekrarlıyorsun.

Oysa böyle bir genelleme yapmamalısın. Umarım bu mektubumu yayınlarsın. Benim anlatmak istediğim birçok insanın başına geliyor. 1 sene önce internetten biriyle tanıştım. Önce arkadaşlıkla başladık , sonra bir ilişkiye beraberce adım attık. Ve aradan uzun zaman geçti. Önce sadece internetten görüşmemize rağmen onu çok seviyordum.
Hâlâ da çok seviyorum. Hayatımın tek anlamı o. Kimi insanlar da senin gibi “İnternetten aşk mı olurmuş” diyorlar ya? Bence bu çok yanlış. İyi insanlar ve kötü insanlar her yerde var ablacığım. Ve aradan zaman geçti. Şimdi bir seneyi geçen bir beraberliğimiz var ve her şey yolunda. Nişanlandık ve çok mutluyuz. İnşallah evliliğe de adım atacağız yakında. Buradan seslenmek istiyorum. Onu çok seviyorum.
? RUMUZ: FUNDA-OSMAN
Sevgili kızım, istisnalar her yerde görülebilir elbette. Ben genellikle yaşananları ve şahit olduklarımı izleyerek düşüncelerimi yazıyorum. Senin böyle bir beraberlikten sonra mutluluğu yakalamana elbette ki çok sevindim. Umarım her şey yolunda gider ve evliliğinizi gerçekleştirirsiniz. Ömür boyu mutluluklar diliyorum size. Ama yine de ben herkese internette tanışıp görüştükleri insanlara hemen gönül vermeden, onları iyice tanıyıp, anlamalarını öneriyorum.

Yeni yılınız mutlu, umutlu huzurlu ve sağlıklı olsun

Çok sevgili dostlarım, dosttan da öte, candan sevgileriyle bana her zaman güç veren, cesaret veren sevgili okurlarım. Hepinizin gönlünüzden geçen dileklerinizin gerçekleşeceği, mutlu, umutlu, aşk, sağlık ve başarıyla geçecek bir yeni yıl dilerim. Sevgiyle, sevdiklerinizle, yakınlarınız, dostlarınızla ve de tabii kedi, köpeklerinizle mutlu bir 2009 yılı geçirmeniz dileğiyle, gülücükler dudaklarınızdan, sevgi yüreğinizden hiç eksilmesin.
Bir koca yıl daha geldi, geçti. Nasıl da çabuk geçiyor artık zaman. Bana mı öyle geliyor yoksa artık günler haftalar aylar sanki birbirleriyle yarışırmışçasına inanılmaz bir süratle mi akıp gidiyor? Belki yaşımız ilerledi, hayat koşulları biraz daha hoyratlaştı da ondan. Ama çevremdeki genç insanlardan da duyuyorum ben bu endişeyi. Bunlara ilaveten bu yeni yılda biraz daha huzursuzum, biraz daha buruğum.
Kendi kendime sevdikle-rimin bu yılı da sağ ve sıhhatli olarak geçirdikleri için şükrediyorum. Yine de gerek ülkemi, gerekse dünyayı bekleyen tehlikeleri görüp biraz umutlarıma gölge düşer gibi oluyor. Yaşım nedeniyle daha hassas mı düşündüğümü soruyorum kendime ama bir yandan da sanırım herkes gibi geleceğe biraz da endişeyle bakar oldum. Umarım ruhumuzu sıkan bu kara bulutlar bu yeni yılda yok olup gider. Bize yine huzurlu, umutlu, neşeli günler kalır.

Kocam bana hiç yoktan şiddet uyguladı, affedemiyorum

Merhaba Güzin Abla, yazılarınızı her gün takip ediyorum ama size ilk defa yazıyorum. 3 senedir evliyim ve küçük bir kızım var. Ailemin onaylamadığı bir evlilik yaptım ama eşimi çok seviyorum. Son 6 ? 7 aydır işsizdi, işsizliğinden beri tartışmalarımız hiç bitmiyordu. Şu an, 1 aydır çalışıyor ama tartışmalarımız ne yazık ki hâlâ devam ediyor. Üstelik nedenini bilmiyorum, bana değiştiğimi söylüyor. Oysa bana göre de o değişti.
Örneğin bana bir hafta öncesine kadar hiç şiddet kullanmamıştı. Ama geçen gün beni çok hırpaladı. Sonra gelip benden özür diledi, “Çok pişmanım” dedi. Ama ben kendime bu davranışını yediremiyorum. Şiddet kullanacak hiçbir şey yoktu. Benimle konuşmayı tercih edebilirdi, istediğini sözle anlatabilirdi. Şimdi de bana hiçbir şey olmamış gibi davranmasından nefret ediyorum. Benim de o şekilde davranmamı istiyor ama ben onun gibi değilim. Gururuma yediremiyorum.
O yüzden tepkimi her seferinde belli ediyorum, o da bu tepkim karşısında beni cezalandırıyor. Evden dışarı çıkmamı engelliyor. Ona göre bu bir ceza? Bilemiyorum Güzin Abla, ne yapabilirim? Bana o günkü davranışını unutamıyorum. Lütfen, bana tavsiyelerinizle, yazılarınızla yardımcı olabilirseniz çok sevinirim.
RUMUZ: GURUR

Sevgili kızım, seni hırpaladığını söylüyorsun, şiddet uyguladığı için ona karşı tepkili olduğunu anlatıyorsun. Ve ben sana sonsuz hak veriyorum. Bugüne kadar sana şiddet uygulamamış olabilir. Sana iyi davranırken birden şiddete başvurması, seni hırpalayacak kadar dayak atması ise affedilecek gibi değil. Sanırım işsizliği sırasında sen de ona zaman zaman sitem etmiş, tepkili olmuşsun. Yine de dediğin gibi sorunu neyse sana bunu tatlılıkla anlatabilirdi değil mi?
İşsiz kalmasının getirdiği bir bunalıma girmiş olsa da, bir iş bulmuş, artık mutlu olması gerekmez miydi? Bunalımını sana dayak atmakla mı giderecekti? Sanırım sen de tepkini ondan uzak durmakla, kendine yaklaştırmamakla gösteriyorsun ki bu çok doğal.
Kadın kırıldığı zaman asla yakınlık gösteremez erkeğine? Erkekler ise bunu anlayamazlar. Yaşadıklarını kolaylıkla unutup tekrar hiçbir şey olmamışçasına, koynuna girivereceğini düşünürler. Kızım, duygularını ona anlat, artık ona eskisi kadar güvenemediğini söyle. Sana söz vermeli. Bir daha asla şiddet uygulamayacağına dair? Özür dilemeli. Belki bundan bir süre sonra tekrar ona yakınlık gösterebilirsin. Ama dayağı tekrarlarsa, sakın bir daha affetme.
Yazarın Tüm Yazıları