Jandarmanın 4. Murat'ı
Güncelleme Tarihi:
Şaban ARSLAN / İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 09, 2001 01:22
Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Engin Hoş, bir vatandaş gibi gittiği karakollarda askeri disiplinin korunup korunmadığını sık sık kontrol ediyor.
Paşa'yı tanımayıp lakayt davranan askerler için işlem yapılmaya başlanınca, karakollara Tuğgeneral Hoş'un büyük fotoğrafları asıldı. Şimdi tüm personel Paşa'yı tanıyor.
Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Engin Hoş'un sık sık sivil elbiselerini giyip, ‘tebdil-i kıyafet’ baskın yapması üzerine, karakollarda ilginç bir tedbir alındı. Bütün karakollar, Engin Paşa'nın fotoğraflarıyla donatıldı.
Personel tüzüğü bakımından Türk Silahlı Kuvvetleri'ne, hiyerarşi bakımından da İçişleri Bakanlığı'na bağlı olan Jandarma, sivil kolluk görevi yapmasına rağmen, askeri disiplinini koruyor. Ancak üst yönetim, sürekli sivillerle muhatap olan bazı karakol görevlilerinin zaman zaman askeri disiplinden uzaklaştıkları, vatandaşın sorunlarına yeterince eğilmedikleri yönünde ihbabarlar alıyor.
İstanbul, Edirne, Tekirdağ, Kırklareli, Kocaeli, Sakarya ve Düzce illerinin oluşturduğu Marmara Bölge Komutanlığı'na 2 yıl önce atanan Tuğgeneral Engin Hoş, disipline çok dikkat eden ve jandarmadaki dejenerasyona asla izin vermeyen bir asker. Bu yüzden sık sık emrindeki birimleri denetliyor, vatandaşların şikáyetlerini takip ediyor. Sivil elbiselerini giyip, kimliğini gizleyerek, karakollara baskın yapıyor. ‘‘Evime hırsız girdi’’, ‘‘Televizyonumu çaldılar’’ ya da ‘‘Dayak yedim’’ gibi basit gerekçelerle karakollara başvuruyor. Bunu, bazen de emrindeki subayları ya da herhangi bir vatandaşı karakola göndererek yapıyor. Bu uygulamanın, jandarma karakollarında çok etkili olduğu, personelin artık vatandaşın sorununa, önemli ya da önemsiz ayrımı yapmaksızın, daha ciddi yaklaştığı belirtiliyor.
BOŞVER AMCA YAHU
Tuğgeneral Engin Hoş, göreve ilk geldiği günlerde, bir geceyarısı İstanbul'un sayfiye yerlerinden birindeki jandarma karakoluna gitmiş. Karakolda görevli uzman çavuş, yazlığı soyulan bir vatandaş gibi davrananEngin Hoş Paşa'ya hayli ilgisiz davranmış. Paşa, ‘‘Evladım biz İstanbul'dayken, yazlığımıza giren hırsızlar ne var, ne yok götürmüşler. Televizyon, buzdolabı, çamaşır makinesi, hepsi çalınmış. Evin içinde bir çok yerde parmak izleri tespit ettim. Hiç dokunmadım. Bir parmak izi ekibi gönderseniz de inceleme yapsa’’ diye ricada bulunmuş. Kılık kıyafeti ve davranışlarıyla son derece lakayt bir asker portresi çizen genç uzman çavuş, komutanı olduğunu bilmediği Engin Hoş'a, ‘‘Boş ver amca yahu. Giden gitmiş. Sen de tedbirini alsaydın. Sigorta yaptırsaydın. Tedbirini almazsan, böyle malını çalarlar işte’’ demiş.
Uzman çavuşa uzun süre dil döken vatandaş Engin Hoş, sonunda çareyi, ‘‘Senin komutanın kim?’’ diye sormakta bulmuş ve Bölge Komutanı'nı tanıyıp tanımadığını sormuş. Ardında da kimliğini gösterip, yanındaki emir subayına, uzman çavuş hakkında işlem yapılması talimatı vermiş.
KARAKOLA FOTOĞRAF
Yasaklarıyla ünlü Osmanlı Padişahı 4. Murat gibi davranan Tuğgeneral Engin Hoş Paşa'nın tebdil-i kıyafet baskınları, kısa sürede kulaktan kulağa yayılmış. Karakol görevlileri de bu baskınlara karşı kendilerince önlem almışlar. Personelin bir daha hazırlıksız yakalanmaması için, girişte herkesin görebileceği bir yere, Engin Hoş Paşa'nın çerçeveli bir fotoğrafını asmışlar. Artık karakollarda, Paşa'nın yüzünü, subayından erine herkes tanıyormuş.
Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Engin Hoş'un sık sık sivil elbiselerini giyip, ‘tebdil-i kıyafet’ baskın yapması üzerine, karakollarda ilginç bir tedbir alındı. Bütün karakollar, Engin Paşa'nın fotoğraflarıyla donatıldı.
Personel tüzüğü bakımından Türk Silahlı Kuvvetleri'ne, hiyerarşi bakımından da İçişleri Bakanlığı'na bağlı olan Jandarma, sivil kolluk görevi yapmasına rağmen, askeri disiplinini koruyor. Ancak üst yönetim, sürekli sivillerle muhatap olan bazı karakol görevlilerinin zaman zaman askeri disiplinden uzaklaştıkları, vatandaşın sorunlarına yeterince eğilmedikleri yönünde ihbabarlar alıyor.
İstanbul, Edirne, Tekirdağ, Kırklareli, Kocaeli, Sakarya ve Düzce illerinin oluşturduğu Marmara Bölge Komutanlığı'na 2 yıl önce atanan Tuğgeneral Engin Hoş, disipline çok dikkat eden ve jandarmadaki dejenerasyona asla izin vermeyen bir asker. Bu yüzden sık sık emrindeki birimleri denetliyor, vatandaşların şikáyetlerini takip ediyor. Sivil elbiselerini giyip, kimliğini gizleyerek, karakollara baskın yapıyor. ‘‘Evime hırsız girdi’’, ‘‘Televizyonumu çaldılar’’ ya da ‘‘Dayak yedim’’ gibi basit gerekçelerle karakollara başvuruyor. Bunu, bazen de emrindeki subayları ya da herhangi bir vatandaşı karakola göndererek yapıyor. Bu uygulamanın, jandarma karakollarında çok etkili olduğu, personelin artık vatandaşın sorununa, önemli ya da önemsiz ayrımı yapmaksızın, daha ciddi yaklaştığı belirtiliyor.
BOŞVER AMCA YAHU
Tuğgeneral Engin Hoş, göreve ilk geldiği günlerde, bir geceyarısı İstanbul'un sayfiye yerlerinden birindeki jandarma karakoluna gitmiş. Karakolda görevli uzman çavuş, yazlığı soyulan bir vatandaş gibi davrananEngin Hoş Paşa'ya hayli ilgisiz davranmış. Paşa, ‘‘Evladım biz İstanbul'dayken, yazlığımıza giren hırsızlar ne var, ne yok götürmüşler. Televizyon, buzdolabı, çamaşır makinesi, hepsi çalınmış. Evin içinde bir çok yerde parmak izleri tespit ettim. Hiç dokunmadım. Bir parmak izi ekibi gönderseniz de inceleme yapsa’’ diye ricada bulunmuş. Kılık kıyafeti ve davranışlarıyla son derece lakayt bir asker portresi çizen genç uzman çavuş, komutanı olduğunu bilmediği Engin Hoş'a, ‘‘Boş ver amca yahu. Giden gitmiş. Sen de tedbirini alsaydın. Sigorta yaptırsaydın. Tedbirini almazsan, böyle malını çalarlar işte’’ demiş.
Uzman çavuşa uzun süre dil döken vatandaş Engin Hoş, sonunda çareyi, ‘‘Senin komutanın kim?’’ diye sormakta bulmuş ve Bölge Komutanı'nı tanıyıp tanımadığını sormuş. Ardında da kimliğini gösterip, yanındaki emir subayına, uzman çavuş hakkında işlem yapılması talimatı vermiş.
KARAKOLA FOTOĞRAF
Yasaklarıyla ünlü Osmanlı Padişahı 4. Murat gibi davranan Tuğgeneral Engin Hoş Paşa'nın tebdil-i kıyafet baskınları, kısa sürede kulaktan kulağa yayılmış. Karakol görevlileri de bu baskınlara karşı kendilerince önlem almışlar. Personelin bir daha hazırlıksız yakalanmaması için, girişte herkesin görebileceği bir yere, Engin Hoş Paşa'nın çerçeveli bir fotoğrafını asmışlar. Artık karakollarda, Paşa'nın yüzünü, subayından erine herkes tanıyormuş.