İkinci kuşağın aydınlık yüzü

Doğan HIZLAN
Haberin Devamı

Frankfurt'ta, Hessen Eyaleti Atatürkçü Düşünce Derneği'nin ödül törenindeyim.

Almanya'da yaşayan ikinci kuşağı övmek için bu toplantı vesile olabilir.

İkinci kuşaktan dört tane Cumhuriyet kızı, Frankfurt'ta üniversiteyi birincilikle bitirmişler. Hepsi de Türkiye'nin aydınlık yüzünü, bilime duyulan tutkuyu gösteriyorlar.

Gazetelerde sık sık rastladığımız, iç karartıcı gazete haberlerine konu olan ikinci kuşak kabusundan uzak insanlar.

Gerçekten bunları da haber yapmalıyız. Atatürk Cumhuriyeti'nin Almanya'daki uzantısı olan bu öğrencileri övelim.

Karanlık ilişkilerde, karanlık dünyalarda Türkler de olabilir, her ulustan birinin olabileceği gibi. Ama haber yapmak için ille de kötülük çanlarının çalmasını beklemeyelim.

***

Dün akşam başarılarından dolayı ödüllendirilenlerin hepsi de bizi burada temsil eden, Türk zekasını, ciddiyetini, direncini ispatlayan insanlar.

Milliyetçilikle, şovenizmle, gerçekleri karıştırmam. Burada Türklerin övgüsünü de yapmıyorum, üstelik yeteneklerini kanıtlamış kızlarımız için bu gereksiz de sayılabilir.

İnsafsız, acımasız eleştiri oklarını kendi kendimize harakiri yaparcasına sapladığımızı düşününce, bunları övmenin de zorunluluğuna inanıyorum.

Almanya bürosunda çalışan genç arkadaşlarım ilgi çekici bir tesbiti aktardılar bana. Almanya'ya gelen ilk kuşak, çocuklarının sadece para kazanmasını düşünüyormuş. O yüzden çocuklarını daha çok meslek okullarına gönderirmiş. Oysa şimdi yeni kuşaklar çocuklarını okutuyorlar. Eğitimin, bir toplumda daha iyi yaşamak, kendi düşüncelerini onlara kabul ettirmek, erimemek için gerekli olduğunu düşünüyorlar.

Ödül alanların hepsi de gerçek Cumhuriyet kızlarıydı, aydınlıktılar, karanlığa karşı bir dakika değil, ebediyen ışık yakacaklar.

***

YAŞAR KEMAL, dün, Deutsche Welle'nin (Almanya'nın Sesi Radyosu) ödül törenindeydi. Yarışmanın birincisi Aslı Erdoğan'a da ödülünü o verdi.

Televizyonların, radyoların, görüşme talepleri bir anda tören salonu başka bir havaya büründürdü.

Ödül töreninde hoşuma giden, hep eleştirilen, suçlanan Yaşar Kemal'e devletin ve özellikle hükümetin sahip çıkması.

Kültür Bakanı İstemihan Talay, Yaşar Kemal'e burada ödül verilmesinden çok memnun olduğunu, hükümetin ve devletin de onun yanında bulunduğunu söyledi.

Gereken de buydu. Onun gibi bir yazara kendi devleti karşı çıkmamalıydı.

Bakanın ağzından bence tarihi bir hata düzeltilmiş oldu.

***

TÜRKİYE'yi hep içerden seyrediyoruz, içinde yaşadığımız için de zaman zaman karamsarlıklara düşüyoruz.

Frankfurt'taki Türkiye, aydınlık yüzlü ikinci kuşağıyla, ödül alan yazarıyla gelecek yüzyılın canlı, umutlu bir ülkesi görüntüsünde.

Yazarın Tüm Yazıları