İkinci adam

BEN doğduğumda âdemoğlu Ay’a ayak basalı, 600 milyon kişi de bunu canlı izleyeli 10 yıl olmuştu.

Yine de çocukluk kahramanlarım astronotlardı.
Kendimi bildiğim andan itibaren uzunca bir süre astronot olmak istedim.
İlk hüsranımı bizim coğrafyadan astronot çıkmasının zamanda yolculuk yapmak kadar zor bir ihtimal olduğunu fark ettiğimde yaşadım.
İkinci hüsranım, kafamın matematik ve fiziğe basmadığını keşfetmemdi.
Astronot olmak çocukluk hayalimdi, öyle de kaldı.
Ama astronotlar hep kahramanlar listemde, dedektiflerle beraber birinci sırada yer aldı.
*
Geçtiğimiz haftalarda Axe’ın yeni projesinin lansmanı için New York’a çağırdılar. Temanın “uzay yolculuğu” olduğunu öğrenince koşarak gittim.
Markalar müşterileri tavlamak için ne kadar ileri gidebilir diye merak ediyorsanız...
Hani eloğlu “Sky is the limit” der ya? Sınır gökyüzü yani.../images/100/0x0/55ea99baf018fbb8f88a97ba
Axe Apollo adlı proje de seneye müşterileri arasından seçilmiş bir grubu uzaya götürecek.
Türkiye’den de bir kişi seçilecek.
Yani bizden de birine büyük ikramiye vuracak.
*
New York’taki lansmanın bonusu, Neil Armstrong’un hemen akabinde Ay’a ayak basan Buzz Aldrin’le röportajdı.
Hayatı boyunca “ikinci adam” olduğu için Armstrong’un gölgesinde kalan adamla.
Haliyle kafamızdaki ilk soru, Armstrong ölmeden önce ikilinin arasının nasıl olduğuydu.
Konuşup konuşmadıklarını sorduğumuzda, “Pek sayılmaz. Arada haberlerini alırdım. En son Ay’a ayak basışımızın 40’ıncı yıldönümünde, 2009’da Washington’da bir araya gelmiştik” yanıtını verdi.
Yani, araları açıktı.
Sonra lafı kendiliğinden “ikinci adam” olmaya getirdi:
“Bence biz başarı sırasına gereğinden fazla takılıyoruz. Ay’a yolculuğun önemli yanı gidip oradan kaya toplamak ya da Ay’ın üzerinde arabayla dolaşmak değildi. Yoksa 10 yaşındaki çocuk da mekikten inip Ay’a ayak basabilir.
Mesele bunu nasıl başardığınız. Roket motorunu çalıştırmanız ve yüzeye inebilmek için kritik bir manevra yapmanız gerekiyor. Mekikte iki kişi var ve ikisi de Ay’a ayak basacak. Kimin ilk ayak bastığı neden önemli? Apollo’da iki tane önemli insan var. Birinci adam ve sonuncu adam. Sonuncu adam niye önemli? Çünkü o, insanların kendisinin sonuncu adam olduğunu bilmelerini istiyor. İlk kimin ayak bastığını ise gazeteler bilmek istiyor. Bu iki kişi dışında ‘Ay’daki ikinci adam’ diye nitelendirilen biri var. O da benim. Hayatım boyunca ‘Ay’a ayak basan ikinci adam’ olarak bilindim. Bu aşağılayıcı bir şey. Ay’a gidebilmek için o güne kadar yaptığım çalışmalarla hatırlanmak isterim. Ay’a ayak basan ikinci adam olarak değil.”
*
Aldrin haksız değildi.
Vaktiyle Amerika’nın en önemli askeri okulu West Point’e gitmek için MIT’nin tam bursunu geri çevirmişti.
Pilot olarak yetiştikten sonra, 1963’te NASA tarafından seçilene dek Kore’de 63 muharebe görevine çıkmıştı.
Dünya’dan ilk kez 1966’da ayrılmış ve en başarılı uzay yürüyüşünün ilklerinden birine imza atmıştı.
Ay’a gidip geldikten sonra Aldrin ciddi depresyona girdi, alkolizme kapıldı ve başından üç evlilik geçti.
“Ay’a gitmek mi zor, yoksa kadınlar mı?” diye sorduğumuzda, “Uzayda bana söyleneni yapıyorum. Başarı önemli” dedi.
Bu galiba şu anlama geliyordu...
İlişkileri yürütmek onun için bir başarı kriteri değildi ve uzaydakinin tersine, gerçek hayatta ona ne yapacağının söylenmesinden hoşlanmıyordu.
*
Aldrin Ay’a gittiğinde dindardı. Hatta döndüğünde, “İkinci kez vaftiz oldum” demişti.
O yıllarda kiliseye gidiyordu, dedesi orduda vaizdi. Dindar bir ailede yetişmişti. Hâlâ dindar olup olmadığını sorduk. “Büyüyoruz, değişiyoruz, olgunlaşıyoruz ve farklı düşüncelerle karşılaşıyoruz” derken kilisenin afaroz ettiği Galileo, enerji ile kütle arasında bağlantı olduğunu keşfeden Einstein ve Stephen Hawking örneklerini verdi.
Anladık, Aldrin artık dindar değildi.
*
Aslında Aldrin’in cevapları söylediklerinde değil, söylemediklerindeydi.
Ay’a ayak basmak insanlık için büyük bir adım olsa da sanki onun lanetiydi.
O güne kadar yükselen eğride ilerleyen hayatı sonrasında onu boşluğa sürüklemişti.
Ay’a gittikten sonra insanı ne tatmin eder ki?
Bir de üzerine o güne kadar yaptıkları unutulmuş ve 40 yıl boyunca hep “ikinci adam” diye anılmıştı.
Peki değdi mi?
Ay’a gitmeye değdi mi?
Kim bilir...
Yazarın Tüm Yazıları