İki yakışıklı Karel ile Tatlıtuğ Acaba Medyayı aldattı mı?

Önce Kıvanç Tatlıtuğ’un, eski sevgilisi Azra Akın ile barıştığı haberleri, magazin basınında bomba gibi patladı.

Haberin Devamı

İkilinin Çeşme ve Bodrum’daki aşk! kokan tatilleri, paparazzi programlarında ve gazetelerin magazin sayfalarında, çarşaf çarşaf yer aldı. Hemen ardından da Kıvanç Tatlıtuğ’un, Kanal D ekranlarındaki yeni dizisi ‘Kuzey Güney’in haberleri bu kez manşetlere taşındı. Aynı anda Azra Akın’ın, Star TV’deki ‘Geniş Aile’ dizisinin kadrosuna katıldığı duyruldu. Kısa bir süre sonra da çift, anlaşamadıklarını ve ayrıldıklarını ilan ettiler. İkisi de pek fazla açıklamada bulunmadı. Ama tam da ‘Kuzey Güney’ dizisinin, Kanal D ekranlarında başladığı Çarşamba günü, bütün gazetelerde ve magazin programlarında, Kıvanç Tatlıtuğ’un yeni bir açıklaması yer aldı. “Ayrılmadık ki” diye... Ben şahsım adına bu birlikteliğe pek inanmıyorum. Ya medya uyduruyor, ya da  Tatlıtuğ yalan söylüyor. Dünyada da bu tarz benzer haberler menajerler, ya da artistin bağlı olduğu ajanslar, ya da kendileri tarafından basına sızdırılır. Haber olur.  Yani bir nevi, danışıklı döğüş... Amaç;  Şarkıcı ise, turne ve sahne çalışmaları, ya da çıkaracağı albümün reklamını yapmaktır... Artist ise de, oynayacağı film ya da dizi için izleyiciyi hazırlamaktır. Kimseyi suçlamıyorum, ama 34 yıldır bu işi yapan biri olarak, bu konuyla ilgili hiç de olumlu düşünmedim...
Görücü usulü evlilik mi?
Gelelim Tolga Karel ile Azeri manken Günay Müseyeva’nın evliliklerine...Bu evliliğin de uzun süreli olacağına inanmıyorum. Bir süre sonra kavgalar, boşanma kararları, yeniden barışmalar ve yeni haberler...Niye bu kadar olumsuzum? Bu evliliğin de, görücü usulü mü? Ajansların gazlaması mı? olduğu konusunda  kararsızım, ondan. Çünkü Tolga Karel, yani ‘Yaprak Dökümü’nün kötü adamı Oğuz, üstelik de sevdiğim biri, dizinin bitiminden sonra pek gündem yaratamadı. Bu güne değin medyada hep, sarhoş ve agresif halleriyle haber oldu. Yani büyük, sarsıcı haberler değildi. E onun da eylül ayında yeni dizisi başlayacak. Pek malzeme yok. Üstelik de iddialı bir yapım yeni dizisi. Ezel Akay yönetiyor. Osmanlı İmparatorluğu’nun 1700 yıllarını anlatan dizideki karakteri,  çok ilginç olmasına rağmen, gerekli patlama olmadı. Hem ‘kadı’ hem de çift cinsiyetli ‘Gevher Hatunu’ canlandıracağı, ‘Gümüş Lale’nin bu dizi savaşında ilgi görmesi gerekirdi. Azeri mankenin de, Türkiye’de iş yapması ve de oturma izni alması  için, böyle bir evlilik şarttı. Şimdi belki dizide de, ona da bir rol verilir.Yani sizin anlayacağınız, Tolga ve Kıvanç’ın duygularına ben pek inanamadım. İster istemez iki yakışıklı oyuncunun, medyayı kullandığı fikri,   kafamda büyüdü...

Haberin Devamı

Aysun Kayacı her şeyiyle Seda Sayan’ın kötü kopyası

Haberin Devamı

Sabah programlarını pek izleyemiyorum. Nedeni de spor. Fakat geçen gün şöyle bir baktım. Kimse kusura bakmasın. Erken saatlerde yayınlanan, Kanaltürk, Star, TNT’deki magazin programları, sevgili Müge Anlı ile birlikte beş yıl, iki yılda kardeş gibi gördüğüm Cenk Eren ile   yaptığım ‘Dobra Dobra’nın çocukları gibi. Helal olsun.

Yazık

Herkes yürüsün. Başarsın. Benim asıl söylemek istediğim, bu ve bu tarz sabah programlara yıllarca “tu kaka” diyen, sevgili Aysun  Kayacı’nın taklitten öteye gidemediği. Önce İsmail YK ile başladı. Şimdi  tek başına. İsmail YK, aynı kanalda  show programına başladı... Neyse gelelim Aysun’a, kusura bakmasın öyle iğreti, öyle kötü ki, tahammül edemedim. Birileri ona, ekranların bir fenomeni haline gelen, Seda Sayan’ı taklit etmesini önerdiyse yazık. Ne oynaması, ne konuşmaları çekilmiyor. Çok yapmacık, sahte ki Aysun’u gerçekten severim. Bana kızmasın. Tüm onun kötü taklitçiliği yetmiyor gibi bir de dış ses,  “Aysun Baçınız” diye anonslar yapmıyor mu? Yahu daha Aysun kaç yaşında.

Yetersiz

Haberin Devamı

Kimin derdine merhem olur? Seda gibi kimin imdadına yetişir? Olmamış... Bir de tın tın. Magazinden, dünyadan bir haber. Moda editörü kıza, “Nasıl çok yakışıklı olmuş muyum?” diye soruyor. Pes! Konuğu Recep Aktuğ anlatıyor. ‘1453 Fethi’ filminde oynuyormuş. Faruk Aksoy çekiyormuş.  Aysun, “A, biz Türkler mi çekiyor?” diye soruyor...Ne diyeyim... Taklitler asıllarını yaşatır. Aman Aysun bir silkin...

Diva’ya ayıp edildi

Bu pazar sizleri magazine doyurdum sanırım. E, yazın son günlerinde, kahvaltı keyfinde, yediğiniz reçellerle birlikte, biraz da magazin ile sofralarınıza tat katayım, renk gelsin  istedim.
Beni hafta içinde rahatsız eden bir haberden söz etmek istiyorum. Biraz da magazindeki arkadaşların, artık şapkalarını önlerine koyup, iyi düşünmelerini rica ediyorum.
Belgeler var
Bülent Ersoy’u, seversiniz ya da sevmezsiniz, ama yeri doldurulmaz. Büyük bir ses, büyük bir hoca. Gerçekten Diva. Onu bu kadar üzmeğe, yıpratmaya hiçbirimizin hakkı yok. Neymiş efendim bayramda sahne aldığı Kıbrıs’daki Nuh’un Gemisi Oteli’nden, bağırdığı, gürültü yaptığı ve uygunsuz davranışlar içinde olduğu için kovulmuş. Yapmayın arkadaşlar. Affedersiniz boru değil, Bülent Ersoy bu. Nitekim de elinde belgeleriyle doğruları açıkladı. Kısacası Diva’ya ayıp edildi. Benim anladığım anlamda magazin bu değil! Ha bu arada özel yaşamındaki kepazelikler konusunda, ne düşünüyorsunuz? diye soranlara, “yorum yok” diyorum. Çünkü Diva’nın kendisi, “Benim hayatıma yalnızca ben karışırım” diyor...


 

Yazarın Tüm Yazıları