İki tarihi imza

Güncelleme Tarihi:

İki tarihi imza
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 15, 2000 00:00

Avrupa Birliği adayı Türkiye, birliğin tüm üye ve aday ülkelerinin imzaladığı, Kopenhag Kriterleri'ne uyum yolunda önemli bir adım olarak değerlendirilen iki önemli BM sözleşmesine dün imza koydu.
Haberin Devamı

Ankara, ``BM Bireysel ve Siyasi Haklar Sözleşmesi'' ile ``BM Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi''ne 34 yıl aradan sonra dün tarihi imzayı atarak, AB yolunda önemli bir viraj aldı.

Hükümetin verdiği yetkiyle sözleşmelere Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Volkan Vural imza koydu. Büyükelçi Vural, tarihi imzalarla BM'deki görevini de tamamladı. Vural, bundan böyle Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'ın altında AB Genel Sekreteri olarak görev yapacak.

İmzaların, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in ``Milenyum Zirvesi'' nedeniyle 6-8 Eylül tarihlerinde New York'a yapacağı ziyaret öncesi atılması dikkat çekti. BM Genel Sekreteri Kofi Annan da bir süre önce Cumhurbaşkanı Sezer'e gönderdiği mektupta Türkiye'den sözleşmeleri imzalaması beklentisini dile getirmişti.

TBMM ONAYI ŞART: Türkiye'nin BM sözleşmelerini tam olarak uygulayıp, uygulamayacağı ancak ``TBMM'nin onayı''ndan sonra kesinleşecek. Alınan bilgiye göre Büyükelçi Vural'a 2000-384 sayı ile yetki veren hükümet, BM sözleşmelerini Bakanlar Kurulu'nda ele aldıktan sonra TBMM'ye gönderecek. Sözleşmelerin TBMM'de ilgili komisyonlarda ele alınmasıyla ``onay süreci'' başlayacak. Komisyonlarda görüşmeler tamamlandıktan sonra sözleşmeler genel kurulun onayına sunulacak.

KAYGILI NOKTALAR: Türkiye'nin altına imza koyduğu iki sözleşmenin, AB adaylığı için çok önemli olduğu ve kesinlikle imzalanması gerektiği Gürsel Demirok tarafından hazırlanan İnsan Hakları Koordinatörlüğü Üst Kurulu'nun hazırladığı ``Kopenhag Kriterleri'ne Uyum Raporu''nda yasal öneriler çerçevesinde yer aldı.

VERHEUGEN TALEPLERİ GİBİ: BM sözleşmeleri geçen ay Türkiye'ye ziyarette bulunan AB'nin genişlemeden sorumlu temsilcisi Günter Verheugen'ın hükümetin önüne koyduğu ve resmi niteliği bulunmayan ``non-paper''deki taleplerle benzerlik taşıyor.

Sözleşmeler, ``Tüm halklar ile hükümeti olmayan veya vesayet altında bulunan halkaların kendi kaderini belirleme hakkını'' içeriyor. Sözleşmeler ile ayrıca yaşama hakkı, sağlık hizmetlerinden yararlanma hakkı, eğitim hakkı, sosyal güvenlik hakkı, düşünce ve ifade özgürlüğü, adil yargılanma hakkı, sendika kurma hakkı, kültürel hayattan yararlanma hakkı, insanca yaşamın sağlanması hakkı, ailenin korunması ve çocuk hakları da güvence altına alınıyor.

OLASI ÇEKİNCELER: Ankara, Batı'nın BM sözleşmelerini gerekçe göstererek sözde ``Kürt sorunu''nu kaşımasından endişe ediyor. Ancak hükümetin AB adaylığında ciddi olduğunu göstermek için çekince koymadan sözleşmeleri TBMM'ye göndermesi bekleniyor. Hükümet böylece çekincelere yönelik topu doğrudan TBMM'ye atacak.

TBMM'nin sözde ``Kürt sorunu'' bahane edilerek yaratılacak istismarları önlemek için ``Halkların kendi hakkını tayin etme'' konusunda çekince koyabileceği belirtiliyor.

Başkentte ayrıca ``kültürel hak'' konusunda da çekinceden bahsediliyor. Ankara böylece bazı Kürt kökenli vatandaşların ``kültürel haklarımız verilmiyor'' gerekçesiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne topluca başvuruda bulunmasını engellemeyi hesaplıyor.MDNM¯

Türkiye'nin BM sözleşmelerine imza koyarken, ``Halk'' konusunda uluslararası alanda bir uzlaşının olmamasını da dikkate aldığı bildirildi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!